Prof. Dr. Nejat Narlı, koronavirüslü annelerin dünyaya getirdikleri bebeklerin büyük oranda tedaviye ihtiyaç olmadan taburcu edildiğini fakat erken doğum riskinin fazla olduğunu belirtti.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve Türk Neonatoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nejat Narlı, koronavirüs taşıyan annelerin dünyaya getirdikleri bebeklerin büyük oranda tedaviye ihtiyaç olmadan taburcu edildiğini belirterek, “Ancak bu gebelerin erken doğum riski fazla ve anne karnındaki bebekte gelişme geriliği görülebiliyor” dedi.
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüsün, yaş gruplarına göre etkileri farklı olduğu ifade edildi. ÇÜ Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve Türk Neonatoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nejat Narlı, bu konuda en şanslı grubun yenidoğanlar olduğunu belirtirken, her gebenin taşıyıcı olabileceği için potansiyel bir koronavirüslü olduğu, doğacak olan her bebeğin de virüse yakalanmış olabileceği gibi bir yaklaşımda bulunularak önlemlerin alınması gerektiğini bildirdi.
Salgının üzerinden 1 yıl geçtiğini hatırlatan Prof. Dr. Nejat Narlı, bu süreçte gerek Türkiye’de gerek uluslararası çalışmalarda ve kendi hastanelerinde izledikleri yenidoğanlarda ciddi bir problemle karşılaşılmadığını belirtti.
BEBEKTE BÜYÜME GERİLİĞİ GÖRÜLÜYOR
Ancak koronavirüse yakalanan hamile kadınların bazı riskler taşıdığına dikkati çeken Prof. Dr. Narlı, “Koronavirüslü gebelerin erken doğum riski daha fazla oluyor. Ayrıca anne karnındaki bebekte büyüme geriliği ile sonuçlanabiliyor. Koronavirüse yakalanmış gebelerin bebekleri doğdukları zaman ateş, öksürük, solunum sıkıntısı gibi bulgular görülüyor. Bunları yenmeleri, yoğun bakımda ileri tedavi ihtiyacının olması durumu yenidoğan bebeklerde diğer yaş gruplarına göre daha az oluyor. Biz şimdiye kadar izlediğimiz yenidoğan bebeklerden sadece birini kaybettik.
Bu bebek sadece koronavirüs nedeniyle değil zeminde olan bir metabolik hastalık yüzünden kaybedildi. Koronavirüslü annelerden doğan bebekleri takip ettiğimizde büyük oranda tedaviye ihtiyaç olmadan bunları taburcu ediyoruz. Ancak erişkinlerde ileri dönemde pıhtı atması, kalp etkilenmesi gibi problemlerin olduğu gibi yenidoğanların ileri dönemde nasıl etkileneceği henüz bilinmiyor” diye konuştu.
KUVÖZDE İZOLE EDİLİYORLAR
Hamilelere süreç boyunca rutin testler yapıldığını belirten Prof. Dr. Narlı, şöyle konuştu:
“Eğer gebenin bir teması varsa ona göre bir yaklaşım içerisinde bulunuluyor ve doğuma katılanlar ona göre koruyucu önlemlerini alıyor. Bebek doğduğunda şüpheli bir koronavirüs olduğu zaman yine koruyucu önlemler devam ediyor ve bu bebekler açık yatağa değil, yoğun bakım ünitesinde kapalı kuvöze alınarak izole ediliyor.
Test çıkana kadar pozitifmiş gibi önlemler devam ediyor. Pozitif çıktığında ise bulgu olup olmamasına göre izleniyor. Eğer bir bulgu varsa virüse yönelik gerekli destekleyici tedaviler yapılıyor. Yenidoğanda bulaş doğum kanalından geçerken oluyor. Doğuma girenler zaten koruyucu önlemlerini aldıkları için onlardan bulaş çok beklenmez. Ancak bebeklerin nakilleri sırasında da buna dikkat edilmesi gerekiyor.”
YENİDOĞANLAR ÖZEL AMBULANSLARLA TAŞINACAK
Özellikle solunum desteği ihtiyacı olan bebeklerin nakil sürecinde özel ambulans ve ekipmanların devreye girmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Nejat Narlı, “Bu bebekler kapalı özel bir transport kuvözle taşınmalıdır. Hatta taşınırken baş dışarıda kalacak şekilde örtülerek yayılım da engellenmelidir. Mesela solunum desteği yapılacaksa bebeğin hava yoluna konulan solunum tüpü dahil hepsinin özel olması gerekiyor.
O kuvözler indikten sonra da ambulans dezenfekte edilmelidir. Artık yenidoğanlar özel ambulanslarla taşınacak. Bununla ilgili olarak Sağlık Bakanlığı ve Türk Neonatoloji Derneği tarafından yürütülen çalışmalar var. Taşıyacak ekibin eğitimleri de devam ediyor. O eğitimde biz aynı zamanda Covid’li bebeklerin taşınmasında da dikkat edilecekleri konuşuyoruz” dedi.