Tunus’da yaşayan Nadia Dridi (58), 2011 yılında cilt kanseri olduğunu öğrendi. İki yıl sonunda kanseri yendi ancak bu kez Parkinson hastalığına yakalandı. Dridi, tedavi için İstanbul’a geldi. 9 yıldır hastalık ile mücadele eden Dridi, beyin pili operasyonu sonrası eski sağlığına kavuştu.
Tunus’ta yaşayan Nadia Dridi (58), 2011 yılında cilt kanseri olduğunu öğrendi. İki yıl boyunca mücadele ettiği kanseri yendi ancak zamanla sol elinde başlayan titremeler sonucu Parkinson hastası olduğunu öğrendi. Parkinson hastalığı giderek ilerliyor, ilaç tedavisi yetersiz kalıyor, üstelik ilaç yan etkileri dolayısıyla istem dışı hareketler de yaşıyordu.
Ebe olan Dridi, hastalık bulguları yüzünden günlük hayatında zorluk yaşıyor, ellerindeki titremeler yüzünden mesleğini yerine getirmekte güçlük çekiyordu. Tedavi için İstanbul’a gelen Dridi, Medipol Üniversitesi Parkinson Hastalığı ve Hareket Bozuklukları Merkezi (PARMER), Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Zırh tarafından başarı ile gerçekleştirilen beyin pili operasyon sonrası eski sağlıklı günlerine yeniden kavuştu.
“ARTIK RAHATLIKLA GÜNLÜK İŞLERİMİ YAPABİLİYORUM”
Hastalık sürecini anlatan Nadia Dridi, “9 yıldır Parkinson hastasıyım. Sol elimde titreme ile hastalık kendini gösterdi. Bir süre sonra ilaç yan etkileri de yaşamaya başladım. İlaçlarımı kullanınca titremelerim azalıyordu, ancak ilaç yan etkileri dolayısıyla istem dışı hareketler yaşıyordum. Hastalığıma rağmen bir süre çalışmaya devam ettim. Bu meslekte en önemli şey ellerdir. Çalışırken sürekli ellerimde titremeler oluyordu. Bu durum beni çok etkiliyordu. Tedavi için İstanbul’a geldim.
Gerekli değerlendirmeler sonucunda doktorum ameliyata uygun gördü ve beyin pili takıldı. Şu an gayet iyiyim. Artık rahatlıkla günlük işlerimi yapabiliyorum. Ülkeme dönünce bol bol spor yapmak istiyorum. Emekli olduğum için ebeliğe geri dönemem, ancak sosyal hayatıma kavuşabileceğim için çok mutluyum” dedi.
“ANNEMİN HASTALIĞINDAN SONRA PARKİNSON ALANINA YÖNELMEYİ DÜŞÜNDÜM”
Bu süreçte annesine destek verdiğini ifade eden Rayan Dridi, “Üç kardeşiz. Yeni mezun olmuş bir doktorum. 2014 yılında annem Parkinson teşhisi aldığında hastalık hakkında pek bilgim yoktu, ama bu süreçte çok araştırma yaptım. 2016 yılında beyin pili ameliyatı olması gerektiğini annem ile paylaştım. Bu süreçte Parkinson ve hareket bozuklukları alanında uzmanlaşmak istediğime karar verdim” diye konuştu.
DR. ZIRH: AMELİYAT HASTA UYANIK İKEN, SOHBET EDEREK GERÇEKLEŞİYOR
Beyin pili ameliyatlarının hasta uyanıkken gerçekleştirildiğini ifade eden Doç. Dr. Ali Zırh, operasyon hakkında şu bilgileri verdi:
“Nadia Hanım, 9 yıldır Parkinson ile mücadele ediyordu. İlaç tedavisi yetersiz kalıyor, ilaç yan etkileri dolayısıyla istem dışı hareketler de yaşıyordu. Hayatı oldukça olumsuz etkilenen hastamıza gerekli değerlendirmeler sonucunda cerrahi yöntem olan beyin pili tedavisi uyguladık. Yaklaşık 3-3 buçuk saat süren beyin pili takılması ameliyatını başarı ile gerçekleştirdik. Beyin pili ameliyatlarında yaptığımız işlem, beynin içerisine koyduğumuz iki küçük ince elektrotu birer uzatma kablosuyla göğüste cilt altına yerleştirdiğimiz pile bağlamak.
Dışardan bilgisayar aracılığıyla pili programlayarak beynin içerisine elektrik akımı vermek. Böylelikle hastalıktan sorumlu bölgelerdeki aşırı aktiviteleri kontrol ederek hastalık bulgularını düzeltmeye çalışıyoruz. Ameliyat hasta uyanık iken, sohbet ederek gerçekleşiyor. Hastamızın ameliyat sırasında hissettiklerini bizimle paylaşması sayesinde yaptığımız girişimin kalitesini ve başarısını arttırabiliyoruz.”
“YENİDEN BAĞIMSIZ YAŞAMA ŞANSI BULABİLİYORLAR”
Dr. Zırh, “Ameliyata uygun ve operasyondan yarar görecek doğru hasta seçimi ve ameliyat sırasında beyin pili elektrotlarının beyinde doğru yere konulması büyük önem taşıyor. Ameliyat sonrasında gerekli pil ayarlamalarının yapılmasının ardından hastalar, eski sağlıklı günlerine yeniden ‘merhaba’ diyebiliyor; yeniden bağımsız yaşama şansı bulabiliyorlar” dedi.