Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Çocuk Kardiyolojisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Dr. Tunç Tunçer, “Çocuklarınızı seviyorsanız gereğinden fazla beslemeyin ve onları bu gıdalarla zehirlemeyin” dedi.
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Çocuk Kardiyolojisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Dr. Tunç Tunçer, aşırı kilolu çocukların sayısında artış olduğunu, ani ölümle sonuçlanabilecek olumsuzlukların yaşanmaması için çocukların beslenmesinin düzenli olması gerektiğini söyledi. Çocukların fabrikasyon gıda ve rafine şekerden uzak tutulması gerektiğini belirten Dr. Tunçer, “Çocuklarınızı seviyorsanız gereğinden fazla beslemeyin ve onları bu gıdalarla zehirlemeyin” dedi.
Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Dr. Tunç Tunçer, koronavirüs sonrası dönemde çocuklarda beslenme bozukluklarının daha fazla görülmeye başlandığını, aşırı kilolu çocuklarla sık karşılaştıklarını söyledi. Çocuklarda aşırı kilonun kalbi besleyen damarlarda tıkanmaya sebep olabileceğini ifade eden Tunçer, “Normalde çocuklarda böyle ani ölüme ya da kalp krizine yol açan kalp damarı tıkanması çok sık görülen bir durum değildir. Son dönemde kilo alımında aşırı artış nedeniyle bu vakalar sık görülüyor olabilir. Zonguldak’ta yakın zamanda 80 kilo civarı bir çocuk denizdeyken aniden kaybedilmiş.
Bu da benzer bir durumdan kaynaklı olabilir. Çocuklarda ani ölüme neden olan hastalıkların başında ‘kardiyomiyopatiler’ denen kalp kası hastalıkları gelmektedir. Ani ölümlerin yüzde 30-40 civarı buna bağlıdır. Yüzde 20-30 arasındaki ani ölümlerin nedeni de bilinmemektedir. Bunlar da ritim bozukluklarına bağlı problemler olabiliyor. Genelde ailede oluyor ve çocukta fark edilmiyor, buna bağlı ani ölüm görülebiliyor. Doğuştan gelen kalp hastalıkları çocuklarda ani ölüme yol açabilir.” dedi.
‘ANİ ÖLÜME SEBEP OLABİLECEK HASTALIKLAR VAR’
Doğuştan gelen veya aile öyküsünde bulunan rahatsızlıkların yanı sıra beslenmeye bağlı olarak kalp damarlarının daralması neticesinde meydana gelen ani ölümler olduğunu söyleyen Tunçer, şöyle konuştu:
“Erişkinlerde bu durum kötü beslenme, alkol sigara kullanımı ve stresten kaynaklanırken çocuklarda bu tarz alışkanlıklar çok sık görmüyoruz ama özellikle kötü beslenmeye bağlı gerçekleşiyor. Çocukların beslenmesinde, yüksek kalorili onların büyüme gelişmesini desteklemeyecek fakat sadece kilo aldıracak besinlerden uzak durulmasını tavsiye ediyoruz.
Mesela çok fazla rafine şekerli çikolata, muhallebi ya da pasta gibi yiyeceklerden uzak durmaları. Çok fazla patates kızartması gibi yağlı gıdalar, makarna gibi yiyeceklerin çok fazla tüketilmesi çocuklarda aşırı kiloya ve beraberinde kötü sonuçlara neden olabilmektedir. Halk arasında kalp krizi denilen bizim daha çok ani ölüm diye tabir ettiğimiz durum, ani ölüme sebep olabilecek hastalıklar var. Bunlardan bir kısmı da çocuklarda aşırı kiloya bağlı kalp damarlarının tıkanmasıyla ilişkili.”
‘POLİKLİNİĞİME 90-100 KİLO ÇOCUKLAR GELİYOR’
Ailelerin çocuklarının kilo kontrolünü yapmaları gerektiğini vurgulayan Tunçer, “Çocuklar bir anda kilo almıyor. Polikliniğime 90-100 kilo çocuklar geliyor. Soruyorum ‘ne kadar zamandır böyle’ diye ‘1-2 yıldır’ cevabını alıyorum. Bu kadar bekletmemek lazım. Çocuğunuzun kilo aldığını çok rahat fark edebilirsiniz. Böyle bir durumda mutlaka ilk önce çocuk doktoruna daha sonra gerekiyorsa çocuk hormon hastalıklarına veya çocuk kardiyolojisine çocukların getirilmesinde fayda var. Çocuklarınızı seviyorsanız, gereğinden fazla beslemeyin ve onları bu gıdalarla zehirlemeyin” diye konuştu.
‘AİLECE YEME DÜZENİNİ DEĞİŞTİRMEK GEREKİYOR’
Çocuklarda yanlış beslenmenin önüne geçmek için ailenin de kendi alışkanlıklarını değiştirmesi gerektiğini belirten Tunçer, şöyle devam etti:
“Ailece yeme düzenini değiştirmek gerekiyor. Evde herkes pasta börek, patates kızartması yerken herkes sağlıksız beslenirken çocuğunuza ‘Sen bunları yemeyeceksin, sen çocuksun kilo alıyorsun’ demenin hiçbir manası yok. Anne babanın da kendi kilo ve fiziklerine dikkat etmesi gerekiyor. Sonuçta çocuk anne ve babayı normal olarak algılıyor. Yani bir insanın babası göbekliyse annesi çok kiloluysa çocuk da şöyle algılıyor; ‘demek ki normal insan böyle oluyor’ diye düşünüyor.
O yüzden aslında bireylerin kendine dikkat etmesi gerekiyor. Evdeki yeme düzeni buna göre yapılacak, çocuk da buna doğuştan itibaren alışık olduğu için zaten kilo almayacak. Kilo alındıysa da evdeki herkes kilo vermeye çalışırsa çocuk onlara ayak uydurabilir. Yoksa ‘Sen yemeyeceksin’ demek çocuğa mantıklı bir yaklaşım değil. Marketlerde satılan cips türü çeşitli yapay gıda dediğimiz, fabrika ortamında üretilmiş gıdadan çocukların uzak tutulması gerekiyor. Çocuğunuzu seviyorsanız, bu zehirli gıdalardan çocuklarınızı uzak tutun.”