Doğuştan işitme ve görme engelli Ahmet Taha İnal (21), 8 yaşında başladığı satrançla hayata tutundu. Katıldığı turnuvalarda birçok derece elde eden ve bu yıl milli olan İnal, 13- 24 Eylül tarihlerinde Polonya’da düzenlenen İşitme Engelliler Satranç Dünya Şampiyonası’nda Türkiye’yi temsil ederek 10’unculuk elde etti.
Neslihan ve Ferithan İnal çiftinin 2 çocuğundan Ahmet Taha İnal, 2001’de beyin çevresinde aşırı sıvı birikmesi nedeniyle oluşan hidrosefali hastalığıyla dünyaya geldi. Hastalığı nedeniyle işitme ve görme kaybı yaşayan, mental retardasyon rahatsızlıkları da bulunan İnal, 8 yaşında satrançla tanıştı. Az işitip, görebilmesine rağmen ilkokul, ortaokul ve liseyi başarıyla bitiren İnal, katıldığı satranç turnuvalarında da önemli dereceler elde etti.
Şu anda Anadolu Üniversitesi Tarih Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi olan İnal, Türkiye İşitme Engelliler Federasyonu’nun bu yıl açılan satranç bölümünde milli takıma seçilerek, 13-24 Eylül tarihleri arasında Polonya’da düzenlenen İşitme Engeliler Satranç Dünya Şampiyonası’nda 10’uncu oldu.
‘AVRUPA ŞAMPİYONASINDA İLK 3’E GİRMEK İSTİYORUM’
Milli sporcu İnal, satrançla yaşama tutunduğunu belirterek, “Küçüklüğümden beri çok kitap okuyorum. Birçok sporla uğraştım. Ama satrancı çok sevdim. İyi duyamadığım için annem kulağıma söylüyordu hocanın söylediklerini. Bu yıl Polonya’da düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda 10’uncu oldum. Avrupa Şampiyonası’nda ilk 3’e girmek istiyorum. Sürekli çalışarak buralara kadar geldim. Okul hayatım ilk başlarda zorlu geçti. Sınıfın çok kalabalık olması ve çok ses olmasından dolayı öğretmenim, duyabilmem için sürekli tekrar etti. Benim gibi olanlara tavsiyem sevdikleri bir alanda devam etmeleri, hiç yılmadan tutkuyla o alana bağlı kalarak devam etmeleri, sıkı sıkı çalışmaları ve bol bol kitap okumaları” dedi.
‘AHMET’İN TUTKUSU HER ŞEYİ YENDİ’
Baba Ferithan İnal ise, oğlunun zor bir çocukluk dönemi geçirdiğini belirterek, “İlk doğumundan sonra 4-5 yıl hastanelerde devamlı kontrol altındaydık. 5 yaşında rutin kontrollerde ileri seviyede işitme kaybı olduğu ortaya çıktı. Biz anne ve baba olarak şok olduk. Böyle bir şeyi nasıl kaçırabilirdik diye ama Ahmet konuşuyordu. Dudak okuduğunu söylediler.
‘Otizm’ dendi, başka şeyler dendi. Ancak 5,5 yaşında işitme cihazının takılmasıyla beraber dünyamız değişti. İşitme cihazı; duyması, algısını yükseltti. Çok hızlı bir şekilde ilerlemeye başladı. Doktorların yönlendirmesiyle çeşitli sporlar denedik. Futbol, voleybol, masa tenisi, basketbol, tekvando gibi klasik sporlar derken eşim satranca götürmek istedi. Ahmet’in tutkusu her şeyi yendi” diye konuştu.
‘NORMAL İNSANLARLA YARIŞTI’
Baba İnal, oğlunun satranç sporunda başarılı olduğunu görmelerinin ardından bu alana daha çok yoğunlaştıklarını söyleyerek, “Satrançta engelliler için ayrı bir kategori yoktu. Ahmet’in sorunu sadece işitme engeli de değildi. Başka engelleri de aynı anda oldu. Normal insanlarla beraber yarışmak pozisyonunda kaldık hep. Hiç yılmadı, güzel başarılar elde etti. En son Türkiye İşitme Engelliler Federasyonu’nun bu yıl açılan satranç bölümünde milli takıma girdi. Bireyselde dünya 10’uncusu oldu. Yaklaşık 200 sporcu 25 ülke vardı. Federasyon için de önemli bir şey oldu.
Bir anda açılmış bir branşın aynı yıl bir başarı elde etmesi diğer oyuncular için de referans olacak. Diksiyonundaki düzelme özellikle sesli okumasından kaynaklı bir durum. Kitabı sesli okumak işitme engelli çocuklar için çok şey katıyor. Diksiyonunun düzelmesinin referansıdır. Aileler çocuklarının doğru ve seveceği şeyi seçmesi için çok çaba göstermeliler. Çocuğun neyi kabul edip etmeyeceğini onlar anlarlar. Çocuğun kabul etmediği hiçbir şeyde zorlamamak lazım. Zorlanmazsa, sevdikleri şeyi yaparlarsa başarı geliyor” diye konuştu.