El alem yani elalem kelime anlamı yabancılar demek. Peki anlamı bu kadar açık ve net iken yabancılara göre yaşamamız çok saçma değil mi?
El alem ile nedir alıp veremediğimiz? Hayatımızın çemberine nasıl alabiliyoruz el-i yani yabancıyı? Hiç anlamıyorum. Bu dünyaya el alemi mutlu etmek için mi geldik yoksa kendimizi mi? Öyle bir an geliyor ki beynim bu soruları düşünürken eror veriyor. Ve diyor ki sonra, kendini resetle. Bi süre kapatmam gerekiyor kendimi. İyi ama sonra? Bakıyorum her şey aynı, kaldığı yerden devam.
Kara kara düşünüyorum. EL-ALEM neymiş bu kadar böyle arkadaş diye! Kim mi? Bizim jürimiz elalem ! Eğer ki onay verirlerse yapıyoruz planlarımızı.
Neye adım atsam el alem ne der oluyor dertleri. Ben söyleyeyim mi sizlere el alem ne der diye? Elalem her şeyi der. İnternette gezerken bu konu ile ilgili bir şiir gördüm. Çok beğendim sizle de paylaşayım :
Çok hızlı yaşarsın, yavaş git derler.
Yavaş yaşarsın, ölü gibisin derler.
Orta halli yaşarsın, monotonsun derler.
Gülersin ,ne gülüyor bu deli gibi derler.
Susar dinlersin, dilini mi yuttun derler.
Konuşursun, sus bi artık derler.
Çalışırsın amele derler.
Yatarsın beleşçi derler.
Onun bunun lafına baktı böyle oldu derler.
Kısacası derler de derler…
Çok pis bir illet bu. İnsanı verem gibi kanser gibi yer bitirir. Eski kuşak hastalığı. Biz bir şey yaparken elalemi düşündüğümüz sürece yok olur gideriz. Ona ayıp olur buna ayıp olur, o ne der bu ne der tek derdimiz. Peki ya bize ayıp olmuyor mu? Hayat bu kadar kısayken başkalarının ne dediğini takarak, ona ayıp olur ama diyerek.
En çok ayıbı, saygısızlığı kendimize yapıyoruz. El-alem artık bi düşün yakamızdan ! Size ne, ne yaptık ne ettik !Bakın kendi işinize gücünüze.