İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nde (UKOME), yolcu taşımacılığı yapan araçların camlarının renkli olması ve cam film kullanılması yasaklandı.
Ancak İstanbul trafiğinde otobüs ve minibüs sürücüleri bu yasağa uymadan yolcu taşımaya devam ediyor. Yol ve Sürüş Güvenliği Uzmanı Mert İntepe ise “Araca dışarıdan bakan herkes aracın içini görmek zorunda. Bu nedenle cam filmlerin kullanılması çok riskli” dedi.
İstanbul’da koronavirüs tedbirleri kapsamında yolcu sayısının kısıtlanmasının ardından koyu cam filmleri ile içi görünmeden fazla yolcu ile ilerleyen İETT ve minibüsler dikkat çekmişti. Mart ayında yapılan UKOME toplantısında toplu ulaşımda cam filminin yasaklanmasının ardından İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da onaylamasıyla yasak, yaklaşık iki hafta önce başladı. Ancak cam filmleri ile içi görünmez hale gelen İETT otobüsleri ve minibüsler sayıları artarak seferlerine devam ediyor. Araçlar İstanbul trafiğinde adeta kara kutu gibi içi görünmez halde ilerliyor.
“YOLCU GÖRÜNMESİN VE TRAFİK CEZASINDAN KURTULALIM’ DİYE DÜŞÜNÜYORLAR”
Yol ve Sürüş Güvenliği Uzmanı Mert İntepe, “Toplu taşımalarda ayakta yolcu yasak ve cezası var. Bazı sürücü arkadaşlarımız ‘koyu bir cam yapalım içerideki yolcu görünmesin ve trafik cezasından kurtulalım’ diye düşünüyor. Eskiden toplu taşımalar da polis görünce sürücü arkadaşlar eğilin derdi şimdi ise polis kalktı cam filmler geldi. Bir de sürücü arkadaşlar araçlardaki klimaların yetersiz olmasından kaynaklı bu filmleri yapıştırıyor” dedi.
İntepe, “Trafik güvenliği der ki, araca dışarıdan bakan herkes aracın içini görmek zorunda. Bu cam filmlerin kullanılması çok riskli. Özellikle yağmurlu havalar da sürücüler bu filmlerden dolayı dışarı göremiyor. Bu sebepten trafik güvenliği riske giriyor. Türkiye’de araç sahipleri bu cam filmlerini özenerek yaptırıyor. Araç sürücüleri trafik güvenliğini ne kadar etkilediğinin farkında değil” diye konuştu.
“Bir kaza olduğunda yolcuların arabadan dışarı çıkması için aracın camı kırılması lazım” diyen İntepe, “Ancak cama kırılmaz film yapıştırıldığı için camı kırmak çok zor. Kısacası kaza esnasında yolcu cam film yüzünden aracın içerisinde çıkamıyor” şeklinde konuştu.
“FİLM YAPMAMIZIN SEBEBİ YAZIN KLİMANIN DAHA AKTİF ÇALIŞMASINI SAĞLAMAK”
Bazı araçların fabrikadan filmli geldiğini söyleyen otobüs sürücüsü Şaban Sezer, “Bazı araçlar fabrikadan böyle geliyor. Camlara film yapmamızın sebebi ise yazın klimanın daha aktif çalışmasını sağlamak. Güneş aracın içine ne kadar az girerse klima o kadar rahat çalışır. Bizim sıkıntımız fazla yolcu almak değil. Trafik polisi durdurduğu zaman aracın içine zaten bakıyor” dedi. Otobüs sürücüsü Hasan Azar ise, “Yazın klima kullandığımız için bu filmler sıcağı içeri almıyor. Biz de bu yüzden kullanıyoruz. Filmler aracın daha çabuk soğumasına neden oluyor. Bu filmleri söksem klimanın bir faydası olmuyor” diye konuştu.
“İÇERİSİNİN GÖRÜNMEMESİ TEHLİKELİ”
“Dışarıdan içi görünmeyen otobüslere binmediğini söyleyen Hasan Saldırıcı, “Otobüslerinin camlarının filmle kaplı olması bence tamamen otobüs şoförlerinin özel isteği. Genellikle filmle kaplı otobüsler 500T hatlarında var. Bu film belki yolcuları güneşten koruyor olabilirler ama doğru bulmuyorum. Cam filmler yüzünden otobüslerin karanlık olması sağlık açısından güvenli değil. İçerisinin görünmemesi tehlikeli” İfadelerini kullandı.