“Siz ekonomist olduğunuz için daha iyi bilirsiniz” diyen vatandaşa Kılıçdaroğlu “Estağfurullah ama Erdoğan gibi ekonomist değilim” dedi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, saat 05.00’te Antalya Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hali’ni ziyaret ederek, esnaf ve çiftçilerin sorunlarını dinledi. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, CHP Antalya milletvekilleri ve ilçe belediye başkanları ile parti yöneticilerinin de eşlik ettiği Kılıçdaroğlu, esnaf ve çalışanlarla kahvaltı da yaptı.
MALİYETLERDE YÜKSEK ARTIŞ ŞİKAYETİ
Ziyarette Kılıçdaroğlu’nun sohbet ettiği çiftçiler gübre, ilaç, mazot, fide, elektrik, yakıt gibi birçok üründe yaşanan yüksek artışların maliyetleri de aşırı oranda artırdığını belirterek, para kazanamadıklarından dert yandı. Çiftçi ve işçileri dinleyen Kemal Kılıçdaroğlu, “Bir gün inşallah düzelir, herkes güler yüzle alışveriş yapar, siz de rahat ederseniz vatandaş da, az kaldı. Az kaldı inşallah beraber çözeceğiz” dedi.
Kahvaltıda Toptancı Hal Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği’nin eski başkanı Nevzat Akcan, “Biz hiç iyi değiliz sayın genel başkanım, 20-25 yıl önceki fiyatlardan ürün satıyoruz. Artık hiç kimseyi tutma şansımız kalmadı, her geçen gün toprağına küsüyor insanlar. 6 ay önce 100 liralık gübre olmuş 500 lira. Bu maliyetin altından kalkma şansı yok. Olmayan bir düşman gösteriliyor. ‘Aracı, fırsatçı, kan emici’ hatta daha ilerisi ‘terörist’ ilan ediyorlar ama bu sektörün hiçbir zincirinde bu paraları kazanan asla yok. Bu çalışan insanlar her gün gece 12.00- 01.00’de ayakta. Ama maalesef, ‘aracı, fırsatçı terörist’ ilan ediliyor. Asla böyle bir şey yok sektörümüzde” diye yakındı.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ise “Efendim olmaz ya, üreticiden terörist mi olur Allah aşkına, alın teri dökenden terörist mi olur. Biz size inanıyoruz, güveniyoruz. Bakın siz olmasanız biz akşam sofrada oturup yemek de yiyemeyiz, sabah kahvaltı da yapamayız. Siz üretiyorsunuz, siz çalışıyorsunuz, siz emek harcıyorsunuz.
Sabaha karşı 03.00, 04.00, 05.00’te buraya geliyorsunuz. Buradan sadece Antalya’ya değil, bütün Türkiye’ye, her tarafına mal gönderiyorsunuz. Dolayısıyla yaptığınız hizmet çok değerli. Biz ondan eminiz, çok büyük paralar da kazanmıyorsunuz, keşke büyük paralar kazansa, yani en büyük arzumuz o, herkes para kazansın. Ama malı gönderiyorsunuz Rusya’dan dönüyorsa bunun ciddi sıkıntıları var. Orada dış politikada sorunumuz var. Biraz Ortadoğu’ya da açılmak lazım, orayla da barışmak lazım. Yani niye kavga ettik, Suriye’ye, Lübnan’a Mısır’a her tarafa mal gönderelim yani niye kavga ediyoruz” diye konuştu.
‘ERDOĞAN GİBİ EKONOMİST DEĞİLİM’
Aksu’daki bir kadın çiftçi de mazot, gübre gibi girdi maliyetlerinin yüksekliğinden şikayet ederken, “Siz ekonomist olduğunuz için daha iyi bilirsiniz” dedi. Kılıçdaroğlu ise “Estağfurullah ama Erdoğan gibi ekonomist değilim, onu söyleyeyim” karşılığını verdi. Şikayet eden üreticilerin yanı sıra bir de şehirde yaşayan asgari ücretliler olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “O da şikayetçi, o da pazara gidiyor. Bu biberi alıp yiyemez. Ama önümüzde biraz daha zor günler gelecek. Söylediğiniz gübre fiyatları biraz daha artacak, mazot fiyatları artacak görünüyor. Çare belli, az kaldı çareyi halledeceğiz inşallah” dedi.
‘AK PARTİ MİLLETVEKİLLERİ GELDİ Mİ?’
Bir nakliyeci ise sadece Adapazarı-Bayrampaşa Hali arasında otoban-köprü geçişleri için 700-800 TL ödediklerini, Antalya’dan Bayrampaşa Hali’ne gidiş-geliş maliyetin 6 bin 500 TL olduğunu söyledi. Kilogramda sadece 50 kuruş navlun ücreti, boş kasa, işçi ve ardiye gibi diğer giderleri de sıralayan nakliyeciye Kılıçdaroğlu, “Hiç Ak Parti milletvekilleri gelip size sordu mu, ‘Derdiniz var mıdır, yok mudur, biz götürelim hükümete, en azından çözümleri söyleyelim, dertleri anlatalım’ diye gelip sizlerle hiç görüştüler mi” diye sordu. Nakliyeci, “Yok biz rastlamadık. Gelen olduysa da biz ulaşamadık kendilerine’ dedi.
‘MORALİNİZİ BOZMAYIN, BU İŞİ ÇÖZECEĞİZ’
Enflasyonu yükselten şeylerin gübre, ilaç, fide, mazota gelen zamlar olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, “Siz ne yapacaksanız? Bol paranız olsaydı bunlarla karşılaşmazdınız. Parası olan veriyor altınıydı, döviziydi getiriyor, yatırıyor dünyanın parasını kazanıyor, 5 liralık dolar oldu 10 lira işte geldiğimiz nokta bu. Dönüyoruz çiftçiye ‘niye bunlar pahalı’, ne yapsın. Gaza, mazota, ilaca, fideye, tohuma zam yapıyorsun, gerekirse dışarıdan getiriyorsun, dünyanın parasını veriyorsun, dönüyorsun bizim çiftçiye ‘niye pahalı oldu, tarlada bu kadar, orada bu kadar.’ Bu tarladan çıkıp da İstanbul’a gidinceye kadar havadan mı gidiyor, kamyona yükleyeceksiniz. Sonuçta onun da parası var, orada da şoför çalışıyor” diye konuştu.
KILIÇDAROĞLU’DAN BÖCEK’E NAZAR BONCUĞU
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i makamında ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, koronavirüs nedeniyle 3, 5 ay yoğun bakımda kaldıktan sonra 9 Kasım 2020 günü taburcu oluşunun yıl dönümünde Başkan Böcek’e nazar boncuğu taktı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Başkan Böcek’i ziyaret programına CHP Antalya Milletvekilleri, ilçe belediye başkanları ve partililer katıldı.
Ziyaret için CHP Genel Başkanı’na teşekkür eden Muhittin Böcek, “9 Kasım’da yoğun bakımdan çıkmıştım, birinci yaş günüm gibi oldu benim için. Çok teşekkür ediyorum, iyi günümüzde kötü günümüzde yanımızda oldunuz, ailemiz adına da Antalyalılar adına da teşekkür ediyorum. Zatıalinizin Antalya’dan beklentiniz, vatandaşlarımızın en iyi hizmeti almaları yönündeydi. Biz de bütün ekip arkadaşlarımızla hep birlikte Antalyamız için çalışmalarımıza aynı azim ve kararlılıkla devam ediyoruz. Bundan sonra da 913 mahallemizde ve Antalya’mızın her alanında tarım, turizm, ticaret, sanayi çalışmalarımızı devam ettireceğiz” dedi.
‘ANTALYALILAR SİZİ BEKLİYORDU’
Başkan Böcek hastaneye yattığında sadece Antalyalılar değil, bütün Türkiye’de sevenlerinin, ‘bir an önce sağlığına kavuşsun, görevinin başına dönsün’ diye dua ettiğini kaydeden Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Çünkü Antalyalılar sizi bekliyordu. Sağlığınıza kavuştunuz çok şükür, Antalya’ya başarılı hizmet veriyorsunuz, biz de bundan çok memnunuz. Özellikle genel başkan olarak çok mutluyum. Belediye başkanlarımız özellikle büyükşehir belediye başkanlarımız belli aralıklarla toplanıyor, hem uygulama birliğini sağlamak hem verilen hizmetin kalitesini artırmak açısından güzel hizmetler yapıyorsunuz. Halka sunuyorsunuz. Antalyalılar da memnun. Tabii Antalya’nın bir özelliği daha var. Sadece Türkiye’nin değil dünyanın gözbebeği, önemli bir turizm, tarım ve tarihi eserlerin olduğu bir merkez. Dolayısıyla böyle bir şehirde büyükşehir belediye başkanlığı yapmak güzel bir şey. Verilen her hizmetin karşılığını alıyorsunuz. Dolayısıyla çok teşekkür ederiz. Bundan sonra da büyük bir uyum içinde ortak sorunlara ortak çözümler üretilmesinde sizin öncülük yapmanız son derece önemli.”
Ziyaret sonunda Başkan Böcek, Kılıçdaroğlu’na Antalya’ya özgü yörük kıyafetlerinin yer aldığı bir tablo hediye etti.
ESNAFTAN KILIÇDAROĞLU’NA TALEPLER
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya’daki Atatürk Kültür Merkezi’nde, Türkiye genelinde halk otobüsçüleri esnaf odalarının temsilcileri ve halk otobüsü esnafıyla bir araya geldi. İstanbul, Ankara, İzmir dahil Türkiye’nin birçok ilinden toplantıya katılan halk otobüsü esnaf odalarının temsilcileri, sorunlarını ve taleplerini açıkladı. Antalya Otobüsçüler Esnaf Odası Başkanı Yasin Aslan, halk otobüsü esnafının Covid-19 sürecinde ciddi yolcu kaybı yaşadığına dikkat çekti. Aslan, Antalya’da Covid-19 öncesi 380 bin olan yolcu sayısının Covid-19 sonrası 230 bine düştüğünü, günlük ciro 51 bin TL iken, 31 bin TL yapılabildiğini söyledi.
Aslan, Kılıçaroğlu’dan iktidar oldukları takdirde ‘Esnaf Bakanlığı’ kurulmasını, ücretsiz seyahat kapsamındakiler kişiler için ödenen 1000 TL’nin biniş başına ücret ödenmesini, toplu taşıma yönetmeliği çıkarılmasını ve iller arasındaki farklı uygulamaların kaldırılmasını, bu işi meslek haline getirenlere tahdit hakkının verilmesini, sıfır otobüs alımında KDV ve ÖTV muafiyeti, KOSGEB üzerinden kredi ve hibe destekleri talep etti.
Aslan, CHP’li belediyelerden ise İstanbul’daki kilometre esaslı modelin Antalya ve diğer illerde de uygulanmasını istedi.
Toplantıda Türkiye’nin diğer illerinin esnaf temsilcilerini de dinleyen Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunu olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, 22 bin özel halk otobüsü, 28 bin 650 halk otobüsü esnafı olduğunu belirterek, “Aslında sizinle isim kardeşliğimiz de var, siz halk otobüsü, biz Cumhuriyet Halk Partisi’yiz. Halk otobüsünü çalıştırmak kadar güzel bir şey yoktur. Halk için çalışıyorsunuz. Çok değerli bir hizmet bu” dedi.
‘SÖYLEDİKLERİNİZİN HEPSİ O KANUN TEKLİFİNDE OLACAK’
Ücretsiz taşımada biniş başına ödeme, ‘Esnaf Bakanlığı’, müktesep haklar, hak edişlerin zamanında ödenmesi gibi sorunların çözümü için söz veren Kılıçdaroğlu, “Bu düzeni sizlerin takdiriyle Allah’ın izniyle değiştireceğiz, hiç endişe etmeyin. Biz bir kanun teklifi hazırlayacağız. Bu söylediklerinizin hepsi o kanun teklifinde yer alacak. Hazırladıktan sonra başkanlarımıza göndereceğiz, içinde eksik, hata olabilir. Bu işi yapan arkadaşlar olarak sizler gelin bu kanun teklifine bakın, biz bu teklifi TBMM’ye vereceğiz. Eğer bu bağlamda, benzer çaba içerisinde kanun teklifi gelirse zaten destekleyeceğiz, niye desteklemeyelim?” diye konuştu.
11 BÜYÜKŞEHİR’E ‘İSTANBUL MODELİ’
Otobüsçülere alacakları 1 veya 2 alım otobüsler için KDV alınmayacağı ve İstanbul’da uygulanan kilometre esaslı modelin CHP’li 11 Büyükşehir’de uygulanması için de söz veren Kılıçdaroğlu, toplu taşıma zamlarıyla ilgili konunun da hazırlanacak kanun teklifinde yer alacağını kaydetti. Bunları kamu-özel iş birliği olarak gösteren Kılıçdaroğlu, “Kamu özel iş birliğinde havaalanlarına, şehir hastanelerine, tünellere, yollara dolar bazında garanti veriyorlar. Ya siz dolar bazında değil, garanti Türk lirası bazında verin, siz dolar, avro istemiyorsunuz. Garanti veriyorlarsa ki garanti verilmesi, bu sektörün yaşaması lazım, bütün kentlerde bu insanların taşınması lazım” dedi.
Kanun teklifinin en geç 1 ay içinde hazırlanacağı, bu teklifin hükümete de gönderileceğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Diyebilirler ki ‘Bu muhalefetin hazırladığı kanun teklifi, biz buna oy vermeyeceğiz’. Onu da anlayışla karşılarız, bizim teklife oy vermiyorsa, sen getir kardeşim, hep beraber çıkaralım. Eğer sorunu çözebiliyorsa siyaset kurumu o zaman toplumda saygınlık kazanır. Siyaset kavga alanı değil, sorunları çözme alanı. Siyasette sorunu çözüyorsan başımın üstüne, her türlü destek var. Ama çözmüyorsan, sorun kangren haline geliyorsa, adaletsizlikler oluyorsa kimse kusura bakmasın, o zaman da eleştirme hakkımız var. Sayın başkanlar söylediklerimi hafızanızın bir kenarına yazın lütfen, az kaldı her şey değişecek. Bu Türkiye’ye huzuru, barışı, kardeşliği getireceğiz. Az kaldı, sabredin, Türkiye’nin çözülmeyecek sorunları yok. Bütün sorunları birlikte çözeceğiz.”
‘MASANIZIN ÜZERİNDE MUHTARLIK TEMEL KANUNU OLMALI’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde muhtarlarla buluştu. Demokrasinin temel taşının muhtarlar olduğu sözünün doğru olduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’de ilk seçimin muhtarlık seçimi olduğunu ve Kastamonu’da yapıldığını söyledi. Muhtarlığın tarihsel bir kimliği ve saygınlığı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, muhtarlık kanunu sözü verdi. Vatandaşla en rahat ve samimi ilişkiyi muhtarların kurduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, 82 kanun ve 354 maddede muhtar adı geçtiğini ama bir muhtarlık temel kanunu olmadığını kaydetti. Kılıçdaroğlu, “Tarihi kimliği olan muhtarlık kurumunun neden kanunu yoktur. Oysa sizin masanızın üstünde muhtarlık temel kanunu olmalı. Ama bu kardeşiniz talimat verdi, hazırlattı. Bütün muhtar derneklerine gönderildi. Bizim de eksiğimiz olabilir. Kontrol edin, eğer eksiğimiz varsa tamamlayalım ve kanun teklifini meclise verelim” dedi.
‘ANLATTIĞIM TABLONUN TAMAMINI HAYATA GEÇİRECEĞİZ’
Kemal Kılıçdaroğlu, birleşik oy pusulası, genel bütçeden muhtarlık evi bir personel, köy tüzel kişiliklerinin yeniden iadesi, mahalleyle ilgili kararlarda belediye meclisine katılım, oy ve söz hakkı ve muhtarlık bütçesi sözleri vererek, muhtarların Türkiye Muhtarlar Birliği’ni kurmasını da istedi. Kılıçdaroğlu, “Bir şeyden emin olmanızı isterim, bu anlattığım tablonun tamamını hayata geçireceğiz, tek bir eksik olmadan” dedi.
‘TÜRK LİRASI ÇOK HIZLI DEĞER KAYBEDİYOR’
Konuşmasında temel iki sorundan da bahseden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Birincisi Türk Lirası’nın düşündüğümüzden çok daha hızlı değer kaybetmesidir. Bizim paramızın üstünde Türk Lirası yazıyor. Nasıl oluyor da bizim paramız bu kadar değer kaybediyor. Az gelişmiş ülkelerin paraları karşısında bile ciddi değer kaybına uğruyor. TL değer kaybetse ne olur, bütün ekonomik değerlerimiz ucuzlar. Eskiden bir 1 milyar TL’ye aldığınız fabrikaya çok daha ucuz, düşük dolar bedeliyle alabileceksiniz.
Eğer ithalat yapıyorsanız yüksek bedeller ödeyeceksiniz, o yüksek bedellerin faturasını da hep beraber ödeyeceğiz. Neden TL sürekli değer kaybediyor, neden döviz sürekli yükseliyor. Her alanda üretimden koparılan bir Türkiye farklı bir Türkiye’dir. Üretimden kopartılırsanız dışarıdan ithal edeceksiniz. Daha henüz bu işin baharını yaşıyorsunuz. Kışını göreceksiniz. Bu zamlar daha yansımadı. Soru şu, vatandaş, asgari ücretli nasıl geçinecek ve biz bu enflasyon belasından nasıl kurtulacağız. Mutfakta yangın var. Mutfağın kendisini değil tencereyi de kaybetmek üzeresiniz. Türkiye böyle bir tabloyu hak ediyor mu, her birimiz böyle bir tabloyu hak ediyor muyuz? Hak etmiyoruz. Özellikle muhtarlara büyük sorumluluk düşüyor.”
‘KADINA İNEN ELE ASLA MÜSAMAHA GÖSTERMEYECEĞİZ’
İkinci olarak Başak Cengiz cinayetini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Gencecik bir kadın, bir evladımız öldürüldü. Kadına yönelik şiddet nedir Allah aşkına. Peki bu analara, kadınlara yaptığımız nedir. Neden bu şiddet, vahşet, neden öldürüyoruz. Size sözüm söz, asla ve asla kadına inen ele asla müsamaha göstermeyeceğiz. Kesinlikle İstanbul Sözleşmesi’ni bir hafta içinde yürürlüğe koyacağım. Efendim cinayeti işliyorsun, kravat takıyor, hakimin karşına çıkıyor, temiz giyiyorsun, güzel konuşuyor diye hiçbir caninin suçunu hafifletmeyeceğiz, neyse cezasını çekecek” diye konuştu.