Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, vakıf üniversitelerine indirim çağrısı yaparak, “Vakıf üniversitelerimizden öngörülebilir ve istikrarlı bir ücret politikası benimsemelerini de bekliyoruz” dedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yükseköğretim Meclisi İstişare Toplantısı, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın katılımıyla yapıldı. Burada konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, üniversitelerin, Türkiye’nin eğitimde dünyaya açılan kapısı olduğunu belirterek, “Sağladığımız kaliteli eğitimle, yurt dışındaki pek çok öğrencinin tercih sıralamasında ilk sırayı almakta ve böylece önemli bir hizmet ihracatçısı olmaktadırlar.
Sayın YÖK Başkanı’mızın da katıldığı önceki toplantımızda, kontenjanların ülkemizin ihtiyaçları doğrultusunda düzenlemesi ve bazı programların kontenjanlarının artırılması taleplerimizi iletmiştik. Başkanımız bu konuları kısa sürede çözüme kavuşturdu. YKS barajlarının kaldırılması da kontenjanları olumlu etkiledi. Bu sene üniversitelerimizde doluluk oranı yüzde 99’a ulaştı. Bu önemli başarının ardında ihtiyaç ve planlamanın doğru vizyonla değerlendirilmesi yatıyor. YÖK Başkanı’mızın burada katkısı çok büyük” dedi.
‘VAKIF YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARININ SAYISI 79’A ULAŞTI’
YÖK Başkanı Özvar ise yükseköğretim alanında çok köklü değişim ve dönüşümlerin yaşandığını; bugün 75’i üniversite olmak üzere vakıf yükseköğretim kurumlarının sayısının 79’a ulaştığını söyledi. YKS yerleştirme istatistiklerine göre, vakıf yükseköğretim kurumlarına 166 bin civarında öğrencini yerleştiğini kaydeden Özvar, “Bu sayı, toplam yerleşen öğrenci sayısının yaklaşık yüzde 20’sini oluşturmaktadır. Bu oran, Türkiye’de vakıf yükseköğretim kurumlarının çok ciddi bir kapasiteye ulaştığının bir kanıtıdır. Daha önemlisi, İstanbul ve Ankara gibi illerde yeni yerleşen öğrenciler içerisinde vakıf öğrencilerinin payı çok daha yüksektir. Vakıf yükseköğretim kurumlarımızdaki öğrenci sayılarımız önceki yıllara göre artsa da dünyadaki birçok ülkeyle kıyasladığımızda hala çok düşüktür.
UNESCO verilerine dayalı olarak 192 ülke üzerinde yapılan bir çalışmaya göre, küresel ölçekte yükseköğretim okullaşma yükünün yüzde 33’ünü özel/vakıf üniversiteleri üstlenmektedir. Önümüzdeki dönemde eğitim-öğretimde kaliteye, araştırma-geliştirmede daha büyük yatırımlara öncelik veren vakıf üniversitelerimize yönelik yeni teşvik politikaları ve mekanizmaları ilan edeceğiz. Böylelikle yükseköğretim alanında farklılaştırma perspektifimizi derinleştirmeyi planlıyoruz” diye konuştu.
‘HEDEFİMİZ ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISINI 500 BİNE ÇIKARMAK’
Şu anda üniversitelerde 250 bin uluslararası öğrencinin öğrenim gördüğünü hatırlatan Özvar, “Hedefimiz; belirli plan ve politikalar çerçevesinde bu sayıyı 500 bine çıkarmaktır. Yalnız bu hedefimizin tutturulabilmesi için hepimizin riayet etmesi gereken kurallar ve standartlar var. Sınav dahil olmak üzere öğrenci seçme ve yerleştirme sürecine dair yeni birtakım düzenlemelerin, sizlerin de katılımı ile gerçekleştirileceğini sizlerle paylaşmak isterim. Uluslararası öğrenci sahasına girmek veya burada daha çok var olmak isteyen vakıf üniversitelerimizden öğrencilerin suiistimaline sebebiyet verecek tasarruf ve uygulamalar konusunda fevkalade dikkatli olmalarını rica ederim. Uluslararası öğrenci kabulünde kalite ve memnuniyet odaklı hareket eden kurumlarımızı desteklemeye devam edeceğiz” dedi.
‘EKSTRA İNDİRİM KAMPANYASI FAYDALI OLACAKTIR’
Vakıf üniversitelerinde geçen yıl doluluk oranının yüzde 75, bu yıl ise yüzde 98 olduğunu anımsatan Prof. Dr. Özvar, şunları söyledi:
“Vakıfların doluluk oranında yüzde 23’lük bir artış olmuştur. Geçen yıl yaklaşık 42 bin kontenjan boş kalmış iken; bu yıl boş kontenjan sayısı 4 bindir. Attığımız adımlar sayesinde boş kontenjan sayısı, geçen yılın onda birine düşmüştür. Vakıf yükseköğretim kurumlarımızın bu yıl için açıkladığı ücretler ile ilgili velilerden indirim yapılması konusunda çok sayıda talep gelmektedir. Sağladığınız burslardan dolayı topluma katkınızı önemsiyoruz.
Açıkçası, vakıf sektörümüzün istikrarlı bir şekilde yoluna devam etmesini istiyoruz ve bu yönde her türlü desteği sağlıyoruz, bundan sonra da sağlamaya devam edeceğiz. Öğrencileriniz Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nda yer alan koşullar çerçevesinde üniversitelerinizi tercih etse de kayıt aşamasında ücretlerden kaynaklı olarak oluşabilecek tereddütlerin kayıtlı öğrenci sayısını olumsuz etkilememesi için, sizlerin ekstra bir indirim kampanyası yapması faydalı olacaktır. Böylece atacağınız adımlar, tüm sektörlerde olumlu yansımalara sebebiyet verecektir.
Mevcut ekonomik koşullar çerçevesinde özellikle ücretli programlara yerleşen hiçbir öğrencimizin maddi imkansızlık dolayısıyla eğitimini aksatmasını istemiyoruz. Bu çerçevede, vakıf üniversitelerimizden öngörülebilir ve istikrarlı bir ücret politikası benimsemelerini de bekliyoruz. Ücretli programlara yerleşen öğrencilere çeşitli indirimler yapan vakıf üniversitelerimize teşekkürlerimi ifade etmek isterim. Bu konudaki süreçleri yakından takip ettiğimizi bilmenizi istiyorum.
Atacağınız adımlara ek olarak, bizler de süreçleri hızlandırma ve vakıf yükseköğretim kurumlarının taleplerini karşılama konusunda daha destekleyici bir tutum içerisinde olacağız. Özetle bu yıl yerleşen oranlarındaki görülen artışları, öğrenciler lehine bir iyileştirme yapılması için bir fırsat olarak değerlendiriyoruz. Bu iyileştirme kayıt sayılarını maksimum düzeyde tutmaya yardımcı olacaktır. Bu konuda vakıf üniversitelerinden adımlar bekliyor ve vakıf kimliğine yakışır bir şekilde toplumsal sorumluluğu daha fazla üstlenmelerini istiyoruz.”
‘BARINMADA İMKAN OLUŞTURMALARINI BEKLİYORUZ’
Öğrencilerin barınması noktasında da vakıf yükseköğretim kurumlarının daha fazla destek vermesi gerektiğini kaydeden YÖK Başkanı Özvar, şöyle konuştu:
“Öğrencilerine çok iyi sosyal imkanlar sunan vakıf yükseköğretim kurumlarımız varken, bu konuda potansiyelini henüz ortaya koyamamış kurumlarımız da mevcuttur. Ancak toplam 79 vakıf yükseköğretim kurumumuzun toplam yurt kapasitesinin 35 bin olduğunu da üzülerek müşahede ediyorum. 700 bin civarında öğrenciye sahip vakıf yükseköğretim kurumlarının yüzde 5’lik bir yurt kapasitesine sahip olmaları kabul edilemez.
Bundan sonra vakıf yükseköğretim kurumlarının kontenjanlarını belirlerken öğrencilerin barınma kapasitelerini de dikkate alacağımızı sizlerle paylaşmak isterim. Barınma hususunda bu yıl vakıf yükseköğretim kurumlarımızın ihtiyacı olan öğrencilerimizin en az yüzde 10’u için bir imkan oluşturmalarını bekliyoruz. Son olarak vakıf üniversitelerimizin öğrencilerine, önceki yılda öğrenim ücretleri hakkında verdikleri taahhütleri yerine getirmelerini beklediğimizi ve bunu yakından takip edeceğimizi vurgulamak isterim.”
Toplantı açılış konuşmalarının ardından basına kapalı olarak devam etti.