Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Türkiye’nin otomobili TOGG projesiyle elektrikli araçlarda, otonom araçlarda dönüşümü yakaladık. Türkiye, kendi markasını Bursa’dan çıkarmış oldu” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, dün Bursa Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (NOSAB) fabrikayı ziyaret etti. Bakanlık bürokratlarının da katıldığı ziyaret programı sonrası yerli otomobil TOGG ile ilgili açıklamalarda bulunan Varank, Türkiye’nin otomotiv endüstrisinde, mobilite sektöründe çok ciddi ülke olduğuna işaret ederek, “2 milyon araç üretme kapasitemiz var. Türkiye’nin otomobili TOGG projesiyle elektrikli araçlarda, otonom araçlarda bir dönüşümü yakaladık.
Türkiye, kendi markasını Bursa’dan çıkarmış oldu. Bu manada geleneksel otomobillerin yanında bunun gibi mikro mobilite, diyebileceğimiz küçük elektrikli, şehir hayatına uygun araçlarda da güçlü bir ülke olmak istiyoruz. Mobilite ekosisteminin yol haritasını arkadaşlarımızla sektörle birlikte hazırladık. ‘Türkiye’nin hangi alanlara yatırım yapması lazım, hangi alanlarda teknolojiyi yerlileştirebiliriz’ bunların tamamının yol haritası, şu anda elimizde mevcut. Bu manada da Türkiye’de sektöre öncülük etmeye çalışıyoruz. Firmalarla görüşüyoruz. Onlara mentorlük veriyoruz. Türkiye otomobil endüstrisinde nasıl güçlü bir haldeyse önümüzdeki süreçte bu dönüşümden sonra da dünyada güçlü bir hale gelecek” diye konuştu.
300 MİLYON LİRALIK ‘HIZLI ŞARJ İSTASYONU’ DESTEĞİ
Bakan Varank, yakın zamanda Türkiye’nin özellikle şarj istasyonlarıyla ilgili ciddi adım attığını vurgulayarak, “Türkiye’nin her tarafını hızlı şarj istasyonlarıyla donatmak için EPDK yönetmeliğini yayımladı, biz de Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak 300 milyon liralık bir destek vereceğiz. Burada da özellikle otomotiv endüstrisinde elektrikliye dönüşümle birlikte yollarda şarj ihtiyacının karşılanmasıyla ilgili ciddi bir yatırım yapılacak.
Biz, Türkiye’nin otomobilinin piyasaya çıkmasıyla birlikte altyapının hazır olmasını istiyoruz ama otomotiv endüstrisi artık mikro plana daha fazla kaymaya başladı. Bireysel mobilite araçlarından kaykaylardan başlayarak artık daha küçük araçlar, paylaşılabilir araçlar çok daha fazla gündemde. Farklı firmalarımızın da sektöre girmesiyle birlikte biz bu mobilite ekosisteminde Türkiye’yi çok daha güçlü bir halde göreceğiz. Çok daha iyi bir ihracatçı olarak ülkemizin konumunu artırmış olacağız” dedi