Taşıdığı virüsler nedeniyle çok sayıda hastalığa neden olan Asya kaplan sivrisineği mücadelesi, havanın ısınmasıyla hızlandı. Yumurtlamak için araç lastikleri, saksılar, mezarlıklardaki su kaplarını seçen sinekle mücadele çalışmasına, vatandaşların da katkı koyması gerektiği kaydedildi.
2011 yılında ilk olarak Edirne’de tespit edilen Asya kaplan sivrisineği, bir süre sonra Marmara bölgesinde, daha sonra Türkiye genelinde görülmeye başlandı. Diğer sivrisinek türlerine göre taşıdığı zika ve Batı Nil Virüsü gibi hastalıklara yol açan virüsleri taşıyan sinekle mücadele sürüyor.
YUMURTALARI KURAKLIĞA AYLARCA DAYANIYOR
En belirgin özelliklerinden biri, yumurtalarının kuraklığa 6 ay dayanabilmesi gösterilen Asya kaplan sivrisineği, yumurtalarını bırakmak için su kenarlarını tercih ediyor. Su birikintisi olabilecek yerleri özellikle tercih eden Asya kaplan sivrisineği, ilginç yerleri de yumurtlamak için tercih ediyor. Yumurtalarını bırakmak için su birikintisi oluşabilecek araç lastikleri, su kapları, saksılar başta olmak üzere mezarlıkları tercih eden bu sinek türüyle mücadele için belediyeler ve üniversiteler çalışmalarını sürdürüyor.
MEZARLIKLARDAKİ SU KAPLARI SİNEK LARVASI DOLU
Asya kaplan sivrisineğine yönelik yıl boyu sürdürülen mücadele, havanın ısınmasıyla hız kazandı. Antalya’nın nemli ve yağışlı geçen kış mevsimi sonrası larvaların sineğe dönüşmesi öncesinde Büyükşehir Belediyesi ekipleri etkin mücadele için kentin farklı noktalarında çalışma yürütüyor. Kentin büyük mezarlıklarından Uncalı Kent Mezarlığı’ndaki kabirlerin yanında bulunan su kaplarında da Asya kaplan sivrisineği larvalarına rastlandı. Mezarlıklardaki doğal hayata zarar vermemek için ilaçlama yerine farklı bir yöntem tercih ediliyor. Belediye çalışanları ellerine aldıkları süngerlerle su kaplarındaki suyu çekerek tahliye ediyor. Sonrasında kalan larvalar temizleniyor.
Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çetin, birçok hastalığı yayabilecek potansiyele sahip olduğu için Asya kaplan sivrisineğine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Bu sineğin gündüzleri de hareketli olduğunu belirten Prof. Dr. Çetin, “Sinekle mücadele noktasında gerekli çalışmalar yapılıyor. Ancak vatandaşlarımıza da büyük sorumluluk düşüyor. 6 ay boyunca yumurtaları kuraklığa dayanan bu sinek türünün larvalarını bırakacak çiçek saksısı altındaki su kapları, lastikler ya da dışarıda bırakılan herhangi bir oyuncağın içine larvalarını bırakabiliyor. Vatandaşlarımızın bu noktada duyarlı olup kendilerinin de mücadeleye katkı sunmaları gerekiyor” dedi.
Belediyede görevli Ziraat Mühendisi Habibe Kolpak ise mücadele sırasında doğayı korumak için hassas davrandıklarını belirtti. Kolpak, özellikle mezarlık ya da mesire alanlarındaki sinekle mücadelede ilaç yerine daha çok su tahliyesi ve yuvalama noktalarına lokal müdahaleleri tercih ettiklerini kaydetti.
Güneydoğu Asya kökenli Asya kaplan sivrisineği, ısırdığı yerde yaraya dönüşen, alerjik reaksiyonlar ortaya çıkarıyor. Sinek, dang ateşi, batı nil, sarı humma, zika ve chikungunya virüslerini bulaştıran bir tür olarak biliniyor.