BİLSEM’de 7 öğrenci, boğulma vakalarında kullanılmak ve su altındaki kayıp nesneleri bulmayı daha da kolaylaştırmak amacıyla su altı arama robotu geliştirdi.
BİLSEM Müdürü Hakan Gümüş, piyasada 40 bin liraya alınabilecek makinenin 6 bin liraya imal edildiğini söyledi.
Afyonkarahisar Dumlupınar BİLSEM’deki 7 öğrenci, deniz, gölet, nehir, akarsu gibi alanlardaki boğulma vakalarından etkilenerek arama kurtarma çalışmalarının süresini en aza indirmek için su altı robotu geliştirmeye karar verdi. Yaklaşık 2 yıl süren ar-ge çalışmalarının ardından uygulamaya geçen öğrenciler, plament ve pleksiglas malzeme kullanarak, 48 santim genişlik ve uzunluk ve 26 santim yüksekliğe sahip robotu üretmeyi başardı.
Yaklaşık 4,5 ay süren üretim aşamasının ardından öğrenciler, piyasada benzerlerinin 40 bin lira civarında olan robotu, 6 bin liraya mal etti. Öğrenciler, testlerini yaptıkları kullanılabilir haldeki robotu; su altı haritalandırma, dalgıç gözlemleme, oşinografi çalışmaları ve katodik ölçümler gibi pek çok amaçla da kullanılabileceğini belirtti.
‘ÖZGÜN VE KULLANILABİLİR OLMASINA DİKKAT ETTİK’
BİLSEM öğrencisi Eda İrem Karagöz (17), saatler ve bazen günlerce süren boğulma vakalarındaki arama kurtarma çalışmalarının süresini azaltan robotun daha farklı alanlarda da kullanılabileceğini söyledi. Robotun 300 metre derinliğe kadar kullanılabileceğini aktaran Eda İrem Karagöz, “Biz bu projeye başlarken öncelikle boğulma durumlarından etkilendik. Bu aşamada arama kurtarma faaliyetleri saatlerce hatta günlerce sürüyordu. Bunu kolaylaştırmak için ne yapılabilir diye düşündük. Daha sonra bir insansız su altı aracı geliştirmeye karar verdik. Bu aracı planlarken olabildiğince özgün ve kullanılabilir olmasına dikkat ettik. Tasarımda çeşitli parametreler kullanarak tamamen çalışabilecek hale gelmesini sağladık” dedi.
‘ÇALIŞABİLİRLİK TESTLERİNİ DE YAPTIK’
Robotu, kontrol bilgisayarı ve araç olmak üzere iki şekilde tasarladıklarını anlatan Eda İrem Karagöz, şöyle konuştu:
“Bu araç 300 metre derinlikte kullanılabilir. Bunu göletlerde, denizlerde, havuzlarda kullanabiliriz. Daha sonra üretim aşamasına geçtiğimizde olabildiğince dayanıklı malzemeler seçmeye çalışarak hem kullanım ömrünü hem de faaliyetini kaliteli yapmaya çalıştık. Bu sayede tamamen çalışabilen, uzaktan kumandalı su altı aracı tasarladık ve ürettik.
Bunun çalışabilirlik testlerini de yaptık ve tamamen çalıştığından emin olduk. Çalışan aracımızın sadece arama kurtarma faaliyetlerinde değil aynı zamanda su altı haritalandırma, dalgıç gözlemleme, oşinografi çalışmalar, katodik ölçümler ve ülkemizin de güncel sorunlarından biri olan zebra midyelerinin temizlenmesi ya da araştırılabilmesi gibi çalışmalarda kullanılabileceğini fark ettik.
Hem güncel bir soruna çözüm bulmuş olduk hem de zaten uzun zamandır var olan arama kurtarma faaliyetlerindeki bu problemi de kısaltabilecek daha uygun bir şekilde çözebilecek bir yöntem bulmuş olduk. Biz, araçta aktif olarak, bir manipülatör kol ve kamera bulundurmayı tercih ettik. Fakat bu su altı örneklemek için ya da herhangi bir amaç için sonar ya da çeşitli ölçümler yapmak için farklı malzemeler eklenebiliyor. Bu anlamda geliştirilmeye de açık bir araç tasarlamış bulunduk” diye konuştu.
’40 BİN LİRALIK MAKİNE 6 BİN LİRAYA YAPILDI’
Öğrencilerin yaptığı makine hakkında bilgi veren Afyonkarahisar Dumlupınar BİLSEM Müdürü Hakan Gümüş de 40 bin liraya alınabilecek makinenin 6 bin liraya imal edildiğini anlatarak, şunları söyledi:
“Öğrencilerimiz özellikle bu pandemi döneminde sıkıntılara rağmen fedakarca çalışarak böyle bir ürünü ortaya çıkardı. Bu ürünün farkı, normalde böyle bir ürünü piyasada 40 bin lira civarında alınabilirken, biz kendi imkanlarımızla bunu 6 bin lira civarında bir maliyetle oluşturduk. Danışman öğretmen ve öğrencilerimizin yoğun çalışması sonucu bu proje ortaya çıktı.
Ayrıca öğretmen ve öğrencilerimizin projeyi geliştirme çalışmaları devam ediyor. Bu cihaz üzerine yerleştireceğimiz daha kuvvetli motorlarla bu projeyi daha da ileriye taşıyarak özellikle askeri alanda, afetlerde, sellerde ya da su altında insanların kaybolması gibi durumlarda daha işlevsel hale getirecek çalışmalar yapabiliriz. Su altı çalışmalarda, bilimsel çalışmalarda olsun, su altındaki canlıların yaşamı gibi birçok alanda bu proje kullanılabilir hale gelecektir. Kendilerine teşekkür ederim.”