Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Kürtler bu coğrafyadaki bin yıllım kardeşlerimizdir. Ama PKK terör örgütü bizim açıktan hedefimiz ve yok edilecek düşmanımızdır” dedi.
BBP lideri Mustafa Destici, partisinin genel merkez binasında düzenlediği basın toplantısında konuştu. Destici, Türkiye’nin sınırlar içinde ve dışında terörle mücadelesinin devam ettiğini söyleyerek, “Dün, Pençe- Kilit Operasyonu bölgesinde, bölücü terör örgütü mensupları tarafından düzenlenen saldırıda, Piyade Teğmen Eril Alperen Emir’in şehit olduğu haberini aldık. Son derece üzgünüm. Kardeşimize, evladımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum.
Şehidimizin ailesine, yakınlarına, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin kıymetli mensuplarına sabır ve başsağlığı diliyorum. Her daim kahraman ordumuzun, polisimizin, güvenlik güçlerimizin rabbim yar ve yardımcısı olsun. Onları her şartta mansur ve muzaffer eylesin. Önceki gün, MKE Ankaragücü-Çaykur Rizespor maçı sonrası hiçbirimizin tasvip etmeyeceği üzücü olaylar yaşandı. Öncelikle bunları reddediyoruz, kınıyoruz. Şiddet kimden gelirse gelsin ve kime karşı yapılırsa yapılsın karşıyız. Biz meselelerimizi şiddetle çözemeyiz. Şiddeti gerçekleştirenler de pişman oldu.
Şiddete uğrayan da mağdur oldu. Neticede bu herkese ders olmalı ve şiddetten uzak durmalıdır. Bu ülkenin birliği, beraberliği, kardeşliğe ihtiyacı var. Şiddet hiçbir noktada çözüm olmamıştır. Biz herkesi şiddetten uzak durmaya davet ediyoruz. Başta Spor Bakanlığımız olmak üzere özellikle de Futbol Federasyonu’nun üzerine düşeni bir yükümlülük olarak kabul edip, daha titiz davranması gerektiğini ifade ediyorum” diye konuştu.
“MECLİSİMİZDE SIKLIKLA, TERÖR ÖRGÜTÜNÜN PROVOKASYONLARINA ŞAHİT OLUYORUZ”
Destici, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 2024 Bütçesi’ne dair görüşmelerin devam ettiğini kaydederek, “Öncelikle, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde devam eden bütçe görüşmeleri sırasında kalp krizi geçirerek hastanede tedavi altına alınan rahatsızlanan Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili Sayın Hasan Bitmez’e geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Türk Milleti, meclisiyle kurduğu gönül bağının gücü nedeniyle meclisin içinden ve dışından, geçmişte, meclisimizin saygınlığına gölge düşürecek tüm davranışlara; bir mukaddesine el uzatılmışçasına tepki göstermiştir.
Maalesef, meclisimizde sıklıkla, terör örgütünün provokasyonlarına şahit oluyoruz. 40 yıldan fazla bir süredir evlatlarımızın, askerimizin, polisimizin, öğretmenimizin, kundaktaki bebeğin canına kasteden ve milletin geleceğini heba eden, devletin varlığına, ülkenin bütünlüğüne, milletin birliğine göz dikmiş bir terör örgütünün uzantısı olan sözde siyasi parti ve onun sözde milletvekilleri nasıl hala mecliste oluyorlar? Temel problem budur. Maalesef yıllardır Türkiye buna biz çözüm bulamadı.
Dünyanın hangi meclisinde devlete karşı savaş açmış, o devleti yıkmaya çalışan, binlerce askerini, polisini şehit etmiş, on binlerce insanını katletmiş bir terör örgütünün sözcüsü olabilir mi? Bizde Anayasa Mahkemesi’nden ve Türkiye’deki hukuk sisteminden terör örgütünün başta meclisteki uzantıları olmak üzere her yerdeki uzantıları ile ilgili gereğini yapmasını bekliyoruz” dedi.
“DÜNYANIN HERHANGİ BİR PARLAMENTOSUNDA, O ÜLKENİN RESMİ DİLİ DIŞINDA BİR KONUŞMA OLUR MU?”
Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İki gün önce de TBMM’de terör örgütünün provokasyonlardan biri yaşandı. Biz her vatandaşımızın, her insanın, etnik kökenine, diline, inançlarına, düşüncelerine saygılıyız. Dünyanın herhangi bir parlamentosunda, o ülkenin resmi dili dışında bir konuşma olur mu? Meclis kürsüsünden yapmak provokasyondur. Bu eylem ister konuşma ister yazışma olsun, muhataplarının tamamının açıklamayı anlayamaması, açıklamanın ilgililer ve görevliler tarafından kaydedilememesi, açıklamaların herkes tarafından anlaşılamaması nedeniyle, parlamentonun kurallarına uyup uymadığına, oturumu yöneten kişiler tarafından karar verilemeyeceği gibi çok sayıda açık ve haklı sebeplerle kabul edilemez.
Mecliste gerçekleşen hadise terör örgütünün, yıllardır istismar ettiği vatandaşlarımıza ‘bakın bunlar Kürde de Kürtçeye de düşman’ diyebilmek için tezgahladığı alçakça hainlik ve provokasyondur. Devletin varlığına, ülkenin bütünlüğüne, milletin kardeşliğine sahip çıkan Kürt kardeşlerimizin bu hainlerin bu hainliklerinden asla etkilenmemelerini arzu ederiz.
Bu milletin hiçbir ferdinin hangi etnik kökene sahip olursa olsun hepsini kardeş olarak görüyoruz. Devletin varlığını, ülkenin bütünlüğünü düşünen bizlerin Kürtlerle ya da Kürtlerin hakları ile ilgili bir problemi yoktur. Bizim problemimiz terör örgütünü ve onların temsilcileriyledir. Kürtler bu coğrafyadaki bin yıllım kardeşlerimizdir. Ama PKK terör örgütü bizim açıktan hedefimiz ve yok edilecek düşmanımızdır.”