Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorununa karşı İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi, bakteriyle mücadele yöntemi geliştirdi. İÜ Su Bilimleri Fakültesi, müsilajı deniz bakterisiyle temizledi.
Yenikapı Yediemin Limanı’ndaki müsilaj, doğal ortamında yararlı deniz bakteri izolatlarıyla temizlendi. Yüzeyde yer alan müsilaj 5 günde yok oldu. Dip temizliği için de ‘Bakteri ile Müdahale’ denemelerine başlanacak.
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Bilimleri Fakültesi, Marmara Denizi yüzeyindeki müsilajı doğal ortamında deniz bakteri izolatlarıyla temizlemeyi başardı. 8 Haziran’da başlatılan pilot çalışma için Yenikapı Yediemin Limanı’nda, müsilajın yoğun olduğu alan İBB tarafından dubalarla ayrıldı. Ardından da daha önceden belirli aralıklarla denizden izole edilerek, laboratuvarda uyutulan, metabolik özellikleri müsilajı ayrıştırmaya uygun bakteriler, müsilaja verildi. Ekip, gün gün gelişimleri takip ederken, alandaki müsilajın, 5’nci günde gözle görülen kısmı tamamen yok oldu. Yüzey üzerindeki temizliğin ardından, bakterilerin dipteki etkisi de gözlemlenecek. Sonuçlar raporlandırılarak, ilgili bakanlıklar ile paylaşılacak.
“ÜÇ,DÖRT UYGULAMADA MÜSİLAJIN TAMAMEN UZAKLAŞTIĞINI GÖRDÜK”
İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Deniz ve İçsu Kaynakları Yönetimi Bölümü Deniz Biyolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Gülşen Altuğ, “Çalışma, denizden 2000 yılından beri izole ettiğimiz bakterilerin, müsilajı gidermek, ayrıştırmak amacıyla sahada denenmesini kapsıyor. 72 saatte bir analizlerle takip edelim, diye düşünüyorduk ama neredeyse 72 saatte sonuç aldık. Her gün müsilajda açılmalar gördük, dün akşam da son uygulamayı yapmadık çünkü gerek kalmadı. 3-4 uygulama sonrasında yüzeydeki müsilajın tamamen uzaklaştığını gördük” diye konuştu.
“EKOSİSTEMİN DENGESİNİ BOZMAK SÖZ KONUSU DEĞİL”
Prof.Dr. Gülşen Altuğ “Bir gecede karar verip, bakterileri kullanalım demedik, 20 yıllık bir çalışma var burada. Hangi bakterinin şekeri parçaladığı, proteini parçaladığı, kimin lipitleri parçaladığı envanterimizde vardı. Müsilajda bulunan yüksek karbonhidrat miktarı, karbonhidratı parçalayacak bakteri miktarının yeterli olmadığı tezini oluşturdu bizde. Baskılanmış bakterileri biz tekrar saklandıkları yerden çıkarıp, doğal ortamıyla buluşturuyoruz. Yani denize ekstra bir şey eklemedik. Yararlı bakteriler olarak koyduk, ortama ekledik. Bu bakterileri belirli koşullarda, uyuttuktan sonra istediğiniz zaman aktive edebiliyorsunuz. Ekosistemin dengesini bozmak söz konusu değil” dedi.
“ÜNİVERSİTELERDEN GELDİKLERİNDE CİDDİ DESTEK VERİYORUZ”
İBB Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Prof.Dr. Ayşen Erdinçler de “Çok zor durumda Marmara Denizi, bunu hepimiz biliyoruz ama ‘öldü’ demek de yanlış. Bazı projeler var, biz de onlara destek veriyoruz. Her türlü çalışmaya üniversiteden hocalarımız geldiği zaman çok ciddi vaziyette destek veriyoruz” şeklinde konuştu.