Ticaret Bakanı Muş “Ekonomilerimiz üzerinde döviz baskısını azaltmak için ortak geleceğimizde milli paraların payını artırmalıyız.” dedi
Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri Ekonomi ve Ticaret konferansında konuşan Ticaret Bakanı Mehmet Muş, “Dış ticaretimizde milli paralar konusunda firmalarımızın daha cesur davranabilmeleri için, güven artırıcı adımları atmalıyız. Ekonomilerimiz üzerinde döviz baskısını azaltmak için ortak geleceğimizde milli paraların payını artırmalıyız.” dedi.
Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri Ekonomi ve Ticaret Konferansı Beşiktaş’ta bulunan bir otelde düzenlendi. Konferansa Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Azerbaycan Ekonomi Bakanı Mikayil Cabbarov, Kazakistan Ticaret ve Entegrasyon Bakanı Bakhıt Sultanov, Kazakistan Ulusal Ekonomi Bakanı Aset Irgaliyev, Kırgız Cumhuriyeti Ekonomi ve Ticaret Bakanı Daniyar Amangeldiyev, Özbekistan Başbakan Yardımcısı ve Yatırımlar ve Dış Ticaret Bakanı Sardor Umurzakov, Türk Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak ve davetliler katıldı.
Konferansata konuşan, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, “Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri arasında kadim tarihi ve kültürel bağlara dayanan çok güçlü ilişkiler bulunmaktadır. Bizlerin amacı, her alanda sahip olduğumuz bu köklü ilişkilerin ekonomik ve ticari alanda daha da derinleştirilmesidir. 1991 yılı, Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını yeniden kazanarak, dünya devletler sahnesinde tekrar yer almaları nedeniyle bir dönüm noktası olmuştur.
Nitekim Türkiye, bağımsız Türk Cumhuriyetlerinin birer birer tarih sahnesine çıkışlarını büyük bir heyecanla karşılamış; bu suretle kardeş ülkelerin bağımsızlıklarını ilk tanıyan ülke olmuştur. Kardeşlerini asla yalnız bırakmayan Türkiye, daha güçlü devlet ve ülke olma mücadelesinde tüm olanaklarıyla yeni Türk Cumhuriyetlerinin yanında yer almıştır. Türk Cumhuriyetleri ile ilişkilerin güçlendirilmesi, Türkiye’nin daimi vizyonu olmuştur. Türkiye olarak, Türk Cumhuriyetleri ile geride bıraktığımız 30 yıl boyunca ortak bir gelecek inşa etmeye yönelik birçok çalışma yaptık. Aynı zamanda Türk Konseyi ve Uluslararası Türk Kültür Teşkilatı gibi birçok kurumu da hayata geçirdik.
Zira biz birlikte olup omuz omuza verirsek Dünya sahnesinde Türk devletleri olarak daha güçlü şekilde var oluruz. Ortak gelecek vizyonumuzun temelinde; malların, hizmetlerin, iş insanlarının ve sermayenin daha kolay dolaşımına imkân veren bütünleşik bir altyapının hayata geçirilmesi yer almaktadır. Hedefimiz büyük, ama bu hedefe ulaşacak inancımız da tamdır. Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri olarak dünya ile ticaret hacmimiz 1992 yılında 55 milyar dolar iken 2020 yılında yaklaşık 10 kat artışla 545 milyar dolar olmuştur.
1992 yılında dünyaya toplam 23,5 milyar dolar ihracatımız varken, bu değer 2020 yılında yaklaşık 11 katına erişmiştir. Altı Türk devleti olarak, genç ağırlıklı 160 milyonluk nüfus, 1 trilyon doları aşan milli gelir, sahip olunan doğal kaynaklar, ticaret yollarındaki konumumuzla büyük bir potansiyele sahibiz. Bu potansiyeli hayata geçirmek için cesur adımlar atmalıyız. Mal ve hizmet ticaretimizi geliştirmek ve hedeflerimize ulaşmak için ticaretimizin önündeki engelleri kaldırmalı, ticaretimizi daha da serbestleştirmeli ve işbirliğimizi geliştirmeliyiz” dedi.
“TÜRK CUMHURİYETLERİ İLE E-TİCARET FAALİYETLERİNİ İŞBİRLİĞİNİ GÜÇLENDİRMELİYİZ”
Ticaret Bakanı Muş, “Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri’nin dünyaya hizmet ihracatı 2019 yılında 79,3 milyar dolar olarak gerçekleşmiş iken; 2020’de ortaya çıkan pandemi koşulları nedeniyle bu rakam 44,2 milyar dolara gerilemiştir. Öte yandan, pandemi döneminin parlayan yıldızı e-ticaret olmuş; küresel e-ticaret hacmi 2020 yılında 4,2 triyon dolara ulaşmıştır. Bu yeni dönemde arzumuz, kardeş Türk Cumhuriyetleriyle hizmet ticareti ve e-ticaret alanındaki işbirliğinin güçlendirilmesi ve bu yeni dönemin gerekli kıldığı yasal altyapıyı gecikmeden oluşturulmasıdır. 1991 yılından bu yana Türk müteahhitlik firmaları, Türk Cumhuriyetlerinde 98,4 milyar dolar değerinde toplam 2.344 proje üstlenmiştir.
İstihdama ve dış ticarete katkısıyla ikili ekonomik ilişkilerimizi geliştiren bir diğer önemli alan da yatırımlardır. 2000 yılı sonunda Türk Cumhuriyetlerindeki doğrudan yabancı yatırım tutarı 33 milyar dolar iken; 2020 yılında ise 13 kattan fazla artarak 450 milyar dolara ulaşmıştır. Diğer yandan, ülkemizin Türk cumhuriyetlerindeki yatırımlarının toplam piyasa değeri 7,7 milyar dolara ulaşmıştır. Türk Cumhuriyetlerinin ülkemizdeki yatırımları ise 8 milyar dolardır” diye konuştu.
“İPEK YOLU’NU ORTAK ÇABAMIZLA CANLANDIRALIM”
Bakan Muş “Doğu-Batı ekseninde ulaştırma güzergâhları ile bölgemizin etkinliği artmış; kombine ulaştırma ve taşımacılık imkânlarını geliştirmemiz elzem hale gelmiştir. Amacımız taşımaların kotalarla sınırlandırılmadığı, malların serbestçe taşındığı, maliyetlerin makul seviyelere indirildiği, gümrük işlemlerinin basitleştirildiği ve hızlandırıldığı, malların dolaşımının önündeki engellerin kaldırıldığı ortak bir lojistik altyapısı tesis etmektir. Demiryolunda da işbirliğimizi güçlendirebileceğimiz alanlar mevcut.
Gelin, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu ile sağladığımız olanağı hep beraber geliştirelim. Türk tarihinde önemli bir yeri olan İpek Yolu‘nu ortak çabamızla canlandıralım ve birbirimize daha da yakınlaşalım. Dış ticaretimizde milli paralar konusunda firmalarımızın daha cesur davranabilmeleri için, güven artırıcı adımları atmalıyız. Ekonomilerimiz üzerinde döviz baskısını azaltmak için ortak geleceğimizde milli paraların payını artırmalıyız. Türkiye, insanlık için ortak tehdit olan iklim değişikliğiyle mücadele konusunda vakit kaybetmeden Türk Konseyi bünyesinde de yeşil dönüşüme uyum için ortak çalışmalar yapmaya hazırdır” şeklinde konuştu.