Bu hafta merkez bankaları açısından son derece hareketli bir haftaydı. TCMB, FED, BoJ ve ECB bu hafta faiz kararlarını açıkladı:
TCMB (Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası), beklendiği gibi 500 baz puan (%5) faiz arttırımı yaparak politika faizini %30’a çıkarttı. Petrol fiyatlarındaki artış, canlı iç talep ve enflasyon beklentilerinden dolayı bu kararın alındığına karar metninde yer verildi. Yine karar metninde rezervlerdeki güçlenme de vurgulandı. Piyasa fiyatlamalarındaki bozulma başkan yardımcısı Cevdet Akçay’ın geçtiğimiz TÜSİAD toplantılarından birinde bahsettiği bir konuydu ve karar metninde buna da vurgu yapıldı. Faizin buradan sonra gideceği nokta ile ilgili bir görüş birliği olmasa da eski TCMB bürokratı Ali Çufadar %35 civarı bir faizin yeterli olacağını ön görüyor.
FED (Amerika Merkez Bankası), beklendiği gibi faiz arttırımı yapmadı ve politika faizini 5,25-5,50 aralığından bıraktı. Ancak FED’den gelen açıklamalar parasal sıkılaşmanın süreceği yönündeydi. Dolayısıyla bu tutum da piyasalara satış getirdi.
BoJ (Bank of Japan [Japonya Merkez Bankası]) faiz oranını değiştirmeyerek kısa vadeli faizi %-0.1 (evet eksi) ve 10 yıllık tahvilleri %0 getiri düzeyinde tuttu. Uzun yıllar düşük enflasyon sorunu ile boğuşan Japonya “ultra-gevşek” para politikası uygulamaya devam ediyor.
ECB (Avrupa Merkez Bankası), 25 baz puanlık (%0.25) artış yaparak faiz oranını %4-4.75 bandına çıkarttı. Ayrıca enflasyondaki düşüşün henüz yeterli olmadığını dolayısıyla sıkı para politikasına devam edeceklerini ifade ettiler.