Post-truth kavramı, zaman içerisinde yazarların kendi kitaplarında bahsettiği, akademik anlamda kavrama değindiği bir alanın dışına çıkarak siyasette çokça bahsedilen ve gündelik hayatta en çok konuşulan, araştırılan ve medyanın da gündeminde olan bir kavram haline gelmiştir.
Brexit referandumunda ve ABD Başkanlık seçimlerinde bu kavramın sürekli kullanıldığı politika yapıcılarında post-truthu doğru anladığı ve kendi lehine kullandığını örnekleri ile açıklayarak ifade edilmiştir. Hakikat sonrası dönem ile birlikte doğru-yanlış, hakikat-sahtenin birbiri ile iç içe girdiği bir döneme gelinmiştir. Bu çağda bilgi sahibi insanlar yanlış olanı itiraf ederek utanç duyması gerekirken, yaptıkları ve söyledikleri yalanları örtbas edip toplumdan gizleme yoluna gitmişlerdir. Hakikat sonrası bu çağda, fake news dediğimiz yalan ve sahte haberlerin, asılsız iddiaların, politika yapıcıların kitlelerin tutum ve davranışlarını etkilemek için aldatma yoluna gitmeleri ve medyada da hakikat sonrası doğruluk kontrolü yapılamayan haberlerin servisleri yapılmaktadır (Şen & Taşdelen, 2020).
Günümüz medyasında artık tüketici olarak konumlanan bireyler, post-truth çağında hem tüketen hem de üreten olarak yer almaktadır. Medyada üretici rolünü de üstlenen birey üretilen içeriklerin doğruluğunun teyit edilemeden ve veri akışının da hızlı olmasından kaynaklı bilginin doğruluğuna olan inanca karşı olumsuz algı oluşmaktadır. Yalan haberlerin hızla yayılması ve hakikat sonrası dönemin inşa edilmesinde kitle iletişim araçları büyük bir öneme sahiptir.
Artık küresel olarak internetin daha yaygın ve aktif olarak kullanılması ile doğrulanmamış haberler daha hızlı yayılım göstermektedir. Geleneksel medyanın düşüşü ile birlikte, sosyal medyada artık her birey bir haber kaynağı potansiyeline sahip olmuştur. Böylece kullanıcılar bilgi sahibi oldukları fakat doğruluğu teyit edilemeyen her bilginin yayılmasında kendilerinin de farkında olarak ya da olamayarak haber kaynağı durumuna koymaktadır.
Bunun sonucunda da yalan haberlerin artmasında ve etkileşime girmesine neden olmaktadır. Sosyal Medya kullanıcılarının kendilerini fikir ve düşünsel olarak yakın hissettiği bireylerle girdikleri iletişim sonucu ortaya çıkan yankı odalarında (echo chamber) enformasyonun teyit edilmeden ve yanlış şekilde yayılması sonucunda doğru olmayan, kitleleri yanlış yönlendiren haber içeriklerinin sebebiyet vermektedir (Aydın, 2020).
Doğru haberlere nazaran post-truth çağda, gündemi sarsan sansasyonel yalan haberler daha hızlı yayılma olasılığı yüksek olduğu görülmektedir. Özellikler sosyal ağlarda servis edilen haberlerin ilk paylaşımında sonra haberin düzeltilerek tekrar servis edilmesi sonucu kullanıcılar tarafından habere olan ilginin azaldığı, haberin doğruluğu yükseldikçe sansasyonel ya da dikkat çekecek özelliğini yitirmesi kullanıcılarında habere olan merakını azaltmaktadır.
Burada aslında hedonist bir bakış açısının bulunduğu, sosyal medya kullanıcılarının haber içeriğinde aradıkları hazzı bulamadıkları yatmaktadır. Ana akım medyada post-truth haberlerin bulunduğunu her ne kadar aranılsa da günümüzde en çok yalan haberin dolaşımda olduğu ve teyit aşamalarından geçmeden servis edildiği alan alternatif medyadır. Ana akımdan ziyade alternatif medyada ekonomik ve siyasi haberlerde belli bir amaç güdülmesinden dolayı haberler bu çıkarlar doğrultusunda inşa edilmektedir (Sarıoğlu, 2020).
Özellikle günümüzde yankı odaları olarak bilinen kendilerinden olamayanı kabul etmedikleri tek yönlü iletişimde ve filtre baloncukları sosyal ağlarda (Facebook, Twitter vb.) bazı algoritmalar kullanılarak, bireylerin ilgi ve alakalarına bağlı olarak içeriklerin önerilmesi sonucunda birey ya da grubu izole olacak şekilde enformasyonların kendilerinin önlerine sürekli olarak çıkması olarak bilinmektedir. Yeni Medya’da yankı odaları ve filtre balonları, post-truthun bu ortamlarda daha çok arttığı, çünkü rasyonel düşüncelerden ziyade duyguların daha yoğun olduğu bu ortamlar politikacılar için hem kendi propagandalarını yapmada hem de kullandıkları söylemlerle zıt kesimleri kışkırtacak ifadeler için bulunmaz bir nimet olarak görülmektedir (Madsar, 2021).
Post-truth üzerinden herhangi bir tartışma ya da örnek verilirken genellikle siyasetçlerin söylemlerinden yola çıkarak araştırmalardan yapıldığı görülmektedir. Sosyal medyada spora yönelikte post-truth paylaşımlar yapılmaktadır. 23 Eylül 2017 yılında gerçekleştirilen Fenerbahçe ve Beşiktaş futbol kulüpleri arasında yapılan futbol müsabakasının bitmesi ile birlikte twitterda paylaşılan bir fotoğrafta Fenerbahçe spor tesisinde ‘Bir şekilde kazak’ yazısının gerçek olmadığı fakat sosyal medyada fazla etkileşim almıştır.
Sonrasında paylaşımın doğru olmadığı teyit edilmiş fakat buna rağmen yapılan paylaşım hızlı bir şekilde sosyal medyada yayılmıştır. Burada oluşturulan post-truthun bir spor kulübü olan Fenerbahçe’nin şampiyonluk hedefleri açısında üretilmiş yalan haberi hakikat olarak sunulmasıdır. Görüldüğü üzere yalan haberleri sadece siyasete üretilen ve kitlelere yanlış olanı hakikat olarak gösterilmesi sporda da mevcuttur.
[1] Daha önce değindiğimiz yankı odaları; sosyal ağlarda aynı düşünce ve inanç çatısı altında bir araya gelen bireylerin, kendileri gibi düşünmeyen zıt görüşlüleri yer almadığı tek yönlü iletişimin bulunduğu sosyal medya ortamıdır (Sarsılmaz, 2022).
[2] Fitre baloncukları; sosyal ağ kullanıcılarının, özellikle Facebook ve Twitter’da kendi politik düşüncelerine yakın aşırı kişiselleşmiş geri bildirimleri alarak, kendi inancı doğrultusun aynı zamanda izole edilmiş ortamın dışına çıkılamayarak kendini inandığı dünya görüşünün çıkamayarak kilitlediği ‘balon’dur. Kavram ilk olarak Eli Pariser tarafından kullanılmıştır (Narin, 2018).
Kaynakça
Aydın, A. F. (2020). Post-Truth Dönemde Sosyal Medyada Dezenformasyon: Covid-19 (Yeni Koronavirüs) Pandemi Süreci. Asya Studies-Academic Social Studies/Akademik Sosyal Araştırmalar(12), 76-90. doi:10.31455/asya.740420
Çoşkun, M. (2021). POST-TRUTH: HEGEMONYA’NIN YENİ İDEOLOJİK AYGITI. Akademik Hassasiyetler, 8(15), 67-82. https://dergipark.org.tr/tr/pub/akademik-hassasiyetler/issue/61981/821165 adresinden alındı
Gün, D. (2022). HAKİKAT SONRASI (POST-TRUTH) BAĞLAMINDA SİYASET VE İTTİFAK SÖYLEMLERİNİN İNCELENMESİ: 31 MART 2019 İSTANBUL YEREL SEÇİMLERİ ÜZERİNE BİR ANALİZ. İstanbul: Altınbaş Üniversitesi Lisasüstü Eğitim Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.
Kılıç, R. (2020). FOUCAULT PERSPEKTİFİNDEN İKTİDAR, HAKİKAT VE HAKİKAT SONRASI. Hasan Kalyoncu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlammamış Yüksek Lisans Tezi.
Madsar, S. (2021). Sosyal Medya ve Post-Truth İlişkisi: Covid-19 Aşı Haberleri Üzerine. Kastamonu İletişim Araştırmaları Dergisi (KİAD)(7), 48-63.
Mertek, S. (2020). Post Truth’u Hannah Arendt ile Okumak. Liberal Düşünce Dergisi(95), 205-225. doi:10.36484/liberal.682725
Sarıoğlu, E. B. (2020). Yalan Haber, “Post-Truth” Kavramı ve Medya Üçlemesi: Geçmişten Günümüze Gündem Belirleyen Örnekler. İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 9(1), 377-397. doi:10.15869/itobiad.642988
Şen, A. F., & Taşdelen, H. (2020). Post-Truth Siyaset Bağlamında Yeni Medya: 2019 Yerel Seçimi Örneğinde Bir İnceleme. Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi(34), 11-34. doi:10.31123/akil.620340
Uluç, G., & Küngerü, A. (2018). YENİ GERÇEK ÖTESİ (POST-TRUTH) DÖNEM: BİRLEŞİK KRALLIK TABLOİD GAZETELERDE BREXIT REFERANDUMU İNCELEMESİ. Route Educational and Social Science Journal, 5(1), 1134-1152.
Yılmaz , A., Yolcu, T., Özkaynar, K., & Aykaç, Ö. S. (2020). SİYASAL PAZARLAMA VE SİYASAL İLETİŞİMDE POST-TRUTH: DONALD TRUMP ÖRNEĞİ. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 21(2), 298-309. doi:10.37880/cumuiibf.740519
Narin, B. (2018). KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ ÇEVRİMİÇİ HABER AKIŞININ YANKI ODASI ETKİSİ, FİLTRE BALONU VE SİBERBALKANİZASYON KAVRAMLARI ÇERÇEVESİNDE İNCELENMESİ. Selçuk İletişim Dergisi, 11(2), 232-252. doi:10.18094/josc.340471
Sarsılmaz, M. (2022, Eylül Çarşamba). Yankı Odası Etkisi Nedir? Ocak Perşembe, 2023 tarihinde Anadolu Ajansı: https://www.aa.com.tr/tr/teyithatti/teyit-sozlugu/yanki-odasi-etkisi-nedir/1814956