Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Doğu Akdeniz’deki gelişmelere ilişkin, “Biz bütün problemlerimizi hukuk zemininde çözmek istiyoruz” dedi.
Destici, “Türkiye’yi savaş tehdidi ile hizaya getirmek isteyen olursa; onlara zamanlamayı iyi yapmalarını, Ege’nin sularının özellikle kış aylarında çok soğuk olduğunu hatırlatmak isterim” dedi.
BBP lideri Destici, düzenlediği basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Destici, katıldığı canlı yayın programında imam hatiplilere yönelik sözleri nedeniyle Haliç Üniversitesi öğretim üyesi Erol Mütercimler‘e tepki gösterdi. Destici, “Öncelikle bilim adamı kılıklı kör cahili kınıyor ve şiddetle ayıplıyorum. Kendisini bütün İmam Hatiplilerden özür dilemeye ve af dilemeye davet ediyorum. İmam hatipliler bu ülkenin temel taşlarındandır” dedi.
‘DİKKATLİ OLMALIYIZ’
Destici, koronavirüs nedeniyle dün 52 kişinin hayatını kaybettiğini, toplam ölü sayısının ise 6 bin 782’ye yüklediğini anımsattı. İçişleri Bakanlığı’nın birtakım ek tedbirler aldığını belirten Destici, “İçişleri Bakanlığımız, ‘kafeler, toplu taşıma ve evler dışındaki tüm alanlardaki maske mecburiyeti’ ile ilgili birtakım sınırlamalar açıkladı. Bunun dışında daha önce de düğünler ve toplantılar ile ilgili sınırlamalar kamuoyuna duyurulmuştu. Kuralları nasıl koyarsanız koyun, önemli olanın ‘vatandaşlarımızın bu kurallara ne ölçüde uydukları’ olduğunu tekrar hatırlatmak istiyorum. Kendimizin, yakınlarımızın ve çevremizdekilerin sağlıkları için dikkatli olmalıyız” diye konuştu.
‘TEŞHİSİ DOĞRU KOYMAK ZORUNDAYIZ’
Destici, Doğu Akdeniz’deki gelişmelere ilişkin ise şöyle konuştu:
“Bugün, Türkiye Cumhuriyeti’nin, Doğu Akdeniz’de, kendi egemenlik alanındaki kaynakları değerlendirebilecek gücü olmasa, küçük bir pay alıp kaynaklarını Batılı şirketlere teslim edecek olsa, bugün yaşananların hiçbiri yaşanmayacak, bugün konuştuklarımızın hiçbiri gündemimizde olmayacaktı. Teşhisi doğru koymak zorundayız. Küresel emperyalizmin Ege ve Doğu Akdeniz ile ilgili en büyük problemi, Türkiye’nin kaynaklarını, batılı devletlerin vesayeti olmadan değerlendirme gücüne sahip olmasıdır. Bu tablo içinde, Yunanistan’ın, küresel emperyalizmin figüranı olmasının dışında bir fonksiyonu da önemi de yoktur.
Bu durum bizim açımızdan da Batı açısından da farklı değildir. Hiçbir zaman farklı olmadı, hiçbir zaman da olmayacak. Yunanistan hükümetine, kendi konumlarını doğru teşhis etmelerini, 1’inci Dünya Savaşı’ndan sonra, Anadolu’yu işgal etmeye çalışan hükümetin başına ne geldiğini hatırlamalarını tavsiye ediyorum. Bununla birlikte, yaşanan hengame içerisinde, Birleşik Arap Emirlikleri’nin, Mısır’ın ve Rusya’nın Yunanistan’a destek olma işgüzarlıkları, Türkiye’nin asla unutmaması gereken tarihi gerçekler olarak hafızalarımızda daima taze kalmalıdır.”
‘HİÇBİR ENDİŞEMİZ YOK, ÇÜNKÜ HAKLIYIZ’
Destici, Türkiye’nin bütün problemlerini diploması ile çözmek istediğini vurgulayarak, “Biz bütün problemlerimizi hukuk zemininde çözmek istiyoruz. Biz bütün problemlerimizin, NATO ve Birleşmiş Milletler başta olmak üzere, ilgili uluslararası kuruluşların nezaretinde, kuralları çerçevesinde, herkesin haklarına, ortak menfaatlerine ve uluslararası hukuka uygun bir şekilde çözülmesini istiyoruz. Hiçbir endişemiz, tereddüdümüz yok, çünkü haklıyız.
Bunu aslında muhataplarımız da biliyor. Sıkıntının büyük kısmı buradan kaynaklanıyor zaten. Bunun dışında, Türkiye ile problemleri silahla çözmek ya da Türkiye’yi savaş tehdidi ile hizaya getirmek isteyen olursa; onlara zamanlamayı iyi yapmalarını, Ege’nin sularının özellikle kış aylarında çok soğuk olduğunu hatırlatmak isterim” ifadesini kullandı.