Bursa’da 40 yıldır eski radyolarla gramofonları tamir eden ve ‘nostalji doktoru’ olarak tanınan Ahmet Ali Şağın (62), antika radyoların da koleksiyonunu yapıyor.
Babasının Almanya’dan getirdiği radyoyu bozduğu gün radyo tamircisi olmaya karar verdiğini ve 40 yıldır sevdiği işi yapmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.
Kentte, ‘Zaman Tüneli’ adını verdiği küçük atölyesinde 40 yıldır eski radyoları ve gramofonları tamir edip tekrar çalışır hale getiren Ahmet Ali Şağın, ayrıca antika radyoları da hobi olarak topluyor. Eski radyoları tamir etmekten keyif aldığını belirten Şağın, anne ve babasından kalan radyoları çalışır halde gören müşterilerinin duygulandığını söyledi. Eski radyoları zaman tüneline benzeten Ahmet Ali Şağın, “40 yıldır radyo ve televizyon tamirciliği yapıyorum.
Bir zamanlar tek haberleşme aracı olan radyolar, şimdi nostaljiden öteye gitmiyor. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün nutuklarını dinlediğimiz, Zeki Müren’in, Hamiyet Yüceses’in kadife seslerini dinlediğimiz radyolar birer tarih oldu. Şimdi hepsi tarihi bir tünel gibi karşımızda duruyor. Ben de bunları 40 yıldır tamir edip bakımlarını yapıyorum ve eski haline getiriyorum. İnsanlar, anne babalarından kalmış hatıraları, çalışır halde gördükleri zaman çok mutlu oluyorlar ve sarılıp öpüyorlar. Eski radyoları onarmak beni mutlu ediyor” diye konuştu.
‘BABAMDAN YEDİĞİM DAYAK, BENİ RADYO TAMİRİ İŞİNE BAŞLATTI’
Babasının Almanya’dan getirdiği radyoyu incelerken bozduğu için kızdığını ve o gün gelecekteki mesleğine de karar verdiğini anlatan Şağın, “Küçükken, radyonun içinde insanlar mı var diye hep merak ederdim. Nereden geliyor bu ses diye düşünürdüm. Ben de bu merakla bu işe başladım. Babam bir radyo almıştı, içini açarken elektrik çarptı. Radyo yere düştü ve dağıldı. Sonra topladım onu ama yaptıramadık, o zamanlar tamirci yoktu. Babamdan temiz bir dayak yedim.
Babamdan yediğim dayak, beni radyo tamiri işine başlattı. O günden sonra tamircilere bakarak radyo tamircisi oldum. Eskiden radyo vardı, televizyon vardı. Babam Almanya’da çalışıyordu, onun yanına gittim ve bir radyo markasının servisinde çalışmaya başladım. Radyo benim için bir tutku, tamir etmek benim çok hoşuma gidiyor. Onları alıp zımparalıyorum, bezini değiştiriyorum” ifadelerini kullandı.
‘PLAĞA DÖNÜŞ VAR, İNSANLAR ÇOK MERAKLI’
Geçmiş yıllarda hurdacılardan topladığı radyoların, artık antika olduğu için değerli hale geldiğini ifade eden Şağın, sadece radyo tamiri yapmadığını, nostaljiye olan özlem nedeniyle gramofon yapmaya başladığını ve müşterilerinin de buna ilgi gösterdiğini belirterek, “Eskiden, hurdacılardan 8-10 tane radyo alırdım. Hurdacıların hepsi beni tanır. Beni bulamasalar da aldıkları eski radyoları benim kapımın önüne bırakırlardı. Ben geldiğimde parasını verirdim. Şimdi böyle değil. Eski radyolar değerlendi, antikaya girdi. Radyoların nasıl çalıştığını merak ederek elektronikçi oldum. Şimdi gramofon yapıyorum, insanlar bütün plakları dinleyebiliyor. Plağa dönüş var, bütün sanatçıların yeni plakları basılıyor. İnsanlar plağa karşı çok meraklı” diye konuştu.