ÖSYM neden kendini güncelleyemiyor? Son zamanlarda yaşanılan KPSS sorularının sızdırılması iddiası gündeme oturdu.
Konuyla ilgili yapılan incelemede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararı ile Devlet Denetleme Kurulu (DDK) vasıtasıyla eş zamanlı konunun enine boyuna araştırılması kararı çıktı. KPSS 2022 sorularını sızdırmak ile gündeme gelen Yediiklim Yayınevi başta sessizliğini korurken daha sonrasında bu iddiaların asılsız olduğunu her yayınevinin her sene belli bir sayıda soru tutturduğunu iddia etti.
Her sene tabiki yayınevleri belli bir oranda soru tutturabilir lakin soru şıklarının yerlerinin aynı olması ve soruların birebir ÖSYM kitapçığında ve yayınevinin deneme ile soru bankası kaynaklarında yer alması olayın şaibeli bir boyut kazanmasına yol açmıştır. Peki olaylar böyle ilerlerken ÖSYM’nin her şeyi inkâr etmesine ne demeli? Aslında her sene sorular bir şekilde ÖSYM tarafından sızdırılıyor. Telegram adı verilen bir sosyal medya platformunda sorular cevapları ile birlikte yayınlanıyor ve çalışıp emek veren binlerce veyahut on binlerce insanın hakkına giriliyor.
YKS 2021 oturumları olmadan önce geçen sene kötü bir iddia daha gündeme geldi. Az önce bahsetmiş olduğum Telegram’da soruların sızdırılması olayı yüzünden ilgili mecralara ve ÖSYM’ye dava açılmadı ve herhangi bir inceleme talimatında bulunulmadı. Yine aynı sene Felsefe sorusunun TYT oturumlarına girmeden Youtube üzerinden yayınlandığı ve bir kişinin de o sorunun yayınlandığı videonun altına TYT felsefe sorusu yazmasıydı.
Aynı duruma benzer olay bu sene Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS)’da meydana geldi. Yaklaşık 20 tane sorunun Yediiklim Yayınevinde yer alması soruların çalındığı iddiasını gündeme bomba gibi oturtturdu. Benzer sorular olsa kimsenin bir şey demeye hakkı olmaz bence ama soruların şıklarının yerleri bile değişmeden ÖSYM kitapçığında yer alması ÖSYM aleyhine inceleme başlatılmasına ve ÖSYM başkanı Halis Aygün’ün görevden alınmasına sebep oldu.
Amma velakin bu sene soruların apaçık Yediiklim Yayınevinde şıkların yerleri dahi değişmeden yer alması durumu daha da şüpheli kıldı ve KPSS sınavına giren öğrenciler isyan etmeye başladı. Sınavın gerçekleştiği gün ortaya atılan iddialar sonrasında Yediiklim Yayınevi hocaları ile Youtube, İnstagram canlı yayınları yapıldı. Hocalara bu durum ile ilgili açıklama yapması olayı aydınlatması istendi. Yediiklim Yayınevi Tarih öğretmeni ve aynı zamanda editörü olan hoca ile konuşma gerçekleşti.
Hoca kendisi ve ailesine küfürler edildiğini bu durumdan çok rahatsız olduğunu kendisine çeşitli itiraflar atıldığını sınava giren öğrencilerin kendisine çirkin atıflarda bulunduğunu söyledi. Hocanın söylediklerine göre soruları hazırlarken ve yayınevine soruları sunarken ÖSYM’nin geçen senelerde sormuş olduğu soruları baz aldığını söyledi. Bence olaylar netlik kazanmadan asla bir kişiye iftira atılmamalı kişinin sevdiklerini ailesini küçümseyecek nitelikte sözler söylenmemelidir. Bence bu olayda sorumlu olan tek kurum ÖSYM’dir. Her ne olursa olsun ÖSYM tarafsızlığını koruyup kimseye hiçbir şekilde hazırlanan ya da önceden yayınlanmış soruları hazırlayan kişiler ile irtibata geçip veyahut sınavlarda güncelliği yakalayamamasından dolayı başka kaynaklardan soru almayacaktı. ÖSYM kendini güncelleyemiyor.
Önceki zamanlarda YGS, LYS sistemi vardı bu sistemin şimdiki karşılığı ise TYT ve AYT’dir. YGS LYS sistemi yeni siteme nazaran daha iyiydi. Çünkü soruların uzunluğu biraz daha kısaydı ve ÖSYM görevlileri ve soru yazan kişiler yorulmadan bıkmadan usanmadan ilgili sınavda çıkacak kadar güncel soru hazırlayabiliyordu. Ancak yeni sistem olan TYT ve AYT sistemine geçilince soruların uzunluğu artmaya başladı ve yeni nesil sorular diye adlandırdığımız mantık, muhakeme, akıl yürütmeye dayalı soruların gündelik hayat ile ilişkilendirildiği sorular sınavlarda çıkmaya başladı. Uzun soru hazırlamakta bence ÖSYM’nin bir nebze zorlanmasına yol açtı ve soruların kalitesi düşmeye başladı. Aynı zamanda sorular güncelliğini kaybetmeye başladı.
Öğrencilerin çoğu bu durumda zorlanmaya başladı. Çünkü soruların kalitesinin ve güncelliğinin kaybolması demek güzel soru hazırlamayarak kafalarına esen mantık dahi yürütmekte zorlandığımız soruları sınavda sormaya başladılar. Bence ÖSYM güncelliğini özellikle pandeminin araya girmesi ile kaybetti. Millet oturmaya, yatmaya, dinlenmeye o kadar alıştı ki kimsede artık çalışma hissi ve hevesi kalmadı. Bu durum tabiki ÖSYM’yi de etkiledi.
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi ÖSYM çok büyük bir kurum ve bu kurumda çeşit çeşit insanlar vardır tabiki. Görevini en iyi şekilde yapanlar da vardır, görevini umursamayan taraflı kişiler de vardır. Her yıl milyonlarca insan ÖSYM’nin hazırlamış olduğu sınavlara giriyor. ÖSYM gibi bir kurumun bunu düşünerek hareket etmesi gerekir. Çoğu öğrenci hayatını derslerine adayıp bu sınavlara giriyor. Çalışan öğrencinin hak eden öğrencinin kanımca hakkını alması lazım yoksa adalet sağlanmaz. Kurumun da buna göre hareket ederek öğrencileri düşünerek eleyici, aynı zamanda öğrencinin inisiyatifini, aklını kullanabileceği açık, net ve anlaşılır sorular sorması gerekir. Yani bir sistemin kendisini güncellemesi demek özgün olması demektir.
Özgün demek de kişiye has, kuruma has, yöneticiye has olan şeyler anlamındadır. ÖSYM bence yeni gelen başkan ve ekibi ile kendini yenileyecektir. Tek temennimiz de budur. Bunun olmaması durumu düşünülemez tabiki. Ama ne demişler iyi düşünelim iyi olsun. KPSS sınavı son alınan son dakika haberlerine göre iptal edildi. Bu durum sınava girip istediğini yapmış olan öğrencileri derinden etkiledi ve onların bir kez daha aynı stresi yaşamasına, sınav ortamı ile bir kez daha yüzleşmesine sebep oldu.
Sınava geç kalan ya da sınava giremeyen öğrencilerin ise lehine bir durum gerçekleşti. ÖSYM başkanı Halis Aygün kargaşayı güzel bir şekilde yönetemedi. Durumla ilgili açık ve nesnel bir açıklama yapmadı. Bu durumda da Halis Aygün görevden alınarak yerine Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy getirildi.
Yeni ÖSYM başkanı bence güzel, tarafsız ve sonuna kadar güvendiği insanları bir çatı altında toplar ve sınavı hazırlayan, basan ekip de bunlardan oluşursa o zaman her şey çok daha iyi ve objektif olur. ÖSYM yıllarca sınav hazırlayan, öğrenci yerleştiren nadide kurumlardan bir tanesi bu yüzden ortaya atılan böyle iddiaların enine boyuna, sağlam bir şekilde konunun ehli kişileri vasıtası ile araştırılarak çözüme kavuşturulması gerekir. ÖSYM her sene geçen sene çıkan soruların benzerlerini sormaya devam ederse ya da başka kaynaklardan soru almaya devam ederse asla özgün olamaz ve kendini güncelleyemez. İnşallah da bu sorunlar en kısa sürede çözüme kavuşur ve ÖSYM tarafsız, kendini yenileyen kurum olmaya devam eder.
ÖSYM bir an önce kendini yenilemeli.