Çocuklarda cinsel istismar!… Anne, babalar, büyükanneler, bakıcılar, çevresinde çocuk olan herkes lütfen bu yazımı okusun.
Son günlerde peş peşe duyulan üzücü haberler malesef çok canımızı sıkıyor.
Bir Çocuk Gelişim Uzmanı, anne, yazar, toplumun ferdi, her şeyden önce insan olabilme gayem adına yazmayı bir borç bildim. Lütfen, sizlerde okuyarak çevrenize yayınız.
Toplum olarak bilinçlenelim, tabularımızı yıkalım, çocuklarımıza, kendimize özel bölge eğitimi, cinsel istismar ile karşılaştığında- karşılaştığımızda neler yapabileceği- yapabileceğimiz konusunda eğitimler alalım. En önemlisi susmaması, paylaşması için ona, hep destek olalım. Korkmadan, korkutmadan bu zulüme boyun eğmeyelim, eğmek zorunda bırakmayalım.
En çok sevelim sımsıkı sarılalım.
Nedir Cinsel istismar?
Dünya sağlık örgütü, çocuğun tam anlayamadığı, idrak edemediği, Onay vermesi mümkün olmayacak ya da gelişme düzeyi açısından hazır olmadığı, veya toplumun yasalarına, tabularına, tutumlarına aykırı bir cinsel etkinliğe dahil edilmesi şeklinde tanımlanmıştır.
SADECE FİZİKİ CİNSEL İSTİSMAR YOKTUR!
Farklı şekillerde olabilir, bunlar:
- Temas içermeyen eylemler: cinsel içerikli konuşma, teşhircilik, söz vb.
- Temaslı aktiviteler.
- Cinsel Dokunma.
- Cinsel Penetrasyon: parmak veya nesne penetrasyonu ve başka türleri.
ENSEST İSTİSMAR
Ensest, kanunen evlenme yasağı olan aile üyeleri arasındaki her türlü cinsel içerikli eylem olarak ifade edilebilir.
ÇOCUKLARINIZI KORUMAK MI İSTİYORSUNUZ?
Öyle çok uzaklara gitmeye malesef gerek yok! Bu tür istismarlar en çok yakın çevreden gelmektedir.
İstismara uğrayan çocuklara bakıldığında veriler bizlere gösteriyor ki; istismarcının daha önceden tanınan biri olduğunu.
Zaten çocuklar tanımadıkları yabancılar ile gitmezler, götürülmeye kalktıklarında bile ağlayarak ya da kendi yaşlarına uygun tepkiler verirler.
“Amcan kucağına otur, dayındır çamaşır olmasa da olur, abindir aynı yatakta uyuyabilirsin, komşu abin onlarda kalabilirsin, markete gideceğim biraz orada durabilirsin, eteğin açılıyor sen küçüksün dikkat etmesen de olur, yapmaz onlar öyle bişey, sana öyle gelmiştir, öpsün işte ne olacak bişey olmaz, şurada değiştiriver giysini kimse bakmaz, bu seferlik seni o tuvalete götürsün bişey olmaz, sever o adamcağız seni ondan hep şeker, balon verip sohbet ediyor” gibi… malesef bu örnekler sürüp gidiyor ve canlar sessizce yanıyor.
Çocukların çığlıkları göz yaşı olup içine akıyor.
EPİDEMİYOLOJİ
Şimdi buraya dünyada ve ülkemizde yapılan istatistikleri yazmayacağım. Çünkü acı bir gerçek çok mağdur tespit edilemiyor ve bu acı olay malesef istatistiklerin çok daha üstünde. Gün yüzüne çıkan haricinde, geçmişten günümüze süre gelen bu istismar, malesef gerçek rakamları çok daha yüksek.
Gerçek şu ki: bu istismarın kız çocuğu, erkek çocuğu diyerek ayırt edilmiyor. Meta analiz çalışmasında çocuk istismarının kadınlardaki sıklığı, erkek sıklığından biraz daha fazla görülmektedir. Kızlarda: %7-36 Erkeklerde:%3-29.
Kız çocukları erkek çocuklara göre daha yüksek risk altındadır.
Neden istismar?
Bunu malesef açıklamam için tek bir nedensellik teorisi yoktur.
İstismarcı: psikopatoloji, evlilik ile ilgili sorunları, daha önce kendisinin de cinsel istismara uğraması, sosyoekonomik düzeyinin düşük olması vb.( bence tanımlanamaz pislikçe, en aşağılık iğrençlikte sapıklık)
İstismara uğrayan çocuk: Ebeveyn kaybının olması, çocuğa verilen cinsel eğitimin yetersizliği, sosyoekonomik düzeyi düşük ailelerin çocukları, ebeveyn-çocuk ilişkisindeki sorunların cinsel istismar riskini arttırması, çocuğun yaşı, kız cinsiyette olma, fiziksek veya zihinsel engel durumu, dürtü denetim sorununa yol açacak ruhsal hastalıklar. Ayrıca güvenli bağlanmanın oluşamaması, çocuk ile ilgili koruyucu ilişkilerden yoksun olma, sevgi ile büyütülmeme gibi durumlar riskli olarak görülen faktörlerdir.
Ne Yapmalı?
Çocuğun başına istismar geldiğini öğrendik, fark ettik ne yapmalıyız?
Öncelikle çocuğa inanın, ÇOCUKLAR BU KONUDA ASLA YALAN SÖYLEMEZLER, HAYAL KURMAZLAR.
Öncelikle yapılacak ilk müdahale istismarın tekrar etmemesi için önüne geçmek olmalıdır. Çocuğu korumaktır. Gerekirse çocuğu aile içi istismarlarda aileden uzaklaştırmak gerekebilir.
Bulunduğunuz, il, ilçe istismar ile ilgili birimlere bildirilmelidir. Okulun rehber öğretmeni, sınıf öğretmeni bile gerekli yönlendirmeyi yapacaktır.
Ülkemizde bunun için çocuk izlem merkezleri(ÇİM) Kurulmuştur.
Cinsel istismar çoğu zaman saklanan bir durum olduğundan değerlendirilmesi oldukça hassasiyet gerektirir. Çocuk ile bir uzman görüşerek öyküsünü ele almalıdır. Hissettikleri, yaşadıkları sebebiyle yetkin uzmanlar tarafından yapılmalıdır.
İstismara uğramış bir çocuk ile karşılaştım mı?
Üzülerek söylüyorum: Malesef “evet”.
Durum sandığımızdan da çok ciddi. Geçmişten günümüze giderek artmakta üstelik. Buz dağının görünen kısmı bile değil…
Susmayalım, HİÇBİR ŞEY ÇOCUKTAN ÖNEMLİ DEĞİLDİR!
Bir sonraki yazım: çocuğun istismara uğradığını nasıl anlayabiliriz?