Akdeniz’deki istilacı türler arasında yer alan ‘katil yosun’, başta ‘denizlerin akciğeri’ olarak bilinen deniz çayırları olmak üzere birçok türü tehdit ediyor.
Akdeniz’de son yıllarda yayılım gösteren istilacı türler arasında, balon balığı gibi balıkların yanı sıra bazı bitkiler de bulunuyor. Antalya Körfezi’nde ilk olarak 1995 yılında sadece bir noktada görülen, diğer canlıların yaşam alanlarını engellediği gerekçesiyle ‘katil yosun’ olarak adlandırılan Caulerpa Taxifolia, bugünlerde 20 kilometrelik alanda yayılım gösterdi. ‘Katil yosun’, denizdeki çoğu canlılarca da tüketilemediği için çok hızlı yayılıyor.
Antalya Körfezi’nde 12 ile 35 metre derinlikleri arasında görülen tür, ürettikleri yüksek oksijen nedeniyle ‘denizlerin akciğeri’ olarak tanımlanan deniz çayırları (Posidonia Oceanica) için de tehdit oluşturuyor. Deniz çayırlarının etrafını kapatarak, fotosentez yapmasını engelleyen ‘katil yosun’, yerli yosun türlerinin yerini almaya başladı.
KONYAALTI’NDA GÖRÜNTÜLENDİ
‘Katil yosun’un Akdeniz’e gelişi ve kısa süredeki dağılımı hakkında çalışma yürüten Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, belirli istasyonlarda dalış yapıyor. Prof. Dr. Gökoğlu, yosunu son olarak Konyaaltı Sahili’nde yaptığı dalışta görüntüledi.
‘YERLİ TÜRLERİN YERİNİ ALIYOR’
Akdeniz ekosisteminin hayvansal değişikliklerin yanı sıra bitkisel anlamda da değişiklikler olduğunu söyleyen Prof. Dr. Gökoğlu, “Antalya Körfezi’ne birçok yeni alg türü geldiğini görüyoruz. Bu yosun türleri yerli türlerin yerini almaya başladı. Burada ‘katil yosun’ olarak adlandırılan ‘Caulerpa Taxifolia’nın değişik türleri var. Buna benzer birçok yosun türünü Antalya Körfezi’nde görüyoruz. Bununla ilgili bir çalışma yürütüyoruz” dedi.
‘BİR NOKTADAN GENİŞLEDİ’
‘Katil yosun’un Antalya Körfezi’nde varlığını sürdürdüğünü belirten Prof. Dr. Gökoğlu, “İlk olarak Antalya Yat Limanı önünde tespit edilmiş. Projemiz dağılımını nereye kadar genişlettiğini tespit etmek adınaydı. Side ile Üçadalar arasında bu türü araştırdık. Belli istasyonlarda kıyıdan 40 metreye kadar dalarak, araştırdık. Türü şu an Lara Karpuzkaldıran ile Antalya Büyük Liman arasında tespit ettik. Varlığını bir noktadan, bu kadar geniş bir alana yaydı” diye konuştu.
‘ÇOK HIZLI DAĞILIM GÖSTERİYOR’
İstilacı türlerin yerli alg türlerinin yerini almaya başladığını vurgulayan Prof. Dr. Gökoğlu, “Bunlar ‘işgalci tür’ olarak adlandırılıyor. Çok hızlı gelişip, diğer türlerin üzerlerine çıkıyor. Bazı yerli alg türlerimizin yok olmaya başladığını görüyoruz. Deniz çayırları olan Posidonia çayırlarımızın üzerine çıkarak, fotosentez yapmalarını engelliyor. İçerdikleri kimyasal madde nedeniyle bu türleri çok fazla tüketen canlı yok. Diğer canlıların yaşam alanlarını engelliyor. Tüketen canlılar da olmadığı için çok hızlı dağılım gösteriyorlar” ifadelerini kullandı.