Vücudu doğru ve dengeli kullanmanın yaşam kalitesini arttırdığını söyleyen Fizyoterapist Abdullah Güdendede, duruş bozukluğunun hayatın ileri dönemlerinde karşılaşılabilecek birçok ağrılı kas iskelet sistemi problemlerinin sebebi olabileceğini bildirdi.
Fizyoterapist Abdullah Güdendede, Haberton’a yaptığı açıklamada iyi bir postür (duruş) eğitimine çocukluktan başlanması gerektiğine işaret ederek, “Kas ve iskelet sisteminin değişen hareket ve oturma pozisyonlarındaki dizilimlerine postür denir. Kalkma, oturma ve yürüme gibi faaliyetlerde kollar, bacaklar ve belin doğru bir şekilde hareket ve duruş sağlayamamasına ise postür bozukluğu denir. Doğru bir postür oturmada, ayakta ve yatarken farklı biçimlerde olur. Duruş bozukluğunun en sık karşılaşılan nedeni, meslek rutini gereği sürekli tekrarlanan hareketlerdir. Bilgisayar karşısında oturmak, şoförlük, kitap üzerine eğilmek, fabrikada aynı işi hatalı duruşta yapmak gibi…
Meslek haricinde; sağlıklı duruş konusunda eğitim yetersizliği, bilinçsizlik, hareketsiz yaşam tarzı, ağrıdan kaçınma, kas kuvvetinin yetersiz olması, fazla kilolar (bölgesel kilolar), bazı kas- sinir veya kemik hastalıkları, psikolojik etkenler, kaygı bozuklukları da duruş bozukluğunun meydana gelmesine zemin hazırlar. Zaman içerisinde de en yaygın postür bozuklukları olan: Kifoz (Kamburluk), lordoz (Çukur bel), skolyoz, bel düzleşmesi, boyun düzleşmesi, posterior pelvik ve hiperlordoz görülebilir” dedi.
‘Ağrılarınızın sebebi duruş bozukluğu olabilir’
En önemli duruş bozukluğu belirtisinin vücudun farklı noktalarında gelişen ağrılar olduğunu belirten Güdendede, “Farklı türde duruş bozuklukları farklı bölgelerin etkilenmesine yol açar, sonuç olarak hastadaki postür bozukluğuna göre çeşitli bulgular gözlenebilir. Duruş bozukluklarının en çok etkilediği bölgeler ise bel, sırt ve boyundur. Bu bozukluklarda en çok görülen belirtiler kol ve omuz ağrıları, el ve ayak bileklerinde ağrı, bacak ve diz ağrısı, baş ağrısı, kas yorgunluğu, güçsüzlük, sinir sıkışmaları, kas ve bağ dokularda oluşan gerginlik, kambur durmak, omuzların düşük ve öne doğru durması, başın dik durmaması, ayakta dururken dizlerin bükük durması, kürek kemiklerinin aşırı geride tutulması, bel bölgesinde çukur oluşması, göbek ve kalçanın öne doğru çıkması, özgüven eksikliği, psikolojik sorunlardır” diye konuştu.
Güdendede, duruş bozukluğu olan bireylerdeki fiziksel görünüme dikkat çekerek, “Bireye önden ve arkadan baktığınızda; bir omuz daha yukarıda, bir kürek kemiği daha çıkık, leğen kemiğinin bir tarafı daha yüksekte ve beldeki cilt çizgileri asimetrik olabilir. Kendinize veya çocuğunuza yandan baktığınızda; boyun öne uzamış, omuzlar öne dönük, üst sırt bölgesi öne eğik ve bel aşırı çukur veya düz olabilir” ifadelerini kullandı.
Masa başı çalışanların duruş ve oturuş konusunda çok dikkatli olmaları gerektiğini hatırlatan Fizyoterapist Abdullah Güdendede, “Masabaşı çalışanlar otururken her zaman sırtı sandalyeye değecek şekilde oturmalı ve bel kavsini koruyacak bir yastık kullanmalıdır. Çalışma sırasında omurganın aşırı derecede öne ve arkaya gerilmesi veya yanlara bükülmesini oluşturan hareketler ve pozisyonlardan kaçınmalıdır. Bilgisayar ekranı çok uzak olmamalı, ekran göz hizasının ne çok üstünde ne de çok altında olmalıdır. Dizler 90 derecelik bir açıda duracak şekilde çalışılmalıdır. Gün içinde ara ara molalar verilip kas ve eklemlere dinlenme ve yenilenme fırsatı verilmelidir. Ara ara koltuk ayarları değiştirilmelidir. Bu sayede koltuk ayarı eklemlerin duruşunu da değiştirdiği için koltuğun neden olduğu kas ezilmelerini ve gerilmelerinin de önüne geçebiliriz. Düzenli egzersiz alışkanlığını kazanmış bireylerde sonrasında yüzme, pilates ve yürüyüş gibi aktiviteler yapılabilir” dedi.
‘Postür bozukluklarında tedavi, hastanın sorununa ve etkilenen bölgeye göre değişiklik gösterir’ diyen Güdendede, konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Genel olarak yanlış alışkanlıkların düzeltilmesi ve doğru duruş pozisyonlarının öğrenilmesi ile sorunu ortadan kaldırmak mümkün olur. Bu sırada hastanın etkilenen bölgedeki kas ve bağ dokusunu güçlendirmeye yönelik egzersizleri düzenli olarak uygulaması gerekir. Fizyoterapist tarafından yapılan önerilere çok dikkat edilmesi gerekir.
Bunun için yapılması gerekenler ise şunlardır; Fizyoterapistin önerdiği kişiye özel egzersizleri düzenli şekilde uygulamak, vücudun dinlenmesine izin vermek, çalışma alışkanlıklarını değiştirmek, gerekiyorsa duruş problemlerini düzelten korseler kullanmak, uzun süre aynı pozisyonda durmaktan kaçınmak, masa başı çalışanlar ve uzun süre oturanlar için ara ara ayağa kalkıp yürümek, doğru oturma, ayakta durma ve yatma pozisyonları hakkında bilgi sahibi olmak, fizyolojik eğrileri her pozisyonda doğal haliyle korumaya özen gösterme, yerden eşya kaldırırken ağırlığı bele vermemeye dikkat etme ağır taşımaktan kaçınma, şayet zorundaysa her iki eli de kullanarak yükü vücuda eşit dağıtma, rahat giyilen ve ayak tabanını destekleyen ayakkabılar kullanma, uzun süre ayakta durmaktan kaçınma, oturma sırasında bel çukurunu korumaya özen gösterme, gerekliyse otururken bel yastığı, yatarken boyun yastığı kullanma, özellikle masa başı işlerde çalışanlar ve uzun süre oturanlar için kullanılan masa ve sandalyenin ergonomik olması postür bozukluklarını düzeltmek adına büyük önem taşır.
Uygun yükseklikte bir masa ile monitöre sahip olmak, sandalyenin rahatlığına dikkat etmek ve ara sıra ayağa kalkmak postür sorunlarını ortadan kaldırmaya yardımcı olur. Araba kullanırken koltuk ayarını kişisel ihtiyaca göre düzenlemek, uzun süre araç kullanılacaksa minik bir bel yastığı tercih etmekte bu tip problemlerin ortadan kaldırılmasını sağlar. Ayrıca düzenli uygulanan egzersizler sayesinde kasları güçlendirerek vücuda destek sağlamak mümkün olur”