İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşe Kalaycı Önaç, Ofis ortamındaki canlı bitkilerin, stres ve kaygı seviyesini düşürdüğünü söyledi.
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşe Kalaycı Önaç, ofis ortamında canlı bitki bulundurmanın insanın psikolojik ve fizyolojik sağlığı üzerindeki etkilerini araştırdıklarının belirterek, “Araştırma kapsamında katılımcıların kan basıncı, kalp atış hızı, vücut sıcaklığı gibi yaşamsal fonksiyonlarının yanı sıra tükürük örneğinden kortizol seviyesi gibi fizyolojik parametrelerini ölçtük, elektroensefalografi (EEG) ile beyin aktivitelerini kaydettik ve dikkat ve anksiyete testleri uyguladık. Sonuç olarak canlı bitkinin çalışma ortamında bulunmasının stres ve kaygı seviyesini oldukça anlamlı düzeyde düşürdüğünü, dikkat ve konsantrasyonu ise ciddi oranda artırdığını tespit ettik” dedi.
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşe Kalaycı Önaç ve ekibi, çalışma ortamındaki bitkilerin insanlar üzerindeki etkilerini araştırdı. Araştırmayla ilgili bilgi veren Doç. Dr. Ayşe Kalaycı Önaç, canlı bitkilerin bulunduğu ortama estetik değer katmanın yanı sıra, insan sağlığına psikolojik ve fizyolojik açıdan olumlu etkilerinin olduğunu söyledi. Doç. Dr. Önaç, yaptıkları araştırma sonucunda canlı bitkilerin çalışma ortamında bulunmasının stres ve kaygı düzeyini azaltırken dikkat ve odaklanma düzeyini de önemli ölçüde artırdığını tespit ettiklerini kaydetti.
Doç. Dr. Önaç, “Bitkilerin insana hem ruhsal hem fiziksel açıdan iyi geldiğini hepimiz biliriz. Pandemi döneminde evde kaldığımız süre boyunca canlı bitki satışlarında müthiş bir artış gözlendiğine dair haberler gördük. Bunu bilimsel açıdan incelemek istedik. Ofis ortamında canlı bitki bulundurmanın psikolojik ve fizyolojik sağlığımız üzerindeki etkilerini araştırdık. Proje ekibi multidisipliner bir yapıya sahipti. Projede peyzaj mimarı, iç mimar, hemşire, biyomedikal mühendisi ve nörolog hocalarımız yer aldı. Araştırma kapsamında katılımcıların kan basıncı, kalp atış hızı, vücut sıcaklığı gibi yaşamsal fonksiyonlarının yanı sıra tükürük örneğinden kortizol seviyesi gibi fizyolojik parametrelerini ölçtük, EEG ile beyin aktivitelerini kaydettik ve dikkat ve anksiyete testleri uyguladık. Sonuç olarak canlı bitkinin çalışma ortamında bulunmasının stres ve kaygı seviyesini oldukça anlamlı düzeyde düşürdüğünü, dikkat ve konsantrasyonu ise ciddi oranda artırdığını tespit ettik” diye konuştu.
‘CANLI BİTKİ KAYGI DÜZEYİNİN AZALMASINA KATKIDA BULUNUYOR’
Çalışmanın EEG kayıt alma ve bu kayıtların değerlendirme aşamasında çalışmalar yapan İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Özlem Karabiber Cura, “EEG kayıtları kişilerin beyin aktiviteleri üzerindeki değişiklikleri; farklı uyaranların, ortamların ya da durumların insanlar üzerinde etkisini gözlemleyebilmek için sıklıkla kullanılan bir ölçüm yöntemi. Biz EEG kaydı öncesi hem çiçekli ortamda hem de çiçeksiz ortamda kişilerden fizyolojik parametreler aldık. Dikkat testini ve anksiyete testlerini tekrarladık. Önce çiçekli ortamda daha sonra çiçeksiz ortamda kişilerden 14 kanallı EEG cihazı ile kayıt alındı.
Bu EEG’lerden zaman ekseninde, spektrumda lineer olmayan parametreler hesaplandı. Sonuç olarak çiçekli bir ortamda çalışmanın kaygı ve stres seviyesi üzerinde azalmayı sağladığı görülürken dikkat düzeyinde de artış yaşandığı tespit edildi. Çiçeksiz ortamda ise kaygı ve stres çiçekli ortama göre daha yüksek çıktı. Çiçekli ortamda dikkatteki artışı da özellikle EEG’de frekans ekseninde hesaplanan parametrelerden çok net şekilde gözlemleyebildik. Ayrıca kişilerde kaygı düzeylerinde de azalma gözlemlendi. Çiçekli ve çiçeksiz ortamda kişilerin konsantrasyon düzeylerindeki değişim, hesaplanan EEG parametreleriyle de doğrulanmış oldu” ifadelerini kullandı.
‘İÇ MEKAN BİTKİLERİ İNSANLARIN VERİMLİLİĞİNİ ARTIYOR’
İç Mimar Ahenk Karcı ise “Günlük yaşantımızın çoğu kapalı mekanlarda geçiyor. İç mekan tasarımında canlı bitki gibi doğal bileşenlerin kullanımı bu mekanları kullanan insanların iyi olma hallerini ve verimliliğini artırıyor. Ayrıca, ilerleyen dönemlerde belirli sağlık sorunlarının tedavisi amacıyla hasta bireylerin bulunduğu mekanlarda canlı bitkilerin etkisini incelemeye yönelik proje hazırlıklarımız da devam ediyor. Bu çalışmalar, bitkilerin iyileşme süreçlerindeki potansiyel rollerini ortaya koymayı hedefliyor” dedi. Karcı, proje ekibinde ayrıca İzmir Katip Çelebi Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ayşe Akbıyık, İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Akan ve Yozgat Bozok Üniversitesi’nden Doç. Dr. Kübra Yazıcı yer aldığını belirtti.