CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer temel ürünlerdeki fiyat artışları konusunda siyasi iktidarı uyardı. Gürer, “Sabit gelirli tane ile bile ürün almakta zorlanıyor, kredi kartları patlıyor” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, artamaya devam eden çarşı-pazar, market fiyatları karşısında, sabit ve dar gelirlilerin sebze ve meyve gibi ürünleri tane ile dahi alamayacak duruma düşeceğini öne sürdü.
Gıda ürünlerindeki önlenemeyen artışa karşı ileriye dönük olarak ithalatçı politikalardan vazgeçip yerli üreticinin desteklenmesini isteyen Gürer, kısa vadede ise sabit ve dar gelirlilerin, gelirlerini artıracak politikaların siyasi iktidar tarafından devreye alınması ve ücretlerinin alım gücünü göre yeniden belirlenmesi gerektiğini ifade etti.
Hazine ve Maliye Bakanlığının 2 ay önce kurulduğunu açıkladığı fahiş fiyat timlerinden de bir sonuç çıkmadığını ifade eden Ömer Fethi Gürer, ürünlerde KDV’nin düşmesine rağmen fiyatların KDV oranını aşan biçimde arttığını belirterek, rafta, tezgahta ürün fiyatı artarken çiftçi girdi maliyetleri de katlıyor dedi ve “Cumhurbaşkanı Şubat ayında gübre fiyatlarının yüzde 30 azalacağını söyledi ama o tarihten bu yana 2 katına fiyatı çıkan gübre çeşidi var” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, gıda fiyatlarındaki önlenemeyen artışa dikkat çekti, çözüm önerilerini sıraladı.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, özellikle sebze ve meyvede son bir yıl içinde yaşanan 5-10 katlık fiyat artışına vurgu yaptı.
CHP Milletvekili Gürer, marketten aldığı 2 adet bibere 2 lira 29 kuruş, 10 gram ete 11 lira 88 kuruş, 1 adet patlıcana 5 lira 72 kuruş, 1 adet salatalığa 2 lira 99 kuruş, 1 adet kabağa 6lira, 1 adet patatese 5 lira 35 kuruş, 1 adet domatese 6 lira 37 kuruş 1 adet limona da 1,5 lira ödediğini söyledi.
Bu ürünlerden biber, patlıcan, patates, kabak, domates ve 100 gram et ile yağ, tuz, tüp gideri ile türlü yemeği bir kişilik 50 TL mal oluyor Emekli, Asgari ücretli nasıl geçim yapıp, nasıl beslenme sağlayacak diye konuştu.
Patates ve soğanın geçtiğimiz yıllarda tarlada, depoda kaldığını anımsatan Gürer üretici zarar ettiği ürünü etmeyince rekolte düşüyor ve fiyatlarda artışa neden oluyor ,Planlama ve öngörü iktidar politikasında yer almadığı için üründe fiyat dengesizliği yaşanıyor” dedi.
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bazı meyve ve sebzelerin geçen yıl Antalya halinden alış ve marketlerde satış fiyatı ile bu yılki tane ve kilogram fiyatları arasında da kıyaslama yaptı.
HAL FİYATLAR BİR YILDA KATLADI
Gürer Nisan 2021 ve Nisan 2022 Antalya hal ve Ankara market sebze fiyatlarını da mukayeseli anlattı. Gürer ,Geçen yıl Antalya Halinde kabağın kilosu 4 lira bu yıl 8 lira Ankara’daki markette ise 19 lira 50 kuruya satılıyor. Geçen yıl Hal’de 3 lira 10 kuruş olan salatalık bugün 10 lira, Ankara’daki markette ise adedi 2 lira 98 kuruş, kilosu 17 lira 50 kuruş. Geçen yıl Antalya Halinde 5 lira 50 kuruş olan domates bugün 17 lira, Ankara’daki markette ise 29 lira.
Geçen yıl Antalya halinde 4 lira olan patlıcan bugün 20 lira, markette ise 29 lira 50 kuruş. Geçen yıl Antalya halinde 1 lira 40 kuruş olan patates bugün 7 lira, markette ise 9 lira 95 kuruş. Geçen yıl Anlatıya halinde 10 lira 50 kuruş olan sivri biber bu yıl 29 lira, markette ise 39 lira 95 kuruş. Geçen yıl 63 lira olan et bu yıl et balık kurumunda 93 lira markette 118 lira” dedi.
Gürer “Üretici ürettiğinden kazanamazsa, çiftçinin girdi maliyetleri düşmezse bundan sonra sabit ve dar gelirlilerin bazı ürünleri tane ile dahi alamayacakları süreç yaşanabilir” dedi.
Gürer, marketlerde fiyat artışlarının önüne geçilebilmesi için girdi maliyetlerinin düşürülmesine yönelik projelerin geliştirilmesi gerektiğini de ifade etti.
AKARYAKIT ZAMLARI FİYATLARA ETKEN
Çukurova’da yaşanan don olayı nedeni ile turfanda ürünlerin pazara sunulmasının geciktiğini ve arz talep dengesini don olayının olumsuz etkilediğini de ifade eden Gürer akaryakıt zamlarının ürünün bir kentten diğer kente taşınmasında ürün fiyatı kadar ürüne artı zam olarak yansıdığına dikkat çekti .Gürer”1 bağ maydanoz Çukurova’dan 1 liradan yola çıkarsa Niğde’ye gelene kadarki yakıt maliyeti bu ürünü 3 liraya çıkarıyor, esnaf bu durumdan dert yanıyor. 2 lira nakliye maliyeti işliyor, mazot zamları durdurulmazsa ürün getiremeyeceğiz diyorlar ” diye konuştu.
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, sabit ve dar gelirlilerin alım gücü daraldığını, emeklilerin ve asgari ücretin yeniden belirlenmesi ve alım güçlerinin artırılması gerektiğine de değinerek, “Sorunun çözümü noktasına ileriye dönük olarak ithalatçı politikalardan vazgeçilip yerli üretici desteklenmelidir.
Kısa vadede ise sabit ve dar gelirlilerin gelirini artıracak politikaların siyasi iktidar tarafından devreye alınması, ücretlilerin alım gücünün artırılmasıdır.” Dedi.
KREDİ KARTLARI PATLIYOR
Gürer ”Sabit ve dar gelirlilerin artan fiyatlar karşısında ezilmesi önlenmelidir. Bu önlenemezse gıdaya erişimde sorun yaşanabilir. İnsanların geçim sıkıntısı katlıyor. Kredi kartları patlıyor. Böyle giderse ileriye dönük sorunlar daha da büyüyecek. Genelde üretimde sorunlar var. Üreticilerin girdi maliyetleri çok yüksek. Gübre, ilaç, tohum traktör, bakım ve işçilik, tarla kredisi sulama kullanılan elektrik maliyeti artacak” diye konuştu.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, basın toplantısında AKP iktidarının tarım ve ekonomiyle ilgili politikalarına da eleştiri getirdi. Gürer, 20 yıldır tarımla ilgili sorunlara çözüme yönelik politikalar geliştirmeden bakan AKP her bakan değiştiğinden her sorun için farklı projelerle yaklaştığını ifade etti.
Pandemi, kuraklık ve savaşın tarımın önemini bir kez daha ortaya koyduğuna işaret eden Ömer Fethi Gürer, AK Parti iktidarının ise sorunları çözmeye yönelik politikalar geliştirmek yerine sürekli suçlu aramak ve sorumluluktan kaçmak için bahane üretmekle meşgul olduğunu anlattı.
AKP iktidarının fiyat istikrarı için 10 yıldır çeşitli kurullar oluşturduğunu ancak sonuç alamadığını ifade eden Gürer, “Son olarak Hazine ve Maliye Bakanlığı enflasyonla mücadele timleri kurdu. Ancak 2 aydır bu timleri gören yok. Market denetimleri yapılıyor. Denetim yapıldıkça fiyatlar da katlanıyor. Tarım kredi kooperatiflerinin marketlerindeki fiyatlar dahi diğer marketlerin fiyatları ile yarışıyor. Fiyatlarda KDV düştü ama fiyatlara düşen KDV kadar zam geldi ve KDV düşmesi fiyatlara yansımadı.. Yurttaş markete ürün almaya gittiğinde fiyat artışıyla karşılaşıyor” dedi.
GÜBRE SÜREKLİ ARTIYOR
Tarımsal girdi maliyetlerinin sürekli arttığını da yineleyen Gürer, “TÜİK gübre artışını yüzde 152, tarım bakanlığı ise yüzde 342 açıkladı. Ancak üretimi bu artışın yüzde 500 olduğunu düşünüyor. Şubat ayında Cumhurbaşkanı gübrede yüzde 30 indirim yapılacağını açıkladı. O tarihten sonra bazı gübre fiyatları 2 katına çıktı. 5 bin 40 lira olan Can gübre 10 bin 250 liraya, 6 bin lira olan amonyum sülfat 7 bin 350 liraya 9 bin 450 lira olan Üre gübre çeşidi ise 13 bin 750 liraya çıktı” dedi.
TMO’nun yerli üreticiye 2 bin 250 lira olarak taban fiyat belirlemesine rağmen yurtdışından 6 bin 300 ila 6 bin 700 lira arasında değişen fiyatlarla buğday getirdiğini, bu fiyatla getirdiği buğdayı yerli sanayiciye 2 bin 250 liradan verdiğini anımsatan Gürer, aynı TMO’nun gübre konusunda da benzer bir uygulamayı hayata geçirip, üreticiye ucuz gübre vermesi gerektiğini ifade etti.