Ukrayna’da 1983 yılında dünyaya gelen Oxana Malaya, Doğumundan itibaren ailesi tarafından ihmal edilmiş, ailesi tarafından sürekli dışarıda bırakılmış.
Bir gece ailesi tarafından sokağa terk edilmiş. Gece tek başına sokakta kaldığında içgüdüsel olarak kendisine kalacak güvenli bir yer aramış ve bir köpek kulübesine kalmaya başlamış. Bir süre burada köpeklerle yaşamaya başlamış, onların yemeklerinden yemiş ve onlar gibi uyumuş.
Yorulduğunda dilini çıkararak nefes almış. Köpekler gibi ulumuş. Köpeklerle geçirdiği onca zamandan sonraysa artık insanlardan tamamen uzak kalmış ve kendini gerçekten bir köpek olarak görmeye başlamış. Köpeklerle 5 yıl boyunca hayatta kalmayı başarmış. 5 yıl sonunda 8 yaşında İnsanlar tarafından fark edilmiş kurtarılmaya çalışılmış hastaneye götürülmüş. Doktorlar ve psikologlar tarafından incelenmiş, ancak Oxana konuşmayı tamamen unutmuş, hala köpek gibi yürümeye devam ediyormuş.
Hayatına zihinsel sorunlarla devam ediyor ve ara sıra köpekler gibi davranma eğilimi gösteriyormuş. Gördüğü konuşma terapilerinden sonra çok akıcı olmamasına rağmen yeniden konuşmaya başlayabilmiş ancak, Doktorlar konuşma dilinin biraz farklı olduğunu her söyleneni emirmiş gibi algıladığını söylemişler. Kaybolmadan önce konuşmayı biliyor olmasının yeniden konuşabilmesine çok yardımcı olduğunu söylemişler. Bir yurda yerleştirilmiş ve burada pek çok öğretmenin gözetiminde onlarca çocuklarla birlikte büyümüş. Yıllarca gördüğü pek çok terapi ve tedaviden sonra Oxana, sadece 6 yaşında olan bir çocuğun temel becerilerine sahip olabilecek düzeye kadar gelebilmiş.
Her ne kadar seneler içinde topluma uyum sağlamayı öğrenmiş olsa da yıllar sonra bile ona bir şey uzatıldığında ilk tepkisi bir köpeğin kemik görünce yaptığı gibi eğilmek oluyormuş. Köpek sezgileri hiçbir zaman eksilme göstermemiş…Rus televizyon kanalı ” NTV ” Malaya’nın hayatını anlatan bir belgesel çekti. Basında onun hakkında çok sayıda makale çıktı. 2013 yılında Malaya, ulusal Ukrayna televizyonunda Govorit Ukraina adlı talk- show’da kendisi hakkında konuştuğu ve soruları yanıtladığı bir röportaj verdi.
Gösteri sırasında Malaya, normal bir insan gibi muamele görmek istediğini ve diğerleri ona “köpek kız” dediğinde gücendiğini söyledi. Hayatındaki en büyük hayalinin ise biyolojik annesini bulmak olduğunu söyledi… Malaya şuanda 38 yaşında ve devlet koruyucu evinde kalıyor. Yaşadığı evde çiftlikte hayvanlara baktığını ve sütlerini sadığını söylüyor..
İnsanlar nasıl bu kadar zalim nasıl bu kadar kötü olabilir” dersin! “İyiler mutlaka kazanır” yazar sefaletin duvarlarında. Yokluğa sefalete değil, bu topraklarda insanlığın ölümüne kahredersin. Doğurduk diye anne zannetmeyelim kendimizi. Kutsal olan çocuk doğurmak değil, insan yetiştirmektir. Değerli olan anne olmak değil, annelik yapmaktır. Aslolan birileri istediği için anne olmak değil, anne olmayı seçtiğin için anne olmaktır. Baba olmak da kolaydır; Zor olan babalık yapmaktır. Baba Meyvesiz koca bir Çınar, Babalık yapmak fani hayatın, terbiye vereni ebedi hayatın sebebi olmaktır.