Bir çok öne çıkan yapımda oynadığı rollerde başarılı performanslarıyla tanıdığımız oyuncu Muharrem Bayrak ile oyunculuk ve kendi kariyeriyle ilgili güzel bir röportaj gerçekleştirdik.
Bakalım neler konuşmuşuz?
Oyunculuk serüveniniz nasıl başladı? Eğitim ve ilk deneyimlerinizden bahsedebilir misiniz?
Samsun’da gençlik yıllarımda başlıyorum tiyatroya, biraz eğlenceli biri olduğum için Samsun’da bora diye bir arkadaşım. Özel tiyatro sahibi seçkin hocamla tanıştırıyor ve amatör olarak tiyatro hayatım başlıyor. 3 yıl gibi bir süre samsunda özel tiyatrolarda oynadım. Sonra seçkin hocam artık yeter sen bu işin okulunu oku dedi.
Bende Atatürk Üniversitesi oyunculuk bölümünün sınavına girdim ve kazandım ve böylece profesyonel tiyatro hayatım başlamış oldu ama şunu söylemek istiyorum staj gereği 1 yıl Erzurum Devlet Tiyatrosunda müfettiş oyununda rol aldım. Yönetmenimiz Hakan Boyav’dı orda anladım ki evet ben gerçekten artık profesyonel oyunculuğa adım atmıştım. Çünkü o oyunda Hakan Boyav’dan çok şey öğrendim.
Sizce oyunculuk için eğitim mi daha önemli bir özellik yoksa yetenek mi?
Yetenekli ama eğitim almamış bir oyuncuyu freni patlamış kamyon gibi görürüm. Yani eğitim o yeteneği nasıl kullanacağımızı gösterir onun için ikisi de önemli.
Sizi oyunculuk için heveslendiren, hayal kurduran bir yapım (dizi veya film) veya bir oyuncu var mıydı?
Yeni işe başlarken hepsi heyecanlandırır beni ama eve dönüş “Sarıkamış 1915” , Baskın, Ustura Kemal ve Sevdaluk yapımları daha fazla heyecanlandırmıştır. Bu işlerde Uğur Polat, Demet Akbağ, Erdal Özyağcılar ve Cengiz Bozkurt beni heyecanlandıran isimler olmuştur.
Dram olsun komedi olsun bir çok proje de yer aldınız? Proje seçerken bu iki türden birisini daha ön planda tutuyor musunuz?
Proje seçerken dram veya komedi olmasına bakmam. Bana heyecan vermesi önemli ama tabiki komedi olması daha çok heyecanlandırıyor
Evet katılıyorum bizim seyirciyi ağlatmak kolaydır. Güldürmek ise zordur. Komedi oynarken oyuncu olarak vites arttırmak zorundasınız. Çünkü komedi düşük tempoyu sevmez. Oyuncu olarak siz düşerseniz seyircide düşer. Komedi oynamak yorucudur ama tatlı bir yorgunluktur bu. Kısacası güldürmek güzeldir.
Son yıllarda hayatımıza giren dijital platformlar var. Sizce Netflix’in 50 m² dizisinde rol aldınız. Platform yapımları televizyon yapımlarına nazaran daha fazla rağbet görmeye başladı gibi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Televizyondan uzaklaşıyor muyuz?
Dijital işlerin kısalığı, kalitesi, çalışma koşullarının daha iyi olmasından dolayı oyuncular dijitale iş yapmak istiyor. Bu seyirci içinde geçerli seyirci dijitalde daha kaliteli ve daha tadında işler izliyor. Bu da televizyon seyircisinin dijitale geçmesini sağlıyor. TV kanalları daha kaliteli ve farklı işler seyirciye sunamazsa Yakın zamanda daha çok izleyici kaybedeceğini düşünüyorum. Yerli dizi yersiz uzun diyorum ve bu konuyu da burada kapatıyorum.
Son olarak projelerinizden bahsedelim. Neler yapıyorsunuz? Yakın zamanda yeni projeler var mı?
İyi işleri seçmeye çalışıyorum son olarak TRT dijitale çekilen son gün adlı diziye konuk oldum. Çok güzel bir konusu var bu arada. Tiyatroya ağırlık verdim diyebiliriz bu sezon güzel bir oyunla Ankara sahnelerinde olacağız inşallah. Çok teşekkür ederim.
Bizde çok teşekkür ediyoruz. Yeni projelerinizde başarılar diliyoruz.