Dünya’da kiracıyız! Dönüp baktığınız zaman hepimiz, bu cümleye aşinayız. Pekala… Bilmemize rağmen ne yapıyoruz?
Öncelik olarak : Kendimizi geçici yaşantımıza kaptırıp ona göre yaşam sürüyoruz. Bize kalmayacak bir ev için bütün telaşlarımız…
Örneğin : Öncelik olarak evimize özen gösteriyoruz. Bir eksiği olduğunda ilk işimiz onu halletmek oluyor. Kiramızı yatırmayı geciktirmiyoruz.
- “Amaaan, günü geçmesin ev sahibiyle münakaşaya girmeyelim.”
- “Kaç gün geçti, kiracı neden parayı yatırmadı ? “
- Kiraya zam yapma vakti geldi…”
Asıl konuya gelelim.
Bizi ebediyete götürecek evimizin kirasına neden yoğunlaşmıyoruz ?
- Kiramızı vaktinde yatırmaya özen gösterdiğimiz kadar, vaktinde namazımızı kılıyor muyuz?
- Kiraya zam yapmayı düşünürken, nafile namazlarımızı kılmaya gayret ediyor muyuz.
Namaz mutlak anlamda bir hizmettir. Allah’a, benlik kaygısından azade biçimde hizmet etmektir.
Tabi ki sadece namazla bitmiyor. Tüm farzlarımızı, sünnetlerimizi düzenli şekilde yapmaya gayret etmeliyiz.
Bunların yanı sıra, fıkhi hükümler de çok önemlidir.
Fıkhi hükümler: Şahısların kendilerine, Yaradan’ına ve diğer insanlara karşı hak ve sorumluluklarını tanımasıdır.
Gönülden kibri, hasedi, hırsı bertaraf etmek gerekir.
Dünya hayatı bizi aldatmasın. Fazla kapılmayalım, her iki dünyamız içinde çabalayalım.
Allah zenginliğimizi önce kalbimize sonra cebimize koysun.
Zamanınızı ayırdığınız için şükranlarımı sunuyorum. Sağlıcakla kalın