Geçen yıl Kasım ayında UNESCO’nun Paris’te düzenlenen 41. Genel Konferansı’nda kabul edilen 2023 Aşık Veysel’i Anma Yılı, dün Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle Resmi Gazete’de de yayınlandı. Yıl boyunca, yurt genelinde ve yurt dışında çeşitli etkinlikler yapılacak.
Yeni yıla girmemize sayılı saatler kala Cumhurbaşkanı tarafından da ilan edilen, ölümünün 50. yılına denk gelen 2023 Aşık Veysel’i Anma Yılı, ünü ülke dışına taşmış ve eserleri kendi yüzyılını aşarak günümüze kadar gelen Aşık Veysel, yurt içi ve yurt dışında birçok etkinlikte saygı ve hürmetle yâd edilecek.
Birçok insanı kendine hayran bırakan, özüyle sözüyle gönüllerde taht kuran Aşık Veysel kimdir?
25 Ekim 1894 yılında Sivas’ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde doğdu. Asıl adı Veysel Şatıroğlu olan halk ozanımız, yedi yaşında geçirdiği çiçek hastalığında iki gözünü kaybetti. Bunun üzerine oyalanması için babasının ona aldığı bağlama ile, görmeyen gözlerine ışık olacak ve onu dünyaya tanıtacak yola ilk adımını attı.
Onun için dönüm noktası olan, 1930 yılında Sivas Maarif Müdürü olarak görev yapan Ahmet Kutsi Tecer ile, Kutsi Bey tarafından düzenlenen bir şairler gecesinde yolları kesişti. Kutsi Bey’in desteği ile birçok şehri dolaştı. 1942-1944 yılları arasında Köy Enstitüleri’nde saz hocalığı yaptıktan sonra 1946’da köyüne geri döndü. Ancak İstanbul ve Ankara’ya ziyaretlerini sürdürdü. 1952’de senaryosu Bedri Rahmi Eyüboğlu’na ait, yönetmenliğini Metin Erksan’ın yaptığı “Karanlık Dünya” filminde de oynadı. Zamanla köy evi gazetecilerin ve sanatçıların sık sık uğradığı bir yer oldu.
Ölümü ve Sonrası
1970’de Akciğer Kanserine yakalanan usta halk ozanımız, 21 Mart 1973 yılında doğduğu topraklarda, bu dünyaya veda etti. Ölmeden üç gün önce yazdığı dizeler:
Selam saygı hepinize, gelmez yola gidiyorum.
Ne karaya ne denize, gelmez yola gidiyorum.
Ne şehre ne bir köye, ne yıldıza ne de aya,
Uçsuz bucaksız bir deryaya, gelmez yola gidiyorum.
Gemi bekler limanda, tayfaları hazır onda,
Gözüm kalmadı cihanda, gelmez yola gidiyorum.
Eşim dostum yavrularım, işte benim sonbaharım,
Veysel karanlık yollarım, gelmez yola gidiyorum…
Ölümünün ardından birçok sanatçı tarafından eserleri seslendirilerek, aşıklık geleneğinde ne denli büyük bir usta halk ozanı olduğu kanıtlandı.
İleri Nesillere Bıraktığı Eserler
Halk ozanlığının en önemli temsilcilerinden olan Aşık Veysel, yalın ve duru bir dil ile yarattığı eserlerinde; doğa ve insan sevgisi, dostluk, birlik ve beraberlik, hüzün ve yaşama sevinci üzerine, yeni nesillere değerli dizeler aktardı. Şiirleri:
Deyişler (1944)
Sazımdan Sesler (1950)
Dostlar Beni Hatırlasın (1970) isimli kitaplarında toplandı. Hayata gözlerini yumduktan sonra eserleri, 1984’te Bütün Şiirleri adıyla tekrar yayınlandı.
Kara Toprak
Uzun İnce Bir Yoldayım
Güzelliğin On Para Etmez türküleri de, usta ozanımızın en bilinen eserlerindendir.
1972’de halk ozanımızın izni alınarak Aşık Veysel Kültür Derneği kuruldu. Amaç Aşık Veysel’i tüm yönleriyle tanıtmak ve yaşatmak; aynı zamanda sosyal ve kültürel etkinliklere ev sahipliği yapmaktı. Sivrialan köyündeki evi 1982 yılında müzeye dönüştürüldü. Her yıl burada 16-21 Mart tarihleri arasında anma törenleri ve Aşıklar Bayramı düzenlenmektedir. Ülke genelinde de Kültür ve Turizm Bakanlığı ile UNESCO; üniversiteler, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ile kültür sanat projelerini hayata geçirmeye devam ediyor.