Ankara’da ensesindeki ağrı ve çene kayması şikayetiyle Etlik Şehir Hastanesi’ne başvuran servis şoförü Hüseyin Arıkan’a (55) beyin damar tıkanıklığına bağlı gelişen ‘inme’ (felç) teşhisi konuldu. Arıkan, erken uygulanan beyin anjiyosu ile sağlığına kavuştu.
Dr. Sıdıka Sena İnan, inmede ilk 6 saatin çok önemli olduğunu söyleyerek, “İlk 6 saate kadar beyin anjiyosunu yapabiliyoruz. Bizim için her dakika önemli. ‘Erken tanı hayat kurtarır’ cümlesi gerçekten inme için önemli bir cümle. O yüzden hastalarımızın şikayetleri başladığında, en kısa sürede hastaneye başvurmalı” dedi.
Ankara’da yaşayan servis şoförü Hüseyin Arıkan, geçen ay işten çıkıp, eve geldikten sonra ensesinde bir ağrı hissetti. Aynı zamanda tansiyon hastası olan Arıkan, ağrının yüksek tansiyondan dolayı oluştuğunu ve ilaçların içtiğinde geçeceğini düşünerek yatıp, uyamaya çalıştı. Ancak ağrıları geçmeyen ve yerinden kalkamayan Arıkan, eşinden yardım istedi. Arıkan, durumu sağlık ekiplerine bildirdi. Etlik Şehir Hastanesi acil servisinde tedaviye alınan Arıkan’a yapılan tetkiklerin ardından inme teşhisi konuldu ve beyin anjiyosunun ardından yoğun bakıma alındı.
‘VATANDAŞLARIMIZ ‘AĞRI KESİCİ İÇEYİM GEÇER’ DEMESİNLER’
Arıkan, kendisinin ilk defa böyle bir şeyle karşılaştığını hem şaşkın hem de korktuğunu belirterek, “Geçtiğimiz ay bir akşam evime geldim ve istirahat etmek için yatağıma yattım. O sırada eşimden bir bardak su istedim ve bana suyu getirdi. Ama eşim suyu bana verirken bir anda ‘sana ne oldu’ diye feryat etti. Tabii ben de o an şaşırdım.
Meğersem ağzım yamulmuş, salyam akmış. Ama ben hissetmedim. Hissetmediğim için de ne olduğunu o an anlayamadım. Ensem yorgunluktan ağrıyor sanmıştım fakat öyle değilmiş. Hastaneye geldik, operasyona aldılar. Eğer o gece öyle uyusaymışım; belki sabaha mevta olacaktım. Şu anda çok iyiyim. Vatandaşlarımız ensem ağrıyor, ‘ağrı kesici içeyim geçer’ demesinler; doktora gitsinler, kendilerini ihmal etmesinler” dedi.
‘İLK ÖNCE ACİLEN BİR FİLM ÇEKİYORUZ’
Etlik Şehir Hastanesi Nöroloji Kliniği hekimlerinden Dr. Sıdıka Sena İnan ise Arıkan’ın kendilerine sol kolunda tutulma ve konuşma bozukluğuyla geldiğini söyleyerek, “Hüseyin Bey şikayetlerinin başlangıcından tam 1,5 saat sonra acil servisimize başvurmuştu. Bu tür hastalarda ilk olarak beyin kanaması mı yoksa beyin tıkanıklığı mı olduğunu anlamak için ilk önce acilen bir film çekiyoruz. Bu filmi çektiğimizde de Hüseyin Bey’de damar tıkanıklığı olduğunu, beyin kanaması olmadığını gördük ve damar tıkanıklığının ulaşabileceğimiz bir damarda olduğunu gördük. Erken başvuru da söz konusu olduğu için hastamızı acilen anjiyoya aldık. Kasıktan girerek hastamızın beyin damarına ulaştık ve pıhtısını çıkardık. Sonrasında da hastamızın bir yoğun bakım takibi oldu” diye konuştu.
‘BİZİM İÇİN HER DAKİKA ÖNEMLİ’
Arıkan’ın bacağındaki güç kaybının ve konuşma bozukluğunun tamamen düzeldiğini, kolundaki güç kaybının ise minimal şekilde devam ettiğini söyleyen Dr. İnan, “Damar tıkandığı zaman, o beyin dokusuna kan gitmiyor. Kan gitmediği zaman da o beyin dokusu oksijensiz kaldığı için, o dokularda ölüm gerçekleşiyor. İlk 6 saat bundan dolayı bizim için çok önemli.
Çünkü pıhtı oturduktan sonra ve beyin dokusunda ölüm gerçekleştikten sonra pıhtıyı kan sulandırıcı ilaçlarla çözseniz bile o beyin dokusu ölümü olduğu için hastadaki güç kaybı, konuşma bozukluğu gibi şeyler hem hasar olarak kalır hem de yeni alanların ölmesine bağlı farklı farklı diğer semptomlar da oluşabilirdi. İlk 6 saatte beyin anjiyosu, ilk 4,5 saatte de ‘trombolitik’ dediğimiz özel bir kan sulandırıcı serumumuz var. Onunla da açabiliyoruz damarları ama ulaşabileceğimiz damarlarda ise ilk 6 saate kadar beyin anjiyosunu yapabiliyoruz. Bizim için her dakika önemli. ‘Erken tanı hayat kurtarır’ cümlesi gerçekten inme için önemli bir cümle. Tam anlamıyla doğru bir cümle. O yüzden hastalarımızın şikayetleri başladığında en kısa sürede hastaneye başvurmalı” dedi.