Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Maalesef İsrail’in işgal ettiği topraklarda zulüm devam ediyor. Uluslararası kuruluşlar, bu insanlık suçu karşısında görevini yapıyor mu? Maalesef yapmıyor. Diğer konularda olduğu gibi Filistin konusunda da duyarsız. BM Güvenlik Konseyi, bugüne kadar bu konuda 4-5 kez toplandı. Yine toplanacaklar, ateşkes önerileri sunuluyor. Bu ateşkes önerileri, Güvenlik Konseyi’nin bir üyesi veto ettiğinde reddediliyor” dedi.
Bakan Tunç, Sakarya’nın Adapazarı ilçesi Camili Mahallesi’ne yapılacak Sakarya Adalet Sarayı’nın temel atma törenine katılmak için geldiği kentte ilk olarak Vali Yaşar Karadeniz’i ziyaret etti. Tunç, daha sonra 103 bin metrekare alana inşa edilecek olan Sakarya Adalet Sarayı’nın temel atma törenine katıldı. Törene Tunç’un yanı sıra Vali Yaşar Karadeniz, Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, protokol üyeleri, hakim, savcı ve adalet çalışanları katıldı.
‘TÜRKİYE BAŞINDAN BERİ FİLİSTİN DAVASINA SAHİP ÇIKIYOR’
Törende konuşan Bakan Tunç, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarını kınayarak, “Oradaki ateşin bir an önce durması lazım. Durması için de Türkiye olarak başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, yoğun bir diplomasi faaliyeti yürütüyor. Barışın ve ateşkesin sağlanması ile ilgili olarak, 24-25’ten fazla bölge lideriyle, devlet ve hükümet başkanı seviyesinde görüşmeler gerçekleştirdi. Yine Dışişleri Bakanımız bölgeye giderek değişik temaslar ile şiddetin sona ermesi noktasındaki gayretleri, hepinizin malumu. Türkiye başından beri Filistin davasına sahip çıkıyor” dedi.
‘FİLİSTİN KONUSUNDA DA DUYARSIZLAR’
Filistin konusunda uluslararası kuruluşların görevini yapmadığını anlatan Tunç, “Filistin’de, Filistinlilerin bir devleti olması gerektiğini başından beri söylüyoruz. Bu nedenle bu sorunların olduğunu, çözümün iki devletli bir yapıda olduğunu, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulması gerektiğini başından beri söylüyoruz. Ama maalesef dünya buna sessiz kalıyor. Maalesef İsrail’in işgal ettiği topraklarda zulüm devam ediyor. Uluslararası kuruluşlar, bu insanlık suçu karşısında görevini yapıyor mu? Maalesef yapmıyor. Diğer konularda olduğu gibi Filistin konusunda da duyarsız.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, bugüne kadar bu konuda 4-5 kez toplandı. Yine toplanacaklar, ateşkes önerileri sunuluyor. Bu ateşkes önerileri, Güvenlik Konseyi’nin bir üyesi veto ettiğinde reddediliyor. Maalesef Amerika Birleşik Devletleri’nin vetosu ile ateşkes önerileri reddedildi. Hatta insani yardım kapılarının açılmasıyla ilgili önerge veriliyor. ‘Hayır, insani yardım da olmaz’ diyorlar. Kim? Dünyanın güvenliğini sağlamak için kurulmuş olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi” diye konuştu.
‘YARIN İSTANBUL’DA ÇOK BÜYÜK BİR MİTİNG YAPACAĞIZ’
Bakan Tunç, şöyle devam etti:
“Siz, dünya milletlerinin güvenliği için mi varsınız yoksa savaş için mi, bombalar için mi varsınız? Maalesef bu duyarsızlık uluslararası kuruluşlarımızın, kuruluşların önceki sorunlarda olduğu gibi, Filistin’deki problemde de çözümsüz kaldığını gösteriyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konudaki haklılığı, Filistin meselesinde de bütün dünyanın gözü önünde ortaya çıkmış oluyor. Temennimiz; bir an önce ateşkesin sağlanması ve çocukların kurtarılması. Türkiye olarak o çocukların imdadına, o hastanelerin imdadına, insani yardımla, diğer desteklerle devam ediyoruz. Ateşkesin sağlanması için de çağrımızı sürekli yenilemeye devam ediyoruz. Yarın da inşallah İstanbul’da çok büyük bir miting yapacağız.”
‘REFORM ÇALIŞMALARINA HIZ KESMEDEN DEVAM EDİYORUZ’
Tunç, yeni anayasa çalışmalarına ilişkin de, “Şimdi hedefimiz; ‘Türkiye Yüzyılı’nda artık darbe anayasasından kurtulmak. 28’inci dönem parlamentosu, bu konuda bir uzlaşmaya varırsa; milletimize olan borcumuzu da ödemiş oluruz. Darbe anayasasıyla yol yürümek, ‘Türkiye Yüzyılı’nda Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında Türkiye’mize yakışmaz diyoruz. Darbeci ruhu ortadan kaldıracak çok sayıda düzenleme yapıldı. Ama anayasanın sadece darbeciler tarafından yazılmış olması bile başlı başına değiştirmek için geçerli ve yegane sebeptir diyoruz. İnşallah bunu gerçekleştirerek, demokratik, sivil, katılımcı, kuşatıcı herkesin görüşlerini alınarak, tüm toplum kesimlerin görüşlerinin alınarak, temel hak ve özgürlükleri öne alan anayasayı inşallah yapmak nasip olur diyoruz. Diğer reform çalışmalarımıza da hız kesmeden devam ediyoruz” dedi.