Balcı, “Gıda ürünlerindeki son kullanma tarihi ile tavsiye edilen tüketim tarihi arasındaki farkın yanlış anlaşılması nedeniyle, tonlarca gıda çöpe gidiyor” dedi.
Tüm dünyada gıda kaynaklarının giderek azaldığının altını çizen Uzman Diyetisyen Eda Balcı, ”Ürün üzerindeki tavsiye edilen tüketim tarihinin geçmesi, ürünün bozulduğu anlamına gelmez” diyerek israfa karşı uyarılarda bulundu.
Beykent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Meslek Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik Bölümü Arş. Gör. Eda Balcı, son zamanların gündem konularından biri olan, ürünler üzerindeki ‘Son Kullanma Tarihi’ ile ‘Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi’ ibarelerinin arasındaki farkları anlattı. Balcı, “Yapılan çalışmalarda Türkiye’deki gıda israfının en büyük sebeplerinden biri olarak ‘kullanılabilir gıda israfı’ geliyor. Etiketleri yanlış okuma, anlayamama ve etiket üzerinde yazanlar hakkında bilgi sahibi olmama bu israfı tetikliyor” ifadelerini kullandı.
”TAVSİYE EDİLEN TÜKETİM TARİHİ PEK BİLİNMİYOR”
Gıdaların üzerindeki etiket bilgilerinden gıda ile ilgili birçok şey öğrenebilmenin mümkün olduğunu belirten Balcı, “Bu bilgilerden biri gıdanın ‘son tüketim tarihi’ diğeri ise ‘tavsiye edilen tüketim tarihi’. Bu iki tarih birbirinden farklıdır. Fakat, aralarındaki farkı ne yazık ki çoğu insan bilmemekte ve bunun sonucunda binlerce ton gıda çöpe gitmektedir. Genel olarak, Türkiye’de Son Tüketim Tarihi’nin (STT) ne anlama geldiği bilinirken, Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi (TETT) ile ilgili bilgilerinin olmadığı ve bu yüzden bilinçsiz hareket edilerek gıda israfına neden oldukları görülüyor” dedi.
STT VE TETT ARASINDAKİ FARK NEDİR?
Son tüketim tarihinin, Son Kullanma Tarihi (SKT) olarak da ifade edildiğini belirten Balcı, bu tarihin gıdanın güvenilirliği ile ilgili olduğunu; gıdanın kalitesi ve sağlıklı bir şekilde en son hangi tarihe kadar kullanabileceğini ifade ettiğini söyledi.
Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği’ndeki tanımına göre STT’nin “mikrobiyal açıdan kolay bozulabilen ve kısa bir süre sonra insan sağlığı açısından tehlike teşkil etmesi muhtemel gıdaların tüketilebileceği son tarihi gösterir” şeklinde ifade edildiğinin altını çizen Balcı, STT etiketleme şeklinin genel olarak riskli gıdalarda bulunduğunu söyledi.
Diyetisyen Balcı, bu gıdalardan bazılarının süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri ve yumurta gibi gıdalar olduğunu; STT dolan gıdaların insan sağlığını tehlikeye attığından dolayı hemen atılması gerektiğini ifade etti.
”TETT GEÇSE DE GIDAYI ÇÖPE ATMAYIN”
TETT’nin daha farklı bir bilgi verdiğini belirten Balcı, ”TETT, Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği’ne göre, uygun şekilde muhafaza edilmesi durumunda gıdanın kendine has özelliklerini koruduğu süreyi gösteren tarihtir. Etikette belirtilen TETT gününe kadar gıda, kalitesini en iyi şekilde muhafaza edebilmektedir. Fakat bu tarihten sonra gıdanın kalitesi ve besin değeri azalmaya başlayabilir. Özellikle bakliyat, çay, şeker gibi raf ömrü daha uzun olan gıdaların etiketinde TETT yer almaktadır. Bir gıdanın TETT’si geçtiyse bazı özelliklerini kaybetmiş olabilir fakat bunlar sağlığımızı olumsuz etkileyecek durum değildir. O yüzden TETT geçti diye gıdayı hemen çöpe atmamalıyız. Eğer gıdada kötü koku ve istenmeyen lezzet varsa o durumda tüketilmemesi ve atılması gerekmektedir” uyarısında bulundu.
”TÜM DÜNYADA KAYNAKLAR GİDEREK AZALIYOR”
Balcı, tüm dünyada kaynakların giderek azaldığını, ayrıca gıda kayıp ve atıklarının ekonomik, çevresel ve sosyal sürdürülebilirliği tehdit eden küresel bir sorun haline geldiğine dikkat çekerek, “Bu sebeple tüketicinin bilinçlendirilmesi, etiket bilgilerinin doğru yorumlanabilmesi için tüketiciye yönelik kılavuzların hazırlanması gerekmektedir. Bu konuda herkesin bilinçli olması gıda israfının önlenmesi için çok önemlidir” ifadelerini kullandı.