Psikolojimiz ne halde hiç düşündük mü sürekli kötü haber dinlemek bizi ne hale getirdi. Duyduklarımız bizi yordu mutsuz bir toplum olduk.
Hayatımızdan kötü haberler eksik olmuyor. 2019-2020 yılından beri ülkemizde ve gerek dünyada güzel haber duymaya hasret kaldık. Gün geçmiyor ki yangın, deprem sel felaketleri gibi doğal afetlerin yanında terör şehit düşen askerlerimiz son dönemde ekrandan eksik olmayan salgın hastalık korona.
İnsan sosyal bir varlık sürekli kötü haber dinlemek kişiyi ne hale getirir. Düşündük mü her kanalda farklı yorumlar sosyal medyadaki paylaşımlar köşe başındaki kahve de duyduğumuz konuşmalar. Salgın hastalık her dönemde yaşanmıştır. İnsanlık tarihinin en ölümcül salgınlarının başında “Kara ölüm” olarak da nitelendirilen veba salgını geliyor.
1346 – 1353 yılları arasında meydana gelen Kara Veba salgınının 75 ila 200 milyon arasında insanı öldürdüğü düşünülüyor. Özellikle Avrupa nüfusunun bu yıllarda yüzde 30 ila yüzde 60 oranda azaldığı belirtiliyor. Salgına Yersina Pestis adlı bakterinin yol açtığı düşünüldü. Zor yıllardı imtihandı ve yaşanılan kıyım o dönem için çok ağırdı. Her dönem çıkan hastalıklar insanların gelecek kaygısını oluşturdu. Hayat yine akmaya devam etti her problemin bir çözümü de bulundu.
Ben bunu bir örnek olarak paylaştım verem, kolera, tifüs ve birçokları sahip olduğu dönemde can kayıpları yaşatmış. Her dönemde benzer salgınlar yaşanmış ölümler olmuş. Hastalığın bilinmemesi insanları endişeye düşürüyor. Tedavi yöntemleri hastalığın şekil değiştirmesi hepsi zorlu bir süreç her ülke bilmediği bir güç karşısında elbette elinden geleni yapmaya çalışıyor. Halk bilinçlenmeli önlem ve tedbirler alınmalı. Yaptırımlar dayatmalar ve yasaklar bir süre sonra bunların bile ekonomik sıkıntı olarak karşımıza çıkmasına sebep oluyor. Ya psikolojimiz onu hiç düşündük mü sürekli kötü haber dinlemek bizi ne hale getirdi.
Duyduklarımız bizi yordu Ertesi günün belirsizliği kaygı psikolojisi kısacası mutsuz insanlar mutsuz bir toplum. Anksiyete bozukluğunun kişilerde en sık meydana getirdiği hislerden olan aşırı endişe hali, bu rahatsızlıktan mustarip kişilerde basit gündelik olaylar ile tetiklenebilir. Bu rahatsızlık tanımlanırken en az altı aylık bir süre zarfı içerisinde günlerin birçoğunda meydana gelen ve kontrol etmekte zorlanılan endişe hali ifadesi kullanılır. Her bireyin irade gücü aynı değildir. Farklı olaya farklı tepkiler verebilir. Ruh mutlu olmaz ise bedende hastalık olarak ortaya çıkar
Endişe hali, kişinin gerçekleştirdiği günlük aktiviteleri engelleyecek duruma gelebilir. Özellikle 65 yaşın altındaki bekar ve sosyoekonomik düzeyi düşük kişiler anksiyete bozukluğu açısından riskli grup olarak kabul edilir. Çocuklarımız henüz küçük sürekli tetiklenmeleri ne kadar doğru. Psikolojik tanılardan bazıları ben mutluluk oyunu oynayalım demiyorum. Artık televizyon gündemi hazırlanırken felaket tellallığı yerine çözüm odaklı eğitim amaçlı programlar yapılmalı üçüncü sayfa haberlerinin öğlen kuşağında yer aldığı, akşam haberlerinde sürekli kötü sonu belirsiz her kanalda farklı yorum yapan uzmanların görüşlerinin hangisine inanacağız.
Ekonomik durumu iyi insanlar için sorun pek yok çocuğu okula gitmiyorsa özel ders aldırır mutsuzsa tatile gider destek alır herkes bu kadar şanslı değil bir silkelenip kendimize gelelim bu ülke bizim geleceğimize sahip çıkalım. Eğitimli ve düşünen bir toplum olalım.