Survivor Dijital Pazarlama Ajansı Başkanı Reyhan Açıkelli, “Ebeveynler, çocukları ile sosyal medya hakkında konuşmalı, çocuklarınızla açık bir iletişim hattına sahip olmalısınız, çünkü gençlerin çoğunluğu sosyal medya üzerinden bir şekilde siber zorbalık ile karşılaşıyor” dedi.
Pew Araştırma Merkezinin siber zorbalık ile ilgili, 743 genç ve bin 58 ebeveynle yaptığı anketlerden elde edilen verileri paylaşan Açıkelli, “Araştırmaya göre gençlerin dörtte biri kendilerine istemedikleri müstehcen resimlerin gönderildiğini söylerken, yüzde 7’si birinin kendi rızası olmadan müstehcen resimlerini paylaştığını söylüyor. Bu deneyimler özellikle ebeveynleri ilgilendirmektedir. Ebeveynler gençlerle ile açık bir iletişim kurarak onlarla sosyal medya hakkında konuşmalı, onlara siber zorbalığın aslında ne olduğundan, başlarına bir şey gelirse nasıl davranmaları gerektiğinden bahsetmeli ve ne olursa olsun çocuklarının yanlarında olduklarını hissettirmeleri gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
“ZORBALIĞIN BOYUTU DEĞİŞTİ”
Lakap takmanın veya birinin hakkında söylenti yaymanın, aslında her dönemde ergenlik hayatının nahoş ve zorlu bir yönü olduğunu söyleyen Açıkelli, akıllı telefonların yaygınlaşmasının ve sosyal medyanın yükselişinin zorbalığın boyutlarını değiştirdiğini belirtti. Gençlerin internette karşılaştığı en yaygın taciz türünün lakap takılması olduğunu söyleyen Açıkelli, “Araştırmaya göre, gençlerin yaklaşık yüzde 42’si çevrimiçi olarak veya cep telefonları aracılığıyla rahatsız edici isimlerle anılıyor. Ek olarak, gençlerin yaklaşık üçte biri (yüzde 32) internette kendileri hakkında yanlış söylentiler yaydığını söylerken, daha küçük paylaşımlarda ebeveynleri dışında birinin sürekli olarak nerede olduklarını, kiminle olduklarını veya ne yaptıklarını sorduğunu söylüyor. (yüzde 21) Çevrim içi olarak fiziksel tehditlerin hedefi olanların oranı da yüzde 16” şeklinde konuştu.
AÇIKELLİ: ÇEVRİM İÇİ ORTAMDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Survivor Dijital Ajans Başkanı Açıkelli, “Sosyal medya aracılığı ile mesajlaşma, sadece gençlerin değil, günümüzde hepimizin iletişiminin vazgeçilmez bir parçası olsa da, bu düzeyde bağlantı, özellikle gençler arasında potansiyel olarak sorunlu ve rıza dışı alışverişlere yol açabilir” dedi. Açıkelli son olarak çocukların ve gençlerin çevrim içi ortamda güvende kalmasına yardımcı olacak pratik ipuçlarını paylaştı:
“Ergenlik çağındaki çocuğunuzla, özellikle müstehcen fotoğrafları çevrimiçi paylaşma konusunda sohbet edin.
“Çevrimiçi olduklarında, onları kimin gördüğünü kontrol etme kontrolünü oldukça hızlı bir şekilde kaybedebileceklerini ve bunun ne yazık ki isim takmaya ve utandırmaya yol açabileceğini açıklayın.
“Tanımadıkları kişilerden gelen mesajları görmezden gelmelerini hatırlatın. İnternet yeni arkadaşlar edinmek için harika bir yer olabilir, ancak yine de sahte hesaplar ve troller nedeniyle ekstra dikkatli olmak çok önemlidir.
“Sosyal medya profillerinin gizli olmasının arama motorları üzerinden erişimi engelleyeceğinden bahsedin.
“Siber zorbalığın yanlış olduğunu ve yapmamaları gerektiğini bildiklerinden emin olun.
“Sosyal medya kullanımını tamamen yasaklamaya çalışmayın. Onu bir birey oarak kabul edin ve size önemli görünmese bile deneyimlerini reddetmeye çalışmayın.
“Yaşadıkları ile ilgili size açıldıkları için teşekkür edin ve zorbalığa uğrasalar bile onların bir suçu olmadığını, buna son verilebileceği, belirli aralıklarla onunla konuşarak hatırlatın.”