Tuzla’da lise öğrencisi Cihat Kılıçsokan (18), 2 gün önce okula gitmek üzere evden ayrıldı. Oğullarının okula gitmediğini öğrenen aile durumu polis ekiplerine bildirdi.
Tuzla Aydınlı Mahallesi’nde yaşayan lise son sınıf öğrencisi Cihat Kılıçsokan (18), 28 Kasım Pazartesi sabahı okula gitmek üzere evden çıktı. Oğullarının okula gitmediğini öğrenen aile durumu polis ekiplerine bildirdi. Kendisinden 2 gündür haber alınamayan Cihat Kılıçsokan’ın babası Hüseyin Kılıçsokan oğullarının başarılı bir öğrenci olduğunu ve kimseden şüphelenmediklerini söyledi.
“ANLAM VEREMİYORUZ NE OLDUĞUYLA İLGİLİ”
Baba Hüseyin Kılıçsokan, “Özel bir sektörde yönetici olarak görev yapıyorum. Pazartesi günü sabah oğlum evden çıkıyor. Bir daha da gelmiyor. Daha doğrusu ulaşamadık kendisine. Normalde yaşadığımız bir durum değil. Çünkü 12 yıllık okul hayatında ilk defa böyle bir şey yaşıyoruz. Okulunda başarılı bir çocuk.
Dereceleri olan bir çocuk. Çok sosyal olmayan, kendini tamamen araştırmalara veren, gerçekçi bir dünyada yaşayan bir çocuktu. Anlam veremiyoruz ne olduğuyla ilgili. Gerekli yerlere başvuruları yaptık. Elimizden de bir şey gelmiyor açıkçası. Biz aslında okula gitmediğini okulla iletişim kurduktan sonra öğrendik. Çünkü hiç böyle bir şey yaşamadığımız için, karşılaşmadığımız için ilk defa böyle bir durumla karşılaşıyoruz. Sonra polisle ve okulla iletişim kurduk.
Geniş çaplı bir araştırmaya girdik. Sağ olsun şirketimiz, bu anlamda inanılmaz şekilde destek verdi. Onların desteğiyle beraber biraz daha geniş arama soruşturma süreci başlattık. Cihat çok hassas bir çocuk aslında. Çocuk gibi değil, yetişkin gibi davranır. Çocukluğunda da böyleydi. Tamamen araştırmalar, çalışmalar yapan… Kariyer hedefi olan bir çocuk” dedi.
“BİZİM İÇİN HER ŞEYDEN ÇOK DEĞERLİ”
Şüphelendikleri bir durum olmadığını söyleyen Kılıçsokan, “Maalesef, keşke şüphelendiğimiz bir şey olsaydı oraya odaklanırdık. Arkadaşlarıyla birebir görüşme yaptım. Okulla da görüşme yaptım. Öyle bir çocuk olmadığı için zaten belirsizlik çok fazla kafamızda.
Cihat 21 gün önce 18 yaşına girdi. Polis karakoluna gittim, başvuru yaptığımda artık çocuğunuz reşit dediklerinde ayrı bir duygusallık oldu. ‘Baba ben seni çok seviyorum’ derdi. Biz onu çok seviyoruz. Bizim için her şeyden çok çok değerli. Çünkü onun canı yandığında bizimki de kat kat fazla yanıyor. Onsuz olmuyor” diye konuştu.