Çanakkale’nin içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılayan, 54 milyon 115 bin metreküp su kapasitesine sahip Atikhisar Barajı’nda su miktarı, yüzde 48,5’e düştü.
Çanakkale’de 2020’de yağışların azlığıyla meydana gelen kuraklık nedeniyle kentin içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılayan, 54 milyon 115 bin metreküp su kapasitesine sahip Atikhisar Barajı’nda su miktarı, 12 milyon metreküpe kadar düştü. Bunun üzerine Belediye Encümeni kararıyla su kullanımına bazı kısıtlamalar getirildi.
Bu sene de benzer durumla karşı karşıya kalındı. Çanakkale’de yağışların beklenen seviyede olmaması nedeniyle barajlardaki su miktarı, azaldı. Kent merkezinin içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılayan Atikhisar Barajı’ndaki su miktarı, yüzde 48,5’e düştü; su kapasitesi, 26 milyon metreküp seviyelerine kadar geriledi.
‘EYLÜL AYI KURAK GEÇTİ’
Atikhisar Barajı’nın, Çanakkale’nin tek içme ve kullanma suyu kaynağı olduğunu söyleyen Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay, “Çanakkale kentindeki tüm insanlar, canlılar bu su kaynağını kullanıyor. Şu an Atikhisar Barajı’ndaki su seviyesi yüzde 48,5. 26 milyon metreküp su rezervimiz var. 2020 yılında daha ciddi bir kuraklık yaşamıştık. O dönemde su rezervimiz 11,5’ti. Su kapasitesi 12 milyon metreküplere kadar düşmüştü.
Bu rakamlara bakıldığında daha iyi bir durumdayız ancak eylül ayı oldukça kurak geçti. Ekimin ortalarına yaklaştık ama yine kurak bir periyotla karşı karşıyayız. İklim değişikliği ve küresel ısınmaya bağlı olarak bu kurak periyotları sık sık yaşamaya başladık. 1-2 yıl iyi yağış aldığımızı düşünsek de akabinde kurak bir periyotla karşı karşıya kalıyoruz.
Bundan sonra en değerli materyalin su olduğunu bilmek zorundayız. Sağlıklı, içilebilir, temiz su kaynağı hepimiz için bundan sonra en değerli materyal. Bu nedenle vatandaşlarımızdan tasarrufta bulunmalarını ve bunu alışkanlığa dönüştürmelerini istiyoruz” dedi.
Atikhisar Barajı’nın, içme ve kullanma suyu dışında, tarımsal sulamada kullanılması nedeniyle de önemli işlevi olduğunu vurgulayan Mutluay, “Yani suyun bir ekonomik değeri var. Çiftçilerimiz damlama ve yağmurlama sulama sistemleriyle sulamalarını gerçekleştirmeleri halinde daha tasarruflu su kullanacaklar ve ekonomik kayba uğrama riskleri de azalacaktır” diye konuştu.