AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Gazi meclis milletin ortak değeridir. Gazi meclis milletin bayrağıdır. Bu meclis iki kere gazi olmuştur” dedi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, genel merkezde basın toplantısı düzenledi. Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 7 Ekim Cumartesi gerçekleşecek kongre nedeniyle hazırlıklarla ilgili çalışmaları yoğun bir şekilde sürdürdüğünü ve kongrede güçlü bir mesaj vereceğini söyledi. Çelik ayrıca konuşmasında 7 Ekim’de Ankara Arena’da düzenlenecek kongreye tüm vatandaşları davet etti.
‘GAZİ MECLİS MİLLETİN ORTAK DEĞERİDİR’
Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun grup konuşmasında söylediği ‘TBMM artık gazi meclis değildir’ sözlerine ilişkin ise şöyle konuştu:
“Maalesef dün son derece vahim bir gelişme yaşandı. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bu kadar vahim bir skandala imza atıldı. Bu skandala imza atan kişi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu. Dün CHP Grup toplantısında Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) gazi meclis demediğini, gazi meclisten vazgeçtiğini ifade eden Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç kimsenin ağızına almadığı, hiç kimsenin aklından bile geçmeyen, bir eleştiri olmadığını herkesin bildiği yüce meclise hakaret anlamına gelen bir cümle kullandı. Maalesef gelinen nokta vahimdir. Sayın Kılıçdaroğlu adına bile üzücüdür. Çünkü gazi meclis milletin ortak değeridir. Gazi meclis milletin bayrağıdır. Bu meclis iki kere gazi olmuştur. Kurtuluş Savaşı’na, başkomutanlık etmiştir. 15 Temmuz’da da direniş ortaya koyarak ikinci kez gazi olmuştur. ‘Ben bu meclise gazi demeyeceğim’ diyen birisi kesinlikle siyasal alandan meşhur alandan siyaset yapabilen birisinin diliyle konuşmamaktadır.”
‘BUNU SON DERECE TAKDİRLE KARŞILIYORUZ’
Çelik, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in İspanya ziyaretini iptal etmesine dair, “Sayın Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev İspanya ziyaretini Türkiye’nin toplantıya katılma şartı kabul edilmediği için iptal etti. Bu sebeple son derece bunu takdirle karşıladığımızı ifade etmek isteriz. Şimdi düşünebiliyor musunuz? Fransa, Almanya ve AB katılacak, Ermenistan katılacak. Azerbaycan’ı davet ediyorlar ama Türkiye yok. Sayın Cumhurbaşkanımız olmadan bu konuyu konuşacaklar.
Peki Fransa kimdir? Minsk grubu içerisinde yıllarca sorunun çözülmemesini sözde soykırım endüstrisi teşkil edenlerin diasporadaki Ermenilerin sözcülüğünü yapmış bir diplomasının temsilcisidir. Şimdi orada Fransa oturacak. Ama bölge barışı için bu kadar büyük bir misyon üreten Cumhurbaşkanımız da Türkiye olmasa da olmayacak. Tabii ki Sayın Cumhurbaşkanı Aliyev tarafından kabul edilemezdi ve onlar da bu şekilde bir tutum ortaya koydular.
Yıllar süren, on yıllar süren dağlık Karabağ’la ilgili müzakereler neticesinde Minsk grubun yaptığı tek şey Ermenistan işgali lehine sürece uzatılması ve çözümsüzlüğün derinleştirilmesinden başka bir şey değildir. Bugün bu sorun çözülmüştür. Karabağ asli aidiyeti olan Azerbaycan’a dönmüştür. Azerbaycan’ın toprak bütün çerçevesinde de hak tecelli etmiştir. Halen eski tutumlarını sürdürmek isteyenler bugün örneğin Fransız diplomasisi Ermenistan’ın işgalci olduğunu bile telaffuz edememektir” diye konuştu.
‘TERÖRLE MÜCADELE TAVİZSİZ BİR ŞEKİLDE SÜRECEKTİR’
Çelik, geçen pazar günü İçişleri Bakanlığı’na PKK terör örgütü tarafından yapılan saldırıya ilişkin soruya şu yanıtı verdi:
“Ankaralılara ve güvenlik güçlerimize geçmiş olsun diliyoruz. Saldırıyı engelleyen kahraman polislerimizin yaptığı gerçekten çok büyük vatanseverliktir ve büyük bir fedakarlıktır. Onları özellikle tebrik ediyoruz. Türkiye güvenli bir ülkedir. Dünyanın her yerinden terör örgütlerinde bu tip eylemler olabiliyor. Ama netice itibariyle Kahramanlar Operasyonu’nda da gördüğünüz gibi kararlılığımız sürmektedir. Bizim terörle mücadelemiz kesin ilkelere sahiptir.
Sayın Cumhurbaşkanımızın meclis açılış konuşmasında dediği gibi ‘Hiçbir şekilde geri çekilme yok.’ ‘Ansızın gelebiliriz’ ilkemiz devletimizin terörle mücadelesinin iliklerine işlemiştir. İlk iktidara geldiğimiz günden beri bunu sürdürüyoruz. Her gelen bakanımız politikayı sürdürdü ve her gelenle birlikte katlanarak devam etti. Anayasanın, hukukun verdiği yetkiler içerisinde aynı zamanda da hükümetlerimizin ortaya koyduğu tavizsizlik prensibi çerçevesinde Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda bunu kararlılıkla sürdüreceğiz. Terörle mücadele tavizsiz bir şekilde sürecektir. Bundan sonra da daha katlamalar daha da pekişerek sürecektir. Hiçbir şekilde demokrasimizin hukuk devletimizi teröre yönlendirmelerine müsaade etmeden ilerleteceğiz. Biz bu mücadeleyi milletimizin desteğiyle en güçlü bir şekilde sürdüreceğiz.”