MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Bizim gözümüzde PKK neyse HDP odur. Bu kesindir. HDP neyse CHP aynısıdır. Bu da belgelidir” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Başkanı, ‘2023’e Doğru: Aday Belli, Karar Net’ mitingi için Elazığ’a geldi. İstasyon Meydanı’nda gerçekleştirilen mitingde konuşan Bahçeli, kökeni, yöresi, mezhebi ve anasının dili ne olursa olsun, milli ve manevi değerlerin ortak paydasında yerini alan her insanın Türk milletinin özbeöz evladı olduğunu ifade ederek, “Kardeşlik hukuku, kalleşlik fermanını yırtıp atacaktır.
Hiçbir şer odak aramızı açamayacaktır. Hiçbir mihrak aramıza giremeyecektir. Çünkü bizim birlikteliğimiz, çıkara dayalı ve gelip geçici bir iş ortaklığı değildir. Bin yıldır bu topraklardayız, omuz omuzayız. Acımızla ve sevincimizle biriz beraberiz. Ayrımız yoktur. Gayrımız yoktur hasmımız ise pek çoktur. Türkiye’yi durdurmaya çalışan, Elazığ’ın önünü kesmeye çabalayan işbirlikçilere karşı mücadele halindeyiz.
Kötü niyetli hiç kimse boşa heves etmesin, çünkü Cumhur İttifakı alayına birden göğüs germeye ve kirli oyunlarını birer birer bozmaya muktedirdir. Artık 2023 seçimlerine az bir süre kalmıştır. Kader anı yaklaşmaktadır. Bizim adayımız belli, karar nettir. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır” diye konuştu.
‘DÜŞMAN SEVİNDİREN YÜZSÜZLERLE ORTAK BİR GELECEĞİMİZ YOKTUR’
Türkiye’yi yabancı ülkelere şikayet edip, düşman sevindiren yüzsüzlerle ortak bir gelecekleri olmadığını kaydeden MHP Genel Başkanı Bahçeli, “Türkiye’nin kuyusunu kazanlara tahammülümüz çoktan bitmiştir. CHP Genel Başkanı selin içinde sürüklenen bir kütüğe dönüşmüştür. Eylemleriyle beslediği, fıtratıyla bilediği, siyasi nefretini Türkiye’ye karşı silah gibi kullanmaya başlamıştır.
PKK’ya kol kanat gerip, arka çıkan Kılıçdaroğlu’dur. FETÖ’yü aklama sözü veren Kılıçdaroğlu’dur. Terörle Mücadeleye karşı çıkan Kılıçdaroğlu’dur. Yalan üstüne yalan söyleyen Kılıçdaroğlu’dur. Bu kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP uçurum kenarındadır. Aynı zamanda Türkiye’nin huzur ve güvenliğini de tehdit etmektedir. Londra’ya giderken temiz para bulacağım dedi.
Bu şaibeli yolculuğa çıkmadan evvel, Türkiye’yi uyuşturucu ticareti yapmakla suçladı. Askerlerimize ve polisimize en hayasız iftiraları reva gördü. Cari açığın uyuşturucu paralarıyla kapatıldığını vicdanı sızlamadan telaffuz etti. Ülkemizin gri listede olduğunu utanmadan iddia etti. Asıl bu listede bulunan Birleşik Krallık’tan haberi olmadığını da cahilce söyledi. Kılıçdaroğlu ve CHP yönetiminin Türkiye alerjisi tamir ve tedavi edilemeyecek boyutlardadır.
Bu muhalefet anlayışı olduktan sonra düşmana gerek bile yoktur. Dünyanın hangi medeni ve gelişmiş ülkesinde kendi devletini suçlayan kendi milletine sırtını dönen bir muhalefet vardır. Dünyanın neresinde Kılıçdaroğlu gibi bir muhalefet partisi başkanı bulunmaktadır. Türkiye karşıtları Kılıçdaroğlu’nu kafese geçirmiş, boyunduruk altına almıştır. Atatürk’ün kurduğu parti rehin ve işgal edilmiştir.
CHP kuruluş çizgisinden tamamen uzaklaşmıştır. Kılıçdaroğlu CHP’yi tanınmaz hale getirmiştir. Terörist Demirtaş’a özgürlük isteyen CHP yönetimidir. Sorosçu Osman Kavala’ya avukatlık yapan CHP yönetimidir. HDP’ye bakanlık vaadinde bulunan CHP yönetimidir. Türkiye düşmanlarıyla düşüp kalkan, hukukumuza dört bir koldan saldıran da CHP yönetimidir” ifadelerini kullandı.
‘ALÇAK KURGULARIN YAPILDIĞI HAMBURGER MASALARINDA OTURMADIK’
Milletin önünde ve üstünde hiçbir gücün olmadığını vurgulayan Bahçeli, “Kılıçdaroğlu ve zilletin diğer ortaklarının dış güçlerden icazet beklentileri rezalettir, düpedüz teslimiyetçiliktir. Biz binlerce kilometre uzaklıktaki bir benzinlikte Türkiye’nin siyasi ve yönetim geleceği hakkında alçak kurguların yapıldığı hamburgerli masalara oturmadık. Oturmayı aklımızdan dahi geçirmedik.
Onlar ABD’ye gider, biz Elazığ’ın huzurundayız. Onlar Birleşik Krallık’ta sokağa düşer, biz Adıyaman’ın kalbindeyiz. Onlar zalimlerden medet umar, Biz Diyarbakır’ın yüreğindeyiz. Onlar kapı kapı gezer biz Malatya’nın gözündeyiz. Bizim altına ve ayaklarına yılanların, çıyanların tutunduğu bir masamız yoktur. Buna mukabil, hamdolsun milletimiz vardır. Umuduz millettir.
Huzur kaynağımız milli birlik ve dayanışma ruhudur. Biz masalara yüz sürmeyiz. Masalarda keyif çatmayız. Elazığ ne diyorsa ona kulak veririz, Malatya ne istiyorsa onu yaparız. Adıyaman, Diyarbakır, Tunceli neyi hedefliyorsa onu söyler, ona hizmet eder, onunla bir ve beraber oluruz. Birbirine benzeyen partilerin ittifakıyla vücut bulan zillet bedeni taşınması çok külfetli siyasi bir ağırlık haline gelmiştir.
Bunların ciddiye alınacak, itibar edilecek hiçbir projesi, hiçbir vizyon hazırlığı yoktur. Temelleri çürük, kolonları yıkık, çatısı uçuk, güçlendirilmiş parlamenter sistem lakırdısı dışında söyledikleri bir başka şey yoktur. Kaldı ki Türkiye’ye inançları yoktur. Henüz kimi Cumhurbaşkanı adayı gösterecekleri de derin bir anlaşmazlık ve tartışma konusudur.
Altılı masa istikrarsızdır, iradesizdir, ilkesizdir. Dış güçlerle yan yana gelerek Türkiye’nin aleyhine sinsi bir tertibin içinde oldukları ayan beyan ortadadır. Seçimlere 7 ay kalmasına rağmen bir Cumhurbaşkanı adayı bile çıkaramadılar. Kimi aday gösterecekleri belli değildir. Zillet partilerinin her biri ayrı tavda, ayrı havadadır. Hiçbir siyasi başarısı olmayan, hiçbir tecrübesi bulunmayan, devlet nedir bilmeyen, diplomasiye kafaları basmayan, malum belediye başkanlarının isimleri tekrar ısıtılıp kamuoyuna servis edilmektedir.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın acemilerle, acem oyunlarına gömülmüş basit ve basiretsiz isimlerle aynı terazide tartıya çıkartılması, Cumhur’a ve Cumhur’un başkanlık onuruna hem saygısızlık hem de nankörlüktür. Zillet partileri çatışma ve çelişki halindedir. Bölücü terörün siyaset ayağı HDP ise alayını markaja almıştır” dedi.
‘BİZİM GÖZÜMÜZDE PKK NEYSE HDP ODUR’
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bir AK Parti heyetinin anayasa değişikliği konusuyla ilgili Meclis’te grubu bulunan partileri ziyaret etmesi ve bunu da bizim doğal karşılamamız anlaşıldığı kadarıyla münafıkları rahatsız etmiştir. Bizim gözümüzde PKK neyse HDP odur. Bu kesindir. HDP neyse CHP aynısıdır. Bu da belgelidir. PKK’nın siyasi bünyesi olan HDP ihanetin ve bölücülüğün merkez üssü, toplardamarıdır.
Daha fazla gecikmeye meydan bırakmadan Anayasa Mahkemesi tarafından HDP’nin kapatılması da mutlak ve hukuki bir mecburiyettir. Hiç kimse HDP’yle ilgili bize parmak sallayamaz. Sallayan olursa o parmakları kırmasını çok iyi bileceğimizi hiç kimse de unutmamalıdır. HDP’yle ortaklık kuran, belediye başkanlığı kazanan, bu belediyeleri kazanç kapısına çeviren işbirlikçiler bize asla laf edemez, üst perdeden konuşamaz.
Aynı kaptan yiyenler, aynı hedefe kilitlenenler, aynı masada beşlik simit gibi dizilenler evvelemirde karanlık ilişkilerinin hesabını vermek zorundadır. HDP-PKK, Mehmetlerimizin katilidir. HDP-PKK, polislerimizin kanlısıdır. HDP-PKK, Türkiye’nin husumet cephesindeki melanettir. Kürt ve Zaza kökenli kardeşlerimin HDP’yle bağı asla yoktur. Kürt ve Zaza kökenli kardeşlerim bizim can beraberimiz, ciğer paremizdir. PKK’yla tek bir Kürt ve Zaza kökenli kardeşimin ne işi olacak ne de ilişkisinden söz edilebilecektir.
HDP’yle aleni siyasi ortaklık kuran, sıkışınca, zora girince, işler sarpa sarınca birdenbire şeklen çark eden siyasi zihniyetler kötünün kötüsüdür. Kimlerin kimlerle beraber olduğunu merak edenlere diyorum ki; aynaya bakın, masaya bakın, geçmişe bakın, PKK’yla kurduğunuz derin bağlara kafa yorun. Sayın Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı aday olacak yürek var mı sende? Onu söyle. Gözün kesiyor mu?
Ondan bahset. Er meydanına çıkabilecek cesaretin var mı? Onu ifade et. Cumhurbaşkanı adayını belirlemekten aciz bir zihniyete ve siyaset köhneliğine aziz milletimiz hiç onay verir mi? Geleceğin mimarı Cumhur ittifakıdır. Sosyal ve ekonomik sorunların hepsi bitecektir. İşsizliği yeneceğiz, yoksulluğun tıpkı terör gibi kökünü kurutacağız. Her insanımızın elinden tutacağız. Emeklikte yaşa takılan, sözleşme çilesi yaşayan kardeşlerimize deva olacağız.”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve beraberindekiler daha sonra ‘Devlet Bahçeli Hatıra Ormanı’na geçerek fidan dikti.