İzmir’deki taşkın kentte bini aşkın ev ve iş yeri etkilendi. En çok zarar gören yerlerden olan Konak’ın Alsancak semtinde su tahliye ve temizlik çalışmaları devam ederken, birçok iş yeri bugün kepenk açamadı.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nce yapılan uyarının ardından, İzmir’de dün yağış ve fırtına etkili oldu. Konak ilçesi Alsancak semti ile Karşıyaka ilçesi Mavişehir ve Yalı Mahallerinde deniz taştı. Denizden taşan su, kaldırımla birleşince iş yerlerini, otoparkları zemin kattaki evleri ve bahçeleri su bastı. Mahsur kalanlar botlarla kurtarıldı. Fırtınanın dün etkisini azaltmasıyla birlikte deniz suyu büyük oranda çekildi.
İzmir Büyük şehir Belediyesi’nden alınan bilgiye göre kent genelinde bini aşkın ev ve iş yerinin taşan deniz suyundan etkilendiği belirtildi. İtfaiye ve İZSU ekipleri su basan noktalarda çalışmalarını sürdürürken, vatandaşlar da kendi imkanlarıyla suyu tahliye etmeye devam ediyor.
SUDA KALAN ARAÇLAR ÇEKİLİYOR
Kordonboyu’nda suda kalan araçların çekiciyle bulundukları yerden alınması için çalışmalar devam ediyor. Sabahın erken saatlerinden itibaren başlayan çalışmaların sürmesine rağmen hem Kordonboyu’nda hem de Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde birçok iş yeri, meydana gelen hasar sebebiyle kepenk açamadı.
‘CANIMI ZOR KURTARDIM’
Kordonboyu’ndaki bazı apartmanların zemin katları da su altında kaldı. Kordonboyu’nda bir apartmanın zemin katında oturan Yılmaz Koçtürk, canını zor kurtardığını ve hala evine giremediğini söyledi. Koçtürk, “Uyuyordum. Saat 03.00 sıralarında su damlaması sesini duydum.
Kameralara baktığımda suların yükseldiğini gördüm. Telefonumu alıp terlikle çıktım. Ev tavana kadar suyla doldu. Canımı zor kurtardım. Allah’tan hayatımı kurtardım. Ekiplerin gelip suyu tahliye etmelerini bekliyorum. Geceyi bir kafede sandalye üzerinde yatarak geçirdim. Her şeyim gitti. Bittik. Allah kimsenin başına vermesin” dedi.
‘HASARIMIZ ÇOK BÜYÜK’
Otomobili su altında kalan Oya Erol ise “Arabam koltuklara kadar su içindeydi. Hasarımız çok büyük. Tüm aksamları da gitmiş. Mağduriyet çok büyük. Daha fazla önlem alınması lazımdı. Aracım hiçbir şekilde çalışmıyor. Belediyenin bu taşkın işini işi çözmesi lazım. Altyapının daha iyi olması gerekir” diye konuştu.
Kordonboyu’ndaki bir apartmanın güvenlik görevlisi olan Mehmet Kahraman, “Saat 03.00 sıralarında denizden su geldi ve 5 dakikada her yer doldu. Hiçbir şey yapamadık. Canımızı kurtardık. Sabah suyu çektirdik ama yine doldu. Cadde kenarında park halindeki otomobilim de zarar gördü. Şu ana kadar bir yetkili gelip de kapımızı çalmadı. Buzdolabım bile yan yatmış. Evdeki eşyaların hiçbiri artık kullanılmaz durumda” ifadelerini kullandı.
KARŞIYAKA’DAKİ SU ÇEKİLDİ
Yağış ve fırtına nedeniyle denizin taştığı bir diğer yer olan Karşıyaka’nın Mavişehir ve Yalı mahallelerinde ise sular çekildi. Ekiplerin tıkanan rögarları açıp, vidanjörler ve iş makineleriyle aralıksız yürüttüğü çalışmalarla suyla dolan yollar, iş yerleri ve apartmanların bahçelerindeki su tahliye edildi. Yağışın etkisini kaybetmesi ve denizi çekilmesiyle de her iki mahallede hayat normale döndü.
‘DENİZ SEVİYESİ YÜKSELMEYE DEVAM EDECEK’
İklim Bilimi Uzmanı Prof. Dr. Nüzhet Dalfes, İzmir’de etkili olan şiddetli yağış ve fırtına nedeniyle, Konak ilçesi Alsancak semti ile Karşıyaka’nın Mavişehir ve Yalı mahallelerinde deniz taşmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Dalfes, “İzmir’de yaşanan yağış, fırtınayla birlikte deniz taşması, deniz suyu ortalama sıcaklarının artmasına bağlı olarak gerçekleşiyor. 2023, hem karada hem de okyanuslardaki ortalama yüzey sıcaklıklarının rekor kırdığı bir yıl oldu. Temmuz ayının tamamında, ortalama deniz yüzeyi sıcaklığı 1991-2020 ortalamasının 0,51 derece üzerinde gerçekleşti.
İklim değişikliğinin etkilerini artan ekstrem hava olaylarının sıklığında ve süresinde gözlemleyebiliyoruz. İklim değişikliğinin etkileri yavaşlasa bile, deniz seviyesi yükselmeye devam edecek. Bu nedenle üç tarafı denizlerle çevrili Türkiye için deniz seviyesi yükselmesinin etkilerinin araştırılması çok önemli. Deniz Seviyesi Yükselmesinin İstanbul ve İzmir’e Olası Etkileri Raporu için yaptığımız incelemelerde İzmir’de deniz seviyesindeki değişimin en çok körfezi etkileyeceğini öngörmüştük” dedi.
Özellikle Kordon’daki rıhtımın, dalgaları kıracak ve yansıtacak şekilde dönüştürülmesi gerektiğini ifade edip, Küresel Denge Derneği çatısı altında hazırladıkları rapora da değinen Prof. Dr. Dalfes, “Araştırmayı yaparken, özellikle fırtına kabarmasına bağlı olarak gerçekleşen su baskınları hakkında veri kaydının olmaması ivedilikle düzenlenmesi gereken bir ihtiyaç. Kamu kurumlarının bütüncül bir bakış açısı ile bilimsel verilerin ışığında bugünden geleceğe yönelik tahminleri yapabilmesi gerekiyor. Ancak bu şekilde insanların ve kentlerin yakın gelecekteki iklim krizlerine cevap üretebilmesi mümkün olabilir” diye konuştu.