Düşünmekten vazgeçme!… Hangi karar bizi sonsuzluğa götürür, hangi yollar bizim için en doğru yoldur.
Bir türlü o yola çıkmaya cesaret edemeyişimiz niye, hissettiğimiz, görmek istediğimiz her ne varsa o durumdan kaçmak isteyişimiz niye. Hep aynı duraklar, aynı şarkılar. Bir durup düşünmenin vakti gelmedi mi? Neden hep aynı kelimelerle dans ediyoruz diye, bizi biz yapan adımlarla ilerleten o melodiyi kalpte hissediyor muyuz diye.
Düşününce derinlere inmek bizler için her zaman çok zor olmuştur fakat o zorluğa rağmen kendimizi bulmak için, binlerce karar alabilecekken, tek bir çizgiden ilerleyerek doğruyu buluruz bazen. Bazen de, kendi bildiğimiz doğrunun aslında bizi sonsuzluğa değil de sonsuzluğun esirine dönüştürür. O yüzden yaptığımız her şeyin, aldığımız kararların, bulunduğumuz anlar da dahi, kendimizi sorgulamalıyız. Şu an bana iyi geliyor mu diye, beni bana ait hissettiriyor mu diye.
Tutkunun sizi heyecanla buluşturması gibidir bazı yanlışlar fakat biz o an kapılıp bir melodiye gidebilirken, ardından ayaklarımızı sağlam yere basabilmek için o dansı iyice öğrenmeliyiz. Yani aynı tekrar eden şeyler bizi iyi yerlere götürebilecekken, doğru adımları izleyemeyince yanlış bir dansa sürükleyebilir. O yüzden düşünmekten, sana iyi gelen şeylerin peşinden gitmeyi unutma.