Galatasaray TFF çekişmesi… Türkiye’de futbol sadece Galatasaray’a karşı oynanan bir oyundur…
Türkiye’de futbol sadece Fenerbahçe’ye karşı oynanan bir oyundur…
Türkiye’de futbol sadece Beşiktaş’a karşı oynanan bir oyundur…
Türkiye’de futbol sadece Trabzonspor’a karşı oynanan bir oyundur…
Aslında tüm taraftarlara hangisinin doğru olduğunu sorsak, kendi takımı için olanın doğruluğunu kabul eder, diğerlerini etmez.
Çünkü iyi giden, galibiyetler alan, ligde zirvede yer alan takımlar iyi olduğunu söyler, geride kalanlar ise hem TFF ve Hakemler yüzünden geri kaldığını söylerler…
Ama bu sene ve özellikle son 1 – 2 senedir de devam eden, Fatih Terim‘in Milli Takım hocalığından gönderildikten sonra tazminat davasından vazgeçmeyip bir de kazanması ve parayı hayırsever kurumlara dağıtması, belli ki federasyon nezdinden birilerinin canını hayli sıkmış durumda…
Fatih hoca yere tükürse idam cezası verecekler. O derece bir kin ve nefret var hocaya karşı…
Nedeni sadece bu tazminat meselesi midir bilinmez?
Rivayete göre sporun önde gelen kişilerinin ”Evet” kampanyasına destek verdiği günlerde, hocadan da video çekmesi istenmiş ama hoca kabul etmemiş, siyaseten de baskı var deniyor…
Tabi bu bir duyum. Doğru-Yanlış ben bilemem gariii.
Ama şu bir gerçek ki sürekli hoca hata yapsın diye bekleyip sonra da tribüne yolluyorlar, üstüne bir de takımı sahada eziyorlar hakem marifetiyle…
Ben hakemler konusunda hep temkinli yaklaştım, çünkü Türkiye’de hakemlik camiası tamamen siyaset eliyle dizayn edilmiş. Dolayısıyla yapılan hatalar ya da kayırmalar bu konuya göre şekilleniyor…
Zaten en başından beri dile getirdiğim Türk Futbolunun siyasetten bağımsız olması konusunun ana fikirlerinden birisi de budur…
Öyle ki Avrupa’da fırtınalar estiren ve yüzümüzü güldüren bir takımın, ligde bu denli gerilerde kalmasının ana aktörü fahiş hakem hataları ve sürekli bu tarz hatalı kararların ortaya çıkmasıdır…
Üstüne üstlük bir de Galatasaray’ın geleceğini kurtaracak olan ”scouting” destekli gençleştirme operasyonu var…
Bu da önümüzdeki 3-5 yıl içinde Galatasaray’ı ekonomik olarak rahatlatacak ve para dilenme, siyasetten destek isteme gibi durumları ortadan kaldıracaktır.
Hatta Burak Elmas’ın TFF başkanına söylediği iddia edilen gerekirse kurulduğunda Avrupa Süper Ligi’nde oynarız cümlesi de Galatasaray ile TFF arasındaki iplerin tamamen kopabileceği anlamına gelir…
Ne diyelim…
Bu derenin altından daha çok sular akar…
KOCAELİSPOR’DA BİTMEK BİLMEYEN KRİZ
Kocaelispor da futbol ile siyasetin iç içe geçtiği bir kulüp.
Öyle ki başkan Engin Koyun ve yönetimdeki bir çok kişinin siyasi kimliğe sahip olduğunu, kulübü belediye başkanı Tahir Büyükakın’ın desteklediği herkesçe bilinir, kimse de bu durumu reddetmezdi.
Geçen sezon takımı zor şartlarda 1. lige çıkaran Mustafa Reşit Akçay hoca sene başında ağır bir Covid hastalığı geçirmiş, hoca hasta yatağında yatarken transferler tamamlanmış, hoca taburcu olunca da takımın başına geçmişti.
Ama transferlerin kim tarafından yapıldığı, hocanın kaçından haberdar olduğu, kaçına onay verdiği büyük bir muamma…
Öyle ki bazı maçlardan sonra üstü kapalı oyuncuları eleştiriyor ve hatta dolaylı yoldan yönetime sitem ediyordu…
Ligin başlarında üst üste gelen galibiyetlerden sonra şehir havaya girmişti belki ama son 6 haftada alınan 1 galibiyet ve sene başından beri galip gelinen maçlarda bile taraftarı memnun etmeyen oyun, sürekli kapanıp kontra atak kovalamak belki de taraftarların sabrını sona ermesini sağladı…
Mustafa Reşit Akçay hoca istifaya davet edildi. Hatta istifa ettiği ama tazminat ve gelen yeni hocanın maliyeti derken Tahir başkan tarafından veto edildiği gelen bilgiler arasında…
Peki asıl sorun hocada mı? Hoca acaba kontra atak mı oynuyor, yoksa günümüzde bilinen kapanıp hızlı geçiş oyunu mu oynamaya çalışıyor…
Bence ikincisi ama tabi ki eldeki kadro ile bu mümkün değil…
Evvela böyle bir oyun için ”Box-to-Box” denilen çift taraflı merkez orta saha oyuncu ve içe kat eden kanat oyuncuları gerekir…
Orta saha oyuncuları ise sadece defansif olunca savunması iyi ama hücumu sıfır olan bir takım ortaya çıkıyor.
Kanat olarak da sadece Benhur’un içe kat etmesi, zaten gelen gollerin tamanının da forvet Ndlovu ve Benhur’dan gelmesi düşünülünce sıkıntının hocadan ziyade alınan oyuncu tercihlerinin yanlışlığından kaynaklanıyor…
Devre arası için ilk transferini de yine forvet bölgesine yaptı Kocaelispor.
Bakalım yönetim merkezde çift taraflı (özellikle hücum gücü yüksek) bir oyuncuyu ne zaman transfer edecek???
Bekleyelim görelim…