Tunceli’de, Bülent Demirkaya cinayetiyle ilgili davada müebbet hapis cezasıyla yargılanan S.B. (25) ve C.E.A. (25) son duruşmada delil yetersizliğinden beraat etti.
Demirkaya ailesinin avukatı Barış Yıldırım, sanıklardan C.E.A.’nın DNA profilinin Bülent Demirkaya’nın tırnaklarında çıktığını belirterek, “Bu kararın verilmesi hukuka aykırıdır. Dosyada adil yargılama yapılarak, Bülent Demirkaya’nın ölümüne sebebiyet veren katillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi.
Olay, 20 Ekim 2021’de, Tunceli-Erzincan kara yolunun 10’uncu kilometresindeki Örenönü Tabiat Parkı’nda meydana geldi. Parkta yürüyüş yapan kişi, yerde hareketsiz yatan erkeği görüp durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbarla olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. İncelemede Bülent Demirkaya adlı kişinin öldüğü saptandı. Otopside Demirkaya’nın başında darp izleri tespit edildi.
ÖNCE TUTUKLAMA, SONRA BERAAT
Olayın ardından bölgede araştırma yapan İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, güvenlik ve Kent Güvenlik Yönetim Sistemi (KGYS) kameralarını inceledi. Görüntülerde, Bülent Demirkaya’nın, arkadaşları S.B. ve C.E.A. ile olay günü akşam saatlerinde park yakınındaki büfeden içki satın aldıkları görüldü.
İlerleyen saatlerde geri dönen S.B.’nin markete girdiği, elbiselerinin tozlu ve dağınık olduğu, ıslak mendille kıyafetlerini sildiği ve ayakta durmakta güçlük çektiği belirlendi. Gözaltına alınan, uyuşturucu kullanmaktan kayıtları bulunan S.B. ve C.E.A. tutuklandı. Adli tıp raporunda, ölen Bülent Demirkaya’nın tırnaklarında sanıklardan C.E.A’nın dokusu çıktı. Ayrıca sanıklardan birinin cep telefonunda, Demirkaya’nın cesedinin fotoğrafı bulundu.
Şüpheliler hakkında, Tunceli 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde, ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası talebiyle dava açıldı. Davanın 4 Kasım’da görülen duruşmasında mahkeme, S.B. ve C.E.A.’nın delil yetersizliğinden beraatine karar verdi. Mahkemenin kararında şöyle denildi:
“Her ne kadar sanıklar C.E.A. ve S.B. hakkında maktul Bülent Demirkaya’ya karşı ‘kasten öldürme’ suçundan cezalandırılmaları istemiyle mahkememizce kamu davası açılmışsa da sanıkların müsnet suçu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından, sankıların üzerlerine atılı suçtan ayrı ayrı beraatlerine, karar kesinleştiğinde olayla ilgili gerçek fail ya da faillerin bulunması amacıyla gereğinin takdir ve ifası için Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’na Suç duyurusunda bulunulmasına, sanıklar hakkında yurt dışına çıkamamak şeklinde adli kontrol tedbirinin uygulanmasına karar verildi.”
Karara, savcılık ve ailenin avukatı itiraz etti.
‘KARARI HUKUKA DA VİCDANA AYKIRI BULUYORUZ’
Bülent Demirkaya’nın ailesi, avukatlarıyla basın açıklaması yaptı. Bu sırada Demirkaya’nın fotoğrafını taşıyan ailesi gözyaşlarını tutamadı.
Avukat Barış Yıldırım, “2 kişi hakkında kasten adam öldürme suçundan kamu davası açıldı. Fakat yapılan yargılama neticesinde 4 Kasım 2022 tarihinde 2 kişi hakkında maalesef beraat ve tahliye kararı verildi.
Dosyada Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yaptığı soruşturma neticesinde aldığı ölü muayene, otopsi tutanağı, adli tıp raporu, Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarı raporu, şüphelilerden birinin telefonundan alınan görüntüye rağmen bu kararın verilmesi hukuka aykırıdır. Dosyada delillerde hiçbir değişiklik olmamasına rağmen hem beraat hem de tahliye kararı verilmesi, yaşam hakkının ihlal edilmesine yol açmıştır.
Ortada bu kadar kuvvetli deliller varken neden tahliye kararı verildi? Ailenin sorduğu soru bu. Adaletin burada tecelli etmemesi, maalesef ailede büyük bir üzüntü ve manevi bir yıkıma yol açmıştır. Biz burada gerçekten de bu kadar güçlü ve haklı deliller olmasına rağmen böyle bir kararın verilmesini hukuka aykırı buluyoruz.
İstinafa başvuru yaptık, tüm hukuksal haklarımızı sonuna kadar koruyacağız, adli tıp raporunda Bülent Demirkaya’nın son derece sert darbelerle, özellikle kafa bölgesine aldığı darbelerle beyin kanaması sonucu öldüğü sabit ve bu ortaya konulmuş. Burada tahliye kararın verilmesini hukuka da vicdana aykırı buluyoruz” diye konuştu.
‘TIRNAKLARINDA DOKU, TELEFONUNDA FOTOĞRAF ÇIKTI’
Avukat Yıldırım, adli tıp raporunda Bülent Demirkaya’nın tırnaklarında sanıklardan birinin dokusu, telefonunda ise Demirkaya’nın ölmüş fotoğrafının çıktığını ifade ederek, şunları söyledi:
“Bülent Demirkaya’nın ölümüne sebebiyet veren katillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz. Türk Ceza Kanunu’nda öngörülen en ağır cezalardan biri müebbet hapis cezasıdır. Müebbet hapislerle yargılanan kişinin tahliye edilmesini, biz, anayasanın 13’üncü maddesinde düzenlenen orantılılık, ölçülülük ilkesine de aykırı buluyoruz.
Her ne olursa olsun, bu kişiler hakkında eğer tutuklama noktasında bir kanaat oluşmamışsa, adli kontrol kararı verilmesi lazım. Çünkü adli süreç devam ediyor, bitmiş değil. Yaşam hakkı, en temel haktır. Yaşama hakkının korunmadığı yerde başka bir şeyden söz edilemez. Yaşam hakkına yönelik, burada kovuşturma makamlarınca yeterince ele alınmadığı kanaatindeyiz.
Biz itirazlarımızı mahkemeye de sunduk. Mahkemede bu kişilere dair bir kanaat yoktuysa bu yargılama uzun bir süre devam etti ve her defasında, 4 Kasım hariç kuvvetli suç şüphesini taşıyan somut olgular var diye takip ettirdi. Hiçbir olgu ve delil değişikliği yokken neden tahliye kararı verildi? Dosyada adil bir yargılama yapılarak, Bülent Demirkaya’nın ölümüne sebebiyet veren katillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz. Sanıklardan birinin DNA profili Bülent Demirkaya’nın tırnaklarında çıktı.
Buna ilişkin iddianamede de belirlemeler var. Buna rağmen maalesef yine sanıklardan birinin cep telefonunda Bülent Demirkaya’nın sırt üstü yere yatarken gözü kapalı çekilmiş fotoğrafı var. Bir marketin güvenlik kamerasına da sanıkların birisinin görüntüleri yansıdı. Üstünü siliyordu ve ayakta duramıyordu. Üstünde yeşil bir polar bulunamadı. Bu delil yok edilmiş durumda.”