Kitaba emek ve saygı sözü… Kitap en iyi arkadaştır. Bu sözü bilmeyen yoktur. Kitapların içinde kaybolmak… Eğlenceli, düşündürücü, hüzün, sevinç…
Bu duyguları bir arada yaşayabileceğimiz yerler kitaplardır. Çoğunlukla roman, hikaye ve masallarda kendimizi buluruz. Bu tür kitaplarda yazılan kahramanların yerinde olma isteği… Ben olsam şöyle yapardım, şöyle derdim cümleleri çıkar ağzımızdan. Bazı kitapları beğenmediğimiz olur. Hemen bırakmak isteriz. Ama bu bir hatadır. Bazı kitapların giriş bölümü bize sıkıcı gelirken gelişme ve sonuç bölümleri bizi etkileyebilir.
Kitapsız bir dünya meyvesiz bir ağaca benzer ve sürekli taşlanır. Hayatımız tabi ki okumakla sınırlı değildir ama aldığımız bir kitabı mutlaka bitirmeliyiz. Aldığımız bir kitaba fiyat biçeriz. Pahalı veya ucuz ayırt ederiz. Bunu yapmamayı öğrenmeliyiz. Bir kitap içimize sindiği zaman yani bu kitapta kendimi bulacağım dediğimiz zaman hemen almalıyız. Yazarlar maddi anlamda kazanç için yapmıyorlar.
Eski şairler, Yunus Emre ve Köroğlu gibi tanınan şairler maddi anlamda hiçbir şey kazanmamışlardır. Günümüzde kitaplar kadar çoğalan bir şey yoktur. Tanınan yazarların kitapları günümüzde hâlâ tercih ediliyor. Kitaplarda bazen beğendiğimiz cümlelerin altını çizeriz. Bu tercih meselesidir. Okuduğumuz kitabı anladığımızı, onu okuduğumuzu anlamak ve anlatmak için kısaca özetini çıkarabiliriz.
Kısacası hayatımızın kitaplardan geçtiğini unutmamalıyız. Bir şeyler öğrenmek istiyorsak baş kahraman olmak istiyorsak kitaplar da okumalı. Bir bilginin karşımıza ne zaman çıkacağını bu bilginin hayatımızı kolaylaştırılabileceğini unutmamalıyız.