Zor bir süreçten geçiyoruz. Cennet vatanımızın ormanları hainler tarafından yakılıyor. Kahramanlar can verir yurdu yaşatmak için…
Hüseyin Nihal Atsız’ın dizeleri ile başlamak istiyorum… Ne diyordu şair, Kahramanların Ölümü şiirinde;
“İnsan büyür beşikte
Mezarda yatmak için.
Kahramanlar can verir
Yurdu yaşatmak için.”
İşte her zaman olduğu gibi kahramanlarımız yine yurdumuzu yaşatmak için can veriyor. Bu kahramanlardan biri de Muğla’da yangına kendi imkânlarıyla destek müdahale ederken hayatını kaybeden 25 yaşındaki Şahin Akdemir oldu. İyi ki varsın Şahin…
Zor bir süreçten geçiyoruz. Cennet vatanımızın ormanları hainler tarafından yakılıyor. 85 noktada yüreğimizi yakan görüntüler yaşanıyor… Kahraman, cefakâr halkımız, malını mülkünü yangında kaybetti. Binlerce masum canlı, yangında yanarak can verdi. Her gün yürekleri dağlayan görüntülere şahit oluyoruz. Afet bölgesinde gelen haberlerle gözyaşımıza hâkim olamadığımız anlar yaşadık.
Bu anlardan bir tanesi de 25 yaşındaki Şahin Akdemir’in hayatını kaybetmesi oldu. Kahraman genç arkadaşımız Muğla’nın Marmaris ilçesinde çıkan ve bölgeyi bir anda etkisi altına alan yangını söndürme çalışmalarına gönüllü olarak destek veriyordu. Şahin alevlere müdahale eden ekiplere kendi imkânlarıyla su taşırken dumandan etkilenerek hayatını kaybetti. Ardında ise unutulmayacak bir hikâye bıraktı… Tıpkı birkaç yıl önce hain terör örgütü PKK tarafından şehit edilen Eren Bülbül gibi unutulmayacak…
Vatanımız için canını feda eden tüm şehitlerimize, kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Şüphesiz tarihimizde bu tür kahramanlıklarla doludur. Bugünleri de atlatacağız. Ülkemize karşı yapılan bu tür alçak girişimleri bir kez daha bertaraf edeceğiz. Bu yangının failleri hak ettikleri en ağır cezayı alacaktır. Bu noktada da İstiklal Marşımızın 6. kıtasını hatırlayacak olursak, ne diyordu merhum Mehmet Akif Ersoy “Bastığın yerleri “toprak!” diyerek geçme, tanı! Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır atanı; Verme, dünyâları alsan da, bu cennet vatanı.” İşte bu şiarla her zorluğun üstesinden yine geleceğiz. Sahip çıkacağız vatanımızın her karışına. Ayrıca Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de vurguladığı gibi, Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asıl kanda mevcuttur. Yangına karşı gece gündüz mücadele eden vefakar ekiplerimize de minnettarız..
Diğer taraftan yangınlar konusunda daha sıkı tedbirler hayata geçirmeliyiz. Bu son yaşadığımız büyük yangın felaketinden devlet ve millet olarak dersler çıkarmalıyız. Keza yangınlar toplumsal yaşamı etkileyen büyük bir unsurdur. Geride bırakacağı yıkımları ele ele vererek yeniden düzenlemeli ve gereken çalışmaları yapmalıyız. Özellikle çevre bilincini artıracak projeler hayata geçirmeliyiz. Ağaçlandırma çalışmalarına süratle başlamalıyız, başladık ta. Kaybedecek vaktimiz yok. Çünkü bir ağacın yetişmesi ortalama 40-50 yıllık bir süreç gerekiyor.
Bir daha böyle felaketlerin yaşanmaması ümidiyle…