Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen Yüzyılın Dönüşümü İstanbul Programı’nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dün Irak’ın Kuzeyinde bölücü hainler tarafından gerçekleştirilen saldırılarda şehit olan kahraman askerlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve milletimize baş sağlığı diliyorum. Yaralı Mehmetçiklerimize Mevla’dan acil şifalar temenni ediyorum. Şehitlerimizin ruhu şad, mekanları cennet, makamları ali olsun. Mehmetçiklerimizin kanı yerde kalmamış, bölücü alçaklardan döktükleri kanın hesabı misliyle sorulmuştur ve sorulmaktadır. Pençe Harekatı bölgesiyle Suriye’nin Kuzeyi’nde şimdiye kadar 12 terörist etkisiz hale getirilmiştir.
Terörü kaynağında kurutma, bu stratejimizi uygulamayı son terörist bertaraf edilene kadar kararlılıkla sürdüreceğiz. Türkiye ne pahasına olursa olsun Irak’ın veya Suriye’nin Kuzeyinde bir terör yapılanmasına müsaade etmeyecektir. Emperyalistlere taşeronluk yapan kiralık katil sürüleriyle mücadelemizden kesinlikle geri adım atmayacağız. Hem eli kanlı caniler hem de bölücü örgüte destek verenler bölgemizin geleceğinde teröre yer olmadığını er ya da geç anlayacaklardır. Sınırlarımız içinde ve dışında teröristlere nefes aldırmayan tüm güvenlik güçlerimize yüce Allah’tan muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Rabbim kahraman askerlerimizi muzaffer eylesin diyorum” ifadelerini kullandı.
“1 MİLYON 233 BİN BAĞIMSIZ BÖLÜM İÇİN BAŞVURU YAPILDI”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün, İstanbulumuzu depreme hazırlama noktasında tarihi nitelikte adımları eş zamanlı olarak atmanın gururunu yaşıyoruz. Nisan ayında şehrimizin en acil ihtiyaçlarından olan kentsel dönüşümle ilgili özgün bir projeyi kamuoyumuzla paylaşmıştık. Kentsel Dönüşümde Yarısı Bizden adını verdiğimiz kampanyamıza İstanbullu kardeşlerimiz çok yoğun teveccüh gösterdi. Kampanyaya bugüne kadar 1 milyon 233 bin bağımsız bölüm için başvuru yapıldı. Yarısı Bizden kampanyasıyla toplamda 350 bin konutun dönüşümünü gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.
Her bağımsız bölüm için toplamda 1 buçuk milyon liralık destek vereceğiz. Bunun 100 bin lirası kira desteği olmak üzere 800 bin lirası hibe, 700 bin lirası çok uygun şartlarda kredi şeklinde verilecektir. Kredilerin ödenmesi evler tamamlandıktan sonra başlayacak ve ilk yılı faizsiz olarak tahsil edilecektir. Kalan yıllarda kredi maliyet oranı TEFE’nin yarısı kadar olacak. Vatandaşımız alacağı 1 buçuk milyon liralık destekle, inşallah evini yapacak, yeni yuvasında huzurlu, güvenli, mutlu bir şekilde oturacaktır.
Kampanyamıza başvurup yüzde 100 anlaşmaya varan bağımsız bölüm sayısı 71 bini aştı. Yine başvuru yapıp yüzde 50 ve üzerinde mutabakat oluşan bağımsız bölüm sayısı ise 158 bine ulaştı. Bu insanlarımız da aralarındaki pürüzleri giderip anlaşma sağlayabilirse kampanyadan faydalanma imkanına kavuşacaklardır. 100 binadaki 500 insanımızla ilk sözleşmelerini imzalayacağız. Toplamda 350 bin konutu dönüştürmeyi amaçlayan yarısı bizden kampanyasını Bismillah diyerek fiilen başlatmış olacağız” diye konuştu
Erdoğan, “Şehrimizdeki kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında toplam 17 yapıda yer alan 261 bağımsız bölümün yıkımını gerçekleştireceğiz. Bugün ayrıca Bağcılar’da 371, Gaziosmanpaşa’da bin 96, Tuzla’da 3 farklı noktada bin 570 olmak üzere toplam 3 bin 37 konutun temellerini atıyoruz. Dolayısıyla bugünkü programımızla imza, yıkım ve yapım dahil tüm aşamalarıyla İstanbul’da Yüzyılın Dönüşümü projemize start veriyoruz. Bu projelerde emeği geçen tüm bakanlarımızı ve ilgili kurumlarımızı canı gönülden tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.
“DEPREME KARŞI HAZIRLIK YAPMAK BİZİM İÇİN TERCİHTEN ÖTE ZORUNLULUKTUR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan özellikle yüzde 50 oranlarında anlaşma sağlamış vatandaşlarımı, henüz evet dememiş komşularını da ikna etmek suretiyle bir an evvel yarısı bizden kampanyasında yer almaya davet ediyorum. 6 Şubat’ta yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli şiddetli sarsıntılar, millet olarak bize deprem gerçeğini tekrar hatırlatmıştır. 50 binden fazla canımızı toprağa verdiğimiz 11 ilimizdeki 14 milyon insanımızı doğrudan etkileyen, böylesine büyük bir afetten sonra artık hiçbir şeyin eskisi gibi olması düşünülemez. Devlet ve vatandaş olarak deprem konusunu önceliklerimizin en başına almamız gerekiyor.
Nitekim yakın zamanda Marmara Bölgemizde meydana gelen depremler, çalışmalarımızı daha da hızlandırmamız gerektiğini gösteriyor. Burada bir hususa özellikle dikkatlerinizi çekmek isterim. Depreme karşı hazırlık yapmak bizim için tercihten öte zorunluluktur. Çünkü coğrafi olarak biz depremle burun buruna yaşayan bir ülkeyiz. Ülkemiz topraklarının yüzde 66’sı, nüfusumuzun ise yüzde 71’i deprem açısından riskli alanlarda yer alıyor. Son bir asırda 6 ve üzeri büyüklükte 230’dan fazla depreme maruz kaldık. Bu depremlerde 130 bini aşkın kardeşimiz vefat etti.
Sadece insani açıdan değil ekonomik açıdan da çok ağır bedeller ödedik. 17 Ağustos Marmara Depremi’nin ekonomimiz üzerindeki menfi etkilerini yıllarca hissettik. Son olarak 6 Şubat depremlerinin Türk ekonomisine maliyeti 104 milyar dolardan fazladır. Her deprem sonrasında madden ve manen toparlanmak için yıllarımızı harcadık. Bunlar depremin mali yüküdür. Toprak altında yitirdiklerimizin kalbimizde açtığı yaralarsa muhtemelen hiç kapanmayacaktır.
Yarım kalan umutlar enkaza dönen evlerin hafızalarda bıraktığı tortular, özellikle depremzedelerimizin yüreğini yakmaya devam ediyor. Hal böyleyken hiçbirimizin depremi hafife almak, deprem gerçeğine gözlerini kapama gibi bir lüksü olamaz. Bu topraklarda yaşamaya devam edeceksek, biz buna inanıyoruz. Böyle deprem riskini bir an olsun aklımızdan çıkaramayız. Bunu unutmak demek, Allah korusun, 17 Ağustos ve 6 Şubat benzeri felaketlerle yeniden karşılaşmak demektir” dedi.
“TOKİ’NİN LOKOMOTİFLİĞİNDE TÜRKİYE’NİN KONUT STOKUNU YENİLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Teşhisi doğru koymak, tedavinin yarısıdır. Sorunla yüzleşmek, kabullenmek çözümün ilk adımıdır. Dolayısıyla depremle mücadeleyi önce zihinlerde başlatmamız gerekiyor. Deprem değil, çürük, sağlıksız, dayanıksız bina öldürür ilkesini tamamen özümsemeden hiçbir yere varamayız. Tartışmasız bir şekilde Türkiye’nin birincil meselesi yapı stokunun süratle yenilenmesidir. Bu sebeple başta İstanbul olmak üzere 81 vilayetimize yapacağımız en büyük iyiliğin kentsel dönüşüm hamleleri olduğuna inanıyoruz.
Aynı şekilde bu çabaları dinamitleyenler de ülkeye ve millete ihanet ediyorlardır. Bunu sadece biz değil esas rakamlar söylüyor. Türkiye genelinde 31 milyon konut ve 5 milyon ticari alandan oluşan 36 milyon bağımsız bölüm bulunuyor. Bunların 6 milyonu şu anda risk altında. 2 milyonunun ise acilen dönüşmesi lazım. Bu gerçeklerin ışığında göreve geldiğimiz andan itibaren bu meseleye özel önem ve öncelik verdik. 2012 yılında tarihimizde ilk defa kentsel dönüşüm yasasını çıkardık. Toplam 2 milyon 200 bin bağımsız bölüm dönüşümünü tamamladık. Kentsel dönüşüm çalışmaları için 480 milyar liralık kaynak açtık. 400 bin bağımsız bölümün dönüşümü halen devam ediyor.
TOKİ başkanlığımız vasıtasıyla 1 milyon 300 binden fazla konut ürettik. Milyonlarca vatandaşımızı gecekondu denilen sağlıksız yapılardan kurtararak modern, güvenilir, dayanıklı yuvalarına kavuşturduk. Yalnızca kentsel dönüşüm ve sosyal konut projeleriyle 13 milyonu aşkın insanımızın hayatına dokunduk. Bilhassa 6 Şubat depremlerinde TOKİ’nin depreme karşı mücadelede ne kadar hayati, ne kadar kritik bir rol oynadığı ortaya çıkmıştır.
Yıllardır CHP zihniyetinin acımasızca eleştirdiği TOKİ binalarımız tekniği ve inşaatıyla deprem imtihanını alnının akıyla vermiştir. TOKİ’miz tarafından yapılan binalarda hamdolsun hiçbir sıkıntı, hiçbir can kaybı yaşanmadı. Muhalefete ve medyadaki kalemşörlerine rağmen TOKİ’mize böyle bir misyon yükleyerek milyonlarca konut ürettiğimiz için bugün hamd ediyoruz. İnşallah bundan sonra da TOKİ’nin lokomotifliğinde Türkiye’nin konut stokunu yenilemeye devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kentsel dönüşüm ihtiyacının had safhada olduğu illerimizin başında hiç şüphesiz İstanbul vardır. İstanbul’da 6 milyon konut ve 1 buçuk milyon ticari alandan oluşan toplam 7 buçuk milyon bağımsız bölüm yarattık. Bunların 600 bini süratle dönüştürülmek zorunda. Şehrimizde 2012 yılından itibaren 800 bin bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. 170 bin 941 bağımsız bölümün dönüşümü ise devam etmektedir. İstanbul genelinde, yürütülen kentsel dönüşüm çalışmaları için toplamda 128 milyar lira tutarında kaynak kullandık. Hedefimiz 5 yıl içerisinde İstanbul’da 600 yüz bini acilen olmak üzere toplam 1 buçuk milyon riskli bağımsız bölümü dönüştürmektir” diye konuştu