Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli ” Irak’ın kuzeyi ile Suriye’nin kuzeyi mutlak suretle temizlenmeli” dedi
Bahçeli açıklamasında “Irak’ın kuzeyi ile Suriye’nin kuzeyi mutlak suretle temizlenmeli, terör saldırıları son bulmalıdır. Aracı ülkeleri bir kenara bırakarak terör örgütlerinden hesap sormak, sınır ötesi operasyonla etkisiz hale getirmek milletimize karşı mukaddes vazifedir. Madem teröristler gitmiyor, sınırlarımızdan çekilmiyor o zaman kudret ve kuvveti devreye sokmak milletin şan ve şerefinin ana fikri olmalıdır.” ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, TBMM’de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasında, geçen hafta Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen Vergi Kanunu ile birlikte vergi alanında mükellefleri kollayan ve gözeten anlayışın öne çıktığını söyledi.
Bahçeli, “Gelir vergisinin kişiselliği ve mali güce göre vergilendirme ilkeleri dikkate alınarak üniter vergilemeye ağırlık verilmesi kanaatimizce en uygun yoldur. Düşüncemiz odur ki vergi kanunları; verginin konusu, matrahı ve vergi çeşitleri itibarıyla tümüyle gözden geçirilerek uygulamada basitlik ve etkinlik vasat bulmuş olacaktır. Millet ne diyorsa onu yapacağız. İnsanımız neyi istiyorsa onu sağlayacağız. Çünkü biz Cumhur İttifakı’yız. CHP istismar eder, İP inkar eder, HDP ise mayasına ve meşrebine uygun şekilde ihanet üstüne ihanet eder. Ancak istismarcılara izin vermeyeceğiz” dedi.
Bahçeli, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın “Bahçeli krizlerin ortağıdır” sözüne tepki göstererek, “Ortada bir kriz yoktur, velev ki olsa bile, bundan memnun olamayız, eğer gerekiyorsa Cumhur İttifakı’nın bir ortağı olarak hesap vermemiz gerekiyorsa da seve seve veririz.
Ön kapıda Sayın Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığına destek imzası verip, arka kapıyı dolanınca Sayın Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı adaylığı için kulis yapan siyaset kalpazanları bizi anlayamaz, bizi tanımlayamaz, bizi kavrayamaz. Biz krizlerin ortağı değiliz, insanımızın dert ortağıyız, Cumhur İttifakı’nın yılmaz ortağıyız, milletimizin can beraberiyiz. Ama selamsız sabahsız siyaset düşüklerinin emin olunuz, hangi mahfillerin, hangi mihrakların, hangi milliyetsizlerin ortağı olduğunu da gayet iyi biliriz. Siyasetteki adını, sanını, unvanlarını ve müktesebatını borçlu olduğu partisine ve liderine vefasızlık yapan biliniz ki her türlü kepazeliği yapar, her türlü satışı yapar, her türlü dönüşü yapar, bugüne kadar da yapmıştır” diye konuştu.
‘KAVALA SOROSÇU’DUR, DEMİRTAŞ TERÖRİSTTİR’
Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’ın neden hapiste olduğunu grup toplantısında sorduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Her soru kendi içinde bir cevap barındırır ama akıl dağılması yaşayan bu şahıs için bunun bir önemi yoktur. Osman Kavala Sorosçu’dur, Selahattin Demirtaş teröristtir. Teröristin yeri de hukukun üstün olduğu tüm demokratik ülkelerde demir parmaklıkların arkasıdır. Sayın Kılıçdaroğlu, Demirtaş’ın niye hapiste olduğunu grup toplantısında milletvekillerine değil, cesaretin varsa şehit analarına sor, yiyorsa şehit babalarına sor, mertsen dul ve yetim kalan vatan evlatlarının gözlerinin içine baka baka sor. Bir teröristin niye hapiste olduğunu sormak teröristin müdafaasıdır. Bir teröristin neden hapiste olduğunu sorgulayan kim olursa olsun şahsını ve siyasetini onunla eşitlemiş ve özdeşleştirmiş sayılacaktır.
Yani Kılıçdaroğlu terörist Demirtaş’ın CHP’nin başına çökmüş gölgesidir. Sayın Kılıçdaroğlu, kimin tarafındasın? Kimin kılıcını sallıyorsun? Atatürk sevdalısı kardeşlerim istiklal düşmanlarına nasıl göz yumacaklar? Diğer yandan İP’e oy veren kardeşlerim, HDP ile teröristlerle ittifakı nasıl içlerine sindirecekler? Kılıçdaroğlu siyasi ahlak ve onur sahibiyse bugün şu muammayı açıklığa kavuşturmak zorundadır? PKK’yı terör örgütü olarak görüyor mu, görmüyor mu? Terörle mücadeleyi destekliyor mu, desteklemiyor mu? Bizim boş söze karnımız toktur. Bir siyasetçinin ilk başta duruşu olacak, dengesi olacak, tavrı açık olacak, çizgisi berrak olacak ya milli olacak ya da zilletin çukurunda olacak. Arası yoktur, ortası yoktur, orası burası yoktur.”
‘TERÖRİSTBAŞI GÜLEN’İN GELDİĞİ GÜN ÖLDÜĞÜ GÜN OLACAKTIR’
MHP lideri Bahçeli, Kılıçdaroğlu’nun bürokrasiye ayar vermeye kalkıştığını, bunun vesayetçi bir söylem olduğunu söyledi. Bahçeli, “Bürokraside hata yapan çıkacaktır, bunlar tespit edilip ayıklanır. Ancak şerefli Türk bürokratını tehdit etmek müstevli üslubudur. Bu üslubun faili ateş olsa cürmü kadar yer yakacaktır. FETÖ stratejileri CHP’yi kavramış, İP’i kasnağa çevirmiştir. Tıpkı Humeyni gibi, Türkiye’ye gelmesini bekledikleri Fetullah Gülen’e fazla umut bağlamasınlar. Çünkü teröristbaşı Gülen’in geldiği gün öldüğü gün olacaktır. İkazla söylemek isterim ki, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bürokratlara değil, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na kafa yormalı, onu fazla serbest bırakmaktan sakınmalıdır. Sadece boş zamanlarında belediye binasına ve İstanbul’a uğrayan bu şahsın gezmediği, gitmediği yer neredeyse kalmamıştır” dedi.
Bahçeli, Taliban temsilcilerinin geçen hafta Türkiye’de bir dizi temaslarda bulunduğunu, Afganistan’ın huzurunun Türkiye’nin huzuruyla yakından ilgili olduğunu söyledi. Ankara ile Kabil arasında kurulan diyalog köprüsünün sağlıklı ve sağduyulu şekilde devamı ve iş birliği kanallarının açık olmasının çok yararlı sonuçlar doğuracağını belirten Bahçeli, “Düzensiz göçün kaynağında durdurulması hususunda iki ülkenin ortaklaşa çalışması tarafların çıkarınadır. Düzensiz göç konusu milli beka meselesidir. Türkiye göçmen kampı, sığınmacı merkezi olmamalıdır, kaldı ki olmayacaktır” diye konuştu.
Bahçeli, Irak’ın kuzeyiyle Suriye’nin kuzeyinin mutlak surette temizlenmeli ve terör saldırılarının son bulması gerektiğini vurgulayarak, “22 Ekim 2019 tarihinde Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında imzalanan mutabakat muhtırasına göre, Münbiç ve Tel Rıfat’taki bütün YPG’li teröristler bu alanları silahlarıyla birlikte terk edeceklerdi. Teröristler, Türkiye-Suriye sınırından itibaren 30 kilometrenin dışına çıkacaklar, bu işlem 150 saat içinde tamamlanmış olacaktı. Ne çıkan olmuş ne de çıkmaya niyetlenen görülmüştür.
Türkiye tarihi bir sorumlulukla karşı karşıyadır. Milli güvenliğimizin temini ve tecellisi için aracı ülkeleri bir kenara bırakarak terör örgütlerinden her nerede iseler bulup hesap sormak, sınır ötesi askeri bir operasyonla hainleri etkisiz hale getirmek milletimize karşı mukaddes bir vazifedir. Madem teröristler gitmiyor, madem sınırlarımızdan çekilmiyor, o zaman canileri yuvalandıkları alanlardan söküp atacak kudret ve kuvveti devreye sokmak devletin hükmü şahsiyetinin, milletin şan ve şerefinin ana fikri olmalıdır” diye konuştu.