Değer verdiğimiz her şeye, en çokta ona bu hitabeler, iyi ki varsın..
Aşk kokan cümleleri çok bilmem, aşk adamı mıyım hayır. Sadece insanı yaratılışından ötürü severim, insana yaratılış fıkrasından ötürü değer verip sarıp sarmalarım.
Sevmek neydi?
Değer vermek neydi?
Aşk neydi?
Hiçbirisini bilmeden, sadece hırsları ve tahammül etmek için uğraşan insanlar vardı. Kalplerini o kadar kötülük ve kin kaplamış ki; sevmenin, değer vermenin aşkın ne olduğunu bilmiyorlardı. Mezara girdiğin vakit mi öğrenecekti insanın kıymetini yahutta yaşayıpta mı görecekti?
Sevmediğiniz, sevemeyeceğiniz bir kişinin sizi sevmesini kolay kolay katlanır mı? “Kalp kalbe karşı” derler, doğru mudur? Biz bunu daha çok kendimizi korumak için, sevdiklerimizin bizi sevmelerini, sevmediklerimizin sevmemelerini dilediğimiz için mi söylemez miyiz?
Nice sevdiklerimiz oldu ki sevmediler beni, yüzümüze bakmak bile kendilerine ağır geldi.
“Sev seni seveni hâk ile yeksan ise/ Sevme seni sevmeyeni Mısıra sultân ise” öğüdünü tutmak da değme yiğide vergi değildir…
Hayaline yâr olan çiçeği bahardan beklemezsin, değil mi?
Bütün bahçeler sana kapansın da görürsün, bakalım hayalleri kurmaya imkân kalıyor mu? Ne ile kuracaksın hayallerini, gözlerinin önünden geçirip her birini bir kere daha yaşayacağın tatlı hâtıraların mı var?
Karacaoğlan der ki:
Telli kahramanını attı üstüme
Diyor, sen de ona benzer bir mutluluğa belki erdin, ama terini silmeyi düşündün mü o mahramayla? Anlamadın başına konan devlet kuşunu, uçurdun, kendine gelince bir de baktın ki başka birinin başı üstünde. Hani Ahmet Haşim:
Savrulmada gül şimdi havada
Diyor, senin hayaline yâr olan gül de ona döndü artık, iyi biliyorsun ve sen istediğin kadar hayal kur, hepsi de seni perişan eden hayaller olacak. Asıl dostların olan arzularını gem vurdun, gözlerini kapatıp ışıklı bir âlem sandığın hüsran ülkesine giderken hep o düşmanın, içindeki düşmen sesinin dinledin.
Kaybettiklerimiz, toprağa koyduklarımız en önemlisi mezarlıklar ülkesi olan yüreğimiz.
Hepsi birer birer yok olup gitti, kendimizi, fıkratımızı ve kalbimize iyi bakalım…
Bir daha gelir miyiz bu kervana bilmem, ilk gördüğüm ne ise, son gördüğüm toprakta da o olacak kalbimde…
İyi ki varsın…