Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır “20 yıllık bir iktidarın Türkiye’yi getirdiği yer, bu nokta olmamalıydı” dedi
Milli Yol Partisi (MİLLİ YOL) Genel Başkanı Remzi Çayır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı Döviz Garantili Mevduat Planı’nı değerlendirdi. Çayır, Hali hazırda belirsizlik ve umutsuzluk piyasalarda hakim. Bilime sırt çevrilemez. İktisat bir bilimdir. Günlük telaş ve endişe ve öfkeyle ekonomi yönetilemez. Büyük mevduat sahiplerini korumaya yönelik yeni tedbirler, ne yazık ki sabit gelirlilerin cebinden biraz daha fazla para çıkmasına yol açacaktır” dedi.
Türk ekonomisinin normal bir zemine oturamadığını söyleyen Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, “20 Yılın sonunda böyle olmamalıydı. 20 yıllık bir iktidarın Türkiye’yi getirdiği yer, bu nokta olmamalıydı. Türk milletinin, yüksek tansiyonla düşük tansiyon arasında sıkışmış vaziyette. Biliyorsunuz ki yüksek tansiyon bir bedene girdiğinde tahribat yapar. Sonradan sizin tansiyonu düşürmeniz ne yazık ki o tahribatı yok edememektedir” diye konuştu.
“SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR SİSTEM DEĞİL”
Çayır konuya ilişkin açıklamasının devamında, “Her ne kadar hükümet, yeni tedbirler diye korumacı ve emredici serbest piyasayla ilgisi olmayan argümanları kullanıyorsa da bu uzun süreli sürdürülebilir bir sistem değildir. Üretim olmayınca, adalet olmayınca, güven olmayınca ekonominin düzelmesini beklemek, stabilize hale gelmesini ummak saflık olur. Türkiye, her açıdan normalleşmek zorundadır. 20 yıllık iktidarın Türk milletini getirdiği yer, belirsizlik, umutsuzluk ve kaostur. Günübirlik iyileşmeler, piyasaların hop oturup hop kalkması, reel sektörün önünü görememesi, ekonomik açıdan karanlık bir tablodur” ifadelerini kullandı.
“HER İKTİDARIN BİR SONU VARDIR”
Türkiye’nin yeni bir siyasi anlayışa, yeni bir ekonomik anlayışa ve insan odaklı bir anlayışa ihtiyacı olduğunu vurgulayan Remzi Çayır, “Bunun için Milli Yol’u kurduk, milletle kucaklaştıracağız. Milletimizin, Milli Yol’un sesine, açılımına, projelerine ihtiyacı olduğunu bildiğimiz için yola çıktık. Her iktidarın, doğumu, bir ömrü ve bir sonu vardır. Görünen o ki iktidar yorgun, iktidar ayrı renkleri bir görmektedir. Dolayısıyla da yorgun bir bedene yorgun bir umuda sahiptir. Türkiye’nin bizim gibi insanların ve bizim gibi yeni anlayışların sesine ihtiyacı vardır” diye konuştu.