Bitlis’in Güroymak ile Muş’un Hasköy ilçelerinde kaz çiftliği kuran Yunus Orkin ve Cengiz Doğan, yumurtalarını Almanya’dan alıp ürettiği civciv ve kazları, hem yurt içine satıyor, hem de yurt dışına ihraç ediyor.
Öğretmenlik mesleğini bırakarak kaz çiftliği kuran Doğan, şu ana kadar 30 bin civciv sattıklarını, talebe yetişmeye çalıştıklarını söyledi.
Bursa Uludağ Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Sağlık Teknikerliği bölümünden 4 yıl önce mezun olduktan sonra memleketi Bitlis’in Güroymak ilçesine dönen Yunus Orkin, ailesinin beyaz et ihtiyacı için kaz beslemeye başladı. Orkin, ardından ‘Genç Çiftçi Projesi’ kapsamında 30 bin TL destek alarak kaz çiftliği kurdu. Orkin, daha sonra öğretmenlik mesleğini bırakarak Muş’un Hasköy ilçesinde kendisi gibi kaz çiftliği kuran Cengiz Doğan ile iş ortağı oldu. İş insanları Orkin ve Doğan’ın Almanya’dan aldıkları yumurtalardan alınan kuluçka makinelerinden üretimine başlanan kazlara, yurt içi ve yurt dışından büyük talep var. 3 bin kaz ile bin 500 civcivin yetiştiği her iki kaz çiftliğinde şu ana kadar 30 bin civciv satıldı.
HEDEF, YIL SONUNDA 100 BİN KAZA ULAŞMAK
Muş’un Hasköy ilçesindeki kaz çiftliğine bakan Cengiz Doğan, gelen taleplere cevap vermek için çiftlikteki kapasiteyi artırıp, yıl sonunda kaz sayısını 100 bine çıkartmayı hedeflediklerini söyledi. Öğretmenlik mesleğini bıraktıktan sonra bu işe başladığını anlatan Doğan, şöyle konuştu:
“Öğretmenliği bırakıp bir süre inşaat sektöründe çalıştıktan sonra kaz yetiştiriciliğine başladım. 2 yıl önce bu işe girdim. Yetiştirdiğimiz kaz cinsi gerek et, gerekse yumurta açısından verimli olan bir türdür. Almanya’da Mast adı ile biliniyor. Son 3 yıldır da ülkemizde birçok çiftlikte yetiştiriliyor. Ülkemizde kaz denildiğinde akla ilk gelen kazlarımız oluyor. Oysa ki; Mast cinsi kazlar, yerli kaza göre kat kat daha verimli olduğunu gördük. Bütün girişimcilere de sesleniyorum. Bu işi yapsınlar. Bu işi yaparken, özellikle bu işin hakkını vereceklerse yapsınlar. Bunu hobi olarak yapayım derlerse hiç yapmasınlar. Çok karlı bir iş. Getirisi de çok yüksek bir iş. Bu işe bin adet kazla başladım. Bu meslekte 2’nci yılım. Bu yıl 30 bin civciv sattım. Hedefim, bu yıl 80-100 bin civarında civciv üreterek satmaktır. Onu da bu yıl başaracağıma inanıyorum. Şu anda bin anaç, bine yakın da 2 aylık civcivlerimiz var. Bunu inşallah yıl sonuna kadar çok güzel yerlere taşıyacağıma inanıyorum. İklim ve coğrafya olarak bölgemiz kaz yetiştiriciliğine elverişlidir. Özellikle iklim ve mera alanlarımız çok güzeldir. Sadece kazlara yem vermekle olmuyor. Kazlar yüzde 70 oranında meralarda otlayarak da doyuyor. Mast kazı hiç kara gereksinim duymadan kendi yağını oluşturan ve en lezzetli kaz cinsidir. Bunları başta Irak, Kuveyt, İran olmak üzere bazı Orta Doğu ülkelerine satıyoruz. Son zamanlarda Doğu ve Güneydoğu illerinden de rağbet gelmektedir. Bir kazı et olarak değil, civciv olarak üretip satıyoruz. Ancak et olarak da satıldığında ciddi girdiler sağlıyor.”
KAZLARIN, KÜÇÜKBAŞ HAYVANLARDAN DAHA ÇOK GETİRİSİ VAR
Bitlis’in Güroymak ilçesindeki kaz çiftliğine bakan Yunus Orkin ise kazların keçi ve koyundan daha çok getirisi olduğunu söyledi. Orkin, “Kaz yetiştirme işine 6 yıl önce hobi olarak 14 kazla başladım. İşimi büyütmek için Genç Çiftçi projesi kapsamında küçük bir destek alarak işimi büyüttüm. Bölgemiz kaz yetiştiriciliği için mükemmel bir bölge ve hak ettiği değere ulaşma yolunda. İşimizi büyüttük. Üretimimiz çok güzel. Bu kazlar damızlık olduğunda tanesi 250-300 liradan alıcı buluyor. Bir haftalık civcivlerimiz 80- 90 lira arasında değişen fiyatlara alıcı buluyor. Çok karlı bir iş, üreticilerimize tavsiye ediyorum. Bu bölgedeki gençlerimize özellikle sesleniyorum. Gidip batıda inşaatlarda çalışmasınlar. Gelip kendi köylerinde imkanları varsa bu işi yapsınlar, çok karlı bir iş. Biz bu kazları üreticiye geri alma garantisiyle satıyoruz. Kar oranı koyun ve keçiye nazaran daha da yüksek” ifadelerini kullandı.