Eyvah eyvah covid kabusu geri mi dönüyor? Koronavirüs yeni bir varyantıyla yeniden mi türüyor?
Mâlumunuz olduğu üzere üç yıl önce bir mart akşamında dönemin sağlık bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamasıyla 2019 sonlarında Çin’de görülen Covid-19 virüsünün ülkemize de sıçradığını hatta bir erkek hastada görüldüğünü öğrenmiştik hâliyle de büyük bir korku ve endişe dalgası bütün ülkeye yayılmış gelecek haberleri gergin bir havada beklemeye başlamıştık nitekim kısa süre sonra tüm dünyada pandemi ilan edildi.
Hâl böyle olunca da evlerimize kapanıp koca ilkbaharı o şekilde geçirdik. Kimimiz kendini kitaplara vurdu, kimimiz mutfaktan çıkmaz oldu, kimimiz de evde uzaktan eğitimine devam etti sevdiklerimizle ancak görüntülü konuşmalar vesilesiyle bir araya gelebiliyor dışarıdaki hayattan tamamen mahrum bir durumda günlerimizi geçiriyorduk bu süreçte birçok şeyin kıymetini daha da iyi anladık mesela doğanın aslında ne kadar değerli olduğunu, ona verdiğimiz zararın bize katbe kat ağır şekilde dönebileceğini, özgürlüğümüzün sevdiklerimizle bir arada olabilmenin, aldığımız her nefesin…
Hepsinin aslında ne kadar değerli ve önemli olduğunu idrak etmiş bulunarak bu süreçten çıkıp belli kurallar çerçevesinde normal hayatımıza döndük mesela hijyen-maske-sosyal mesafe üçlüsü girdi hayatımıza, sevdiğimiz kişilere özgürce sarılamaz yaklaşamaz olduk, dezenfektanlar kolonyalar vs. hijyen malzemeleri hayatımızın bir parçası hâline geldi ve ertesi yılın sonbahar aylarına kadar da kısıtlamalar, yasaklar ve kapanmalarla geçip gitti zaman.
Ve nihayet 2021sonbaharı itibariyle yavaş yavaş gerçekten normalleşmeyi hissetmeye başladık, kısıtlama-yasak-kapanma üçlüsü hayatımızdan çıktı, sosyal mesafeler biraz olsa daraldı, maske konusunda sıkı denetimler gevşedi 2022 ile beraber de gerçekten normale döndük; Sokaklarda özgürce nefes alıp gezebildiğimiz, sevdiklerimize sıkıca sarılıp yapmaktan hoşlandığımız şeyleri gönül rahatlığıyla yapabildiğimiz korkmadan yeni keşiflere yelken açabildiğimiz günlere tekrardan kavuştuk rahat bir nefes aldık hâliyle.
Amma velakin geçtiğimiz günlerde gelen bir haber duyan herkeste yeniden büyük bir kaygı doğurdu; İngiltere’de bir covid türevi olan Eris varyantı ortaya çıkmış hatta çoktan 700.000’i aşmıştı. Bu durumu özellikle 21 Temmuz’da vizyona giren Barbie ve Oppenheimer filmlerinin gişe rekabeti dolayısıyla hemen hemen bütün dünya ülkelerinde olduğu gibi orada da milyonlarca kişinin günlerdir sinema salonlarını doldurması doğal olarak birbirleriyle yakın temasta oluşunun tetiklediği iddia ediliyor.
Ülkede durum fazlasıyla ciddi görünüyor anlayacağınız. Şimdi hepimizde ‘’Eyvah, yine mi başa sarıyoruz, covid tekrar hortlayacak da bizi gene evlere mi kapatacak’’ duyguları uyanmaya başlamıştır bu gelişmeyi öğrendikten sonra. Fakat dilerim bu kez tüm dünya işi daha sıkı tutar da o ‘’mâlum süreci’’ tekrar yaşamak durumunda kalmayız ya da yeni bir kaosa sürüklenmeyiz.
Benim şahsen buna gücüm yok çünkü, eminim hiçbirimizin yok. Allah’ım sen bize tekrar böyle bir gerilimi yaşatma ne olur.