Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi, ekonomist Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, üniversitelerdeki ekonomi eğitimini yaşamın gerçek sorunlarına odaklanacak şekilde dönüştürmek ve içerikleri bu çerçevede yeniden düzenlemek gerektiğini vurgulayarak ekonomi eğitiminde dönüşümün şart olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Türkiye’de ekonomi eğitimini değerlendirerek, bu bölümleri tercih edecek adaylar için önemli tavsiyelerde bulundu. Prof. Dr. Kozanoğlu, ekonomi eğitiminin genel çerçevesinin büyük ölçüde 1980 sonrası egemen olan Washington uzlaşması yani, dış ticarette liberalleşme, özelleştirme, finansın serbestleşerek yaşamın her alanına girmesi, sıkı bütçe politikası temelinde şekillendiğini dile getirdi.
“EKONOMİ EĞİTİMİ YAŞAMIN GERÇEK SORUNLARINA ODAKLANACAK ŞEKİLDE DÖNÜŞTÜRÜLMELİ”
Pandemi döneminde Keynesyen denebilecek, talebi artırmaya yönelik gevşek bütçe politikaları uygulandığını belirten Prof. Dr. Kozanoğlu, “Çin’in yükselişi yanında Ukrayna savaşı sonrasında küreselleşmenin sonu mu tartışmalarının da başladığı bir dönemde, dünyada Soğuk Savaş dönemine benzer iki ayrı ekonomik blok şekillendi. Bunlar ticaret, ödeme sistemleri ve teknolojik standartlarla birbirinden ayrışma eğiliminde. Dünyada pandemi öncesinde de teknolojik değişimin etkileri, küresel iklim değişikliğinin kendini hissettirmesi, gelir ve servet dağılımı bozukluklarının derinleşmesi, çarpık kentleşme ve başta ortalama yaşam süresinin uzaması gelmek üzere demografik değişimler gibi temel sorunlar baş gösterdi” diye konuştu.
Ayrıca toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadınların ekonomideki rolünün artırılması talebinin güçlü bir etkiş yarattığına değinen Prof. Dr. Kozanoğlu, mevcut ekonomi eğitiminin bu sorunları görmediğini ya da kısaca geçiştirdiğini belirtti. Üniversitelerin, ekonomi eğitiminin yaşamın gerçek sorunlarına odaklanacak şekilde dönüştürmeleri ve içerikleri bu çerçevede yeniden düzenlemeleri gerektiğine dikkat çekti.
“BU EKONOMİSTLER NERELERDE ÇALIŞIR?”
Kendilerine uzun yıllar ekonomi öğrencilerinin ‘bir ekonomist nerelerde çalışır?’ sorusunu yönelttiklerini dile getiren Kozanoğlu, günümüzde artık bir ekonomistin akademi dışında da doğrudan çalışma alanını rahatlıkla gösterebildiklerini ve bankaların, şirketlerin, aracı kuruluşların ekonomist istihdam etmesi gerektiğini söyledi.
“KIZ ÖĞRENCİLER EKONOMİST OLMAK İSTİYOR”
Medyada ve sosyal medyada ekonomistlerin yorumlarının ilgiyle izlendiğine dikkat çekerek, özellikle kız öğrencilerin ekonomist olma isteklerinin çok güçlü olduğunu tespitinde bulunan Prof. Dr. Kozanoğlu hala kararını verememiş aday öğrencilere 12 madde de kısa bir tercih rehberi hazırladı. Kendilerine mutlaka aşağıdaki soruları sormalarını önerdi:
-“Yetenekleriniz sizi hangi alana yönlendiriyor? Matematik mi mimarlık mı? Yoksa müzik veya spor bilimleri mi?”
“Gönlünüzden ne okumak geçiyor? Fazla para getirmese de felsefe mi, hayvan sevgisi nedeniyle veterinerlik mi, yoksa zevk aldığıniz için yazılımcılık mı?”
“Hangi üniversiteye gitmeliyim? Bazı üniversitelerin ünü okuduğunuz branşın önüne geçebilir Boğaziçi, ODTÜ gibi… Veya köklü kurum imajı verebilir İstanbul üniversitesi, Mülkiye gibi…”
“Hangi kentte okumalıyım? İstanbul pahalı ama kültür başkenti, ayrıca ek iş olanakları geniş. Antalya’nın iklimi güzel, Konya’da ulaşım kolay, İzmir memlekete yakın gibi…”
“Hangi meslekte iş bulurum? Bazen fizyoterapi hekimlikten, lojistik işletmeden daha kolay işe girmenizi sağlayabilir. Muhasebe de öğrenciyken çalışabilirim, fizikte özel ders verebilirim”
“Hangi meslek statü-prestij sağlar? Hekimlik,öğretmenlik saygındır. Mimarlık sanatçı ruhu,bilgisayar yüksek IQ, hukuk adil insan mesajı verir gibi…”
“Türkçe mi yoksa yabancı dilde mi eğitim görmeliyim? Anadilde anlamak, algılamak, kendini ifade etmek kolaydır. Yabancı dil evrensellik kazandırır. Yurtdışında iş bulma şansını artırır”
“Kamu üniversitesi mi vakıf üniversitesi mi? Daha az istediğim bir dal da olsa kamu üniversitesinde aileme yük olmadan okuyabilirim veya aile bütçesini zorlayarak bir vakıf üniversitesine yönelebilirim”
“Mutlaka bu sene bir yere yerleşmeye mi çalışmalıyım yoksa özlemlerimi seneye mi ertelemeliyim? Sene kaybetmemeye öncelik verebilirim ya da tam istediğim yer olsun diye 1 sene daha çalışmayı göze alabilirim”
“Ailemin yanında kalarak ev ortamında huzurlu çalışmaya mı öncelik vermeliyim yoksa farklı bir şehirde kendi ayaklarım üzerinde durarak bağımsızlığımı kazanmayı mı denemeliyim?”
“Sadece eğitimi mi düşünmeliyim yoksa seçeceğim üniversitenin kültürel ortamını, sosyal yaşamını, sanat ve spor olanaklarını da hesaba katmalı mıyım?”
“Bugün en geçerli bir alana mı yönelmeliyim yoksa kariyerin 30-40 yıla yayıldığını düşünerek teknolojik gelişmeleri-trendleri düşünerek geleceğin meslekleri arayışına mı girmeliyim?”